kapat

02.05.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
I H Y
Sofra
L E I T Z
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
ÇETİN ALTAN(caltan@sabah.com.tr )


Sevdiği işle uğraşarak yaşamak ve hümanizm

20. Yüzyılın ikinci yarısında, hangi meslek sahipleri daha gönlünce yaşadı, diye bir soru sorulsa...

Sanırım ki benim tanıdıklarım arasında saatçi Arif Bey'le, botanikçi Rikardo Disperati ve kunduracı Robert, üç değişik örneğin çarpıcı portrelerini çizerler...

Saatçi Arif Bey, Bağdat Caddesi üstünde, Kantarcı sokağının karşısına azıcık yanlamasına düşen 2m. karelik dükkanında sevdiği bir işle uğraşarak sürdürmeyi yeğledi hayatını...

Dışardan göründüğü kadarıyla, çeşit çeşit saatleri onararak ve -moda dışı- sağlıklı saatler satarak, özgür ve özerk yaşamının tadını 25 yıldır hala zemberekleyip duruyor o minicik dükkanda..

Uydurma bir kasaba politikacısına oranla, dört dörtlük bir yaşam örneği...

* * *

Rikardo Disperati Türkiye'ye yerleşmiş bir İtalyan ailenin çocuğu... Uluslararası düzeyde bir botanikçi... Üstelik trilyoner de...

Mesleğine onun kadar aşık bir trilyonere zor rastlanır dünyada..

Rahmetli Adnan Kahveci ile birlikte Elmalı da keşfettikleri İsa ile yaşıt 2000 yıllık Sedir ağaçlarından söz ederken, Tanrısal bir mucizeyle bütünleşmenin güneşleri yanıp sönüyor gözlerinde...

Ayrıca 20. Yüzyılla 21. Yüzyılı da çok rahat kucaklayan geniş bir kültür perspektivinin yelkenlilerini rüzgarlandırıyor dilediğinde...

Dışardan bakıldığında, gerçekten özenilecek bir meslek yaşamı...

* * *

Robert, Paris'teki kunduracı dükkanında mutludur. Banliyöde bir villası vardır; iki de arabası... Akşamları kalın tahtadan eski bir sofra masasında peynirle şarap içer. Fransa dışına hiç çıkmamıştır ve ancak canı istediğinde üç beş sözcükle konuşur.

O da özgür ve özerktir.

Koketlik tutkunu yaşlı karısının değişik kocalardan olma kafası karışık kızlarına, sakin, vakur ve güvenli bir liman olarak sürdürür gider günlerini. Tüm Baudelaire'i ezbere bilir. Ve kafa dengi bir dost bulup da keyfe geldiğinde, harikulade güzel okur Baudelaire'in şiirlerini..

Uzaktan bakıldığında, 20. Yüzyılın ikinci yarısını sevdikleri işlerle uğraşarak geçirmiş üç değişik insan işte...

* * *

Miloseviç Yugoslavya'sının her gece ne kadar bombalandığını dikkatle izliyorum...

Globalleşme sürecinin ilk elektronları var o bombalarda.. Yeni bir çağın güçlü kaygı vuruşları var o bombalarda.. "Ulus-Devlet" modelinde kozalanıp, harcıalem bir hamaset koşullanmasının ucuz sömürüsüne kakılı kalmış politikaların, iflası var o bombalarda..

Ve o bombaların paralelinde hukukun evrensel ilkelerinin, insan haklarının, düşünce özgürlüklerinin Avrupa ve ABD platformlarında "olmazsa olmaz" niteliğine kavuşmaya başlaması...

Eskiden bu ilkeleri yazı, sanat ve düşünce adamları savunmaya çalıştıkça, hayatları asitlenir giderdi...

Artık bu misyonu Avrupa Birliği, Avrupa Konseyi, NATO ve uluslararası sivil toplum örgütleri iyiden iyiye üstlenmede...

* * *

Bizim kuşak, 21. Yüzyılın daha hümanist, daha güzel bir yüzyıl olmasına kendisini adıyarak geçip gitti...

Ve şimdi 21. Yüzyıl, gerçekten daha hümanist ve daha güzel olarak geliyor.

Eski koşullanmaların sömürüsünden hala kendilerine politik payeler çıkarma inadındaki Miloseviç'le, Saddam; o nedenlerle süpürülüyor cehenneme...

"Ulus-Devlet" modellerinde, "muhafazakarlık" etiketiyle eski koşullanmalara dayalı siyasetçilik, abartmalı hamaset ve köylü taburlarına kancalanmış bir Arap militarizmi; devrini tamamladığından, pul pul dökülmede...

Türkiye'de hala daha ortaçağ damgalı bir siyaset dibeğinde, bildiğimiz bir cacığın dövülmesine bakmayın siz..

Şu biçimde, yahut bu biçimde değişecektir Türkiye de...

Çok daha güzel günler yaşayacak genç kuşaklar; hiç kuşkunuz olmasın. Hele bir de gerçekten sevdikleri bir işle uğraşarak yaşamayı yeğlerlerse...

Yazarlar sayfasına geri gitmek için tıklayınız.

Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır