kapat

PERŞEMBE 15 NİSAN 1999

Bilgisayarla ABC

Anaokulundan itibaren bilgisayar ve yabancı dil eğitiminin verildiği, farklı ve özgün bir öğretim sisteminin benimsendiği Zeynep Mutlu Eğitim Vakfı, genç yetenekleri bekliyor

Bir vakıf düşünün ki öğrencileri, anaokulundan üniversiteye kadar olan eğitim sürecinde kişisel yetenekleri doğrultusunda en iyi şekilde yetiştirmeyi amaçlasın.

Bir vakıf düşünün ki hiçbir kâr amacı olmasın, tüm gelirini eğitime adasın, veliler eğitime katılsın.

Bir vakıf düşünün ki, başarılı öğrencileri burslu okutsun, içinde botanik ve hayvanat bahçeleri, doğa müzesi, havuzu, açık ve kapalı spor salonları bulunan geniş bir kampüsü olsun... Bir okul düşünün ki, sizin düşünemediğiniz birçok yenilik ve hizmeti düşünüp uygulasın...

İşte bu düşünceler gerçek oldu; Zeynep Mutlu Eğitim Vakfı, 1998 sonunda kuruldu. Vakfın anaokulu ve ilköğretim okulu, önümüzdeki öğretim yılında İstanbul'da hizmete giriyor. 2000 - 2001 öğretim yılında lise bölümü öğrenime başlayacak; daha sonra aynı kampüs içinde üniversite kurulacak.

Çok yönlü eğitim

Aktüel dergisinden Ferda Balancar ile görüşen vakfın eğitim danışmanı Veysel Kılıç amaçlarının, uzun vadede okulu Türkiye düzeyinde yaygınlaştırmak olduğunu belirtiyor ve ekliyor: "Öğrencilerin yeteneklerine göre farklı bilim ve sanat dallarında yetişmesini sağlamak ve hobilerini özgürce seçip geliştirmelerine katkıda bulunmak istiyoruz."

Öğrenciye 'bilgi aktarmaktan çok onun bilgiye ulaşması için gerekli altyapıyı sunabilmek' istediklerini belirten Kılıç, "Biz, öğrencilerimizin anaokulundan itibaren bilgisayar kullanma becerisi kazanmasını ve "bilgisayar okur yazarı" olmalarını hedefliyoruz. Ayrıca her öğrencinin evindeki bilgisayarla günün her saatinde okuldaki bilgi bankasına ulaşmasını sağlayacak altyapı üzerinde de çalışmalarımız sürüyor" diyor.

Şablon model yok!

Zeynep Mutlu Eğitim Vakfı, belli bir eğitim modelini şablon olarak benimsemiyor. En iyi modeller incelenip, Türkiye'ye uygun yanları alınıyor. Amaç belli temel ilkelerin ışığında özgün bir model oluşturmak.

Öğrencileri, eğilimleri, yetenek ve bilgileriyle bir bütün olarak kabul ettiklerini belirten Veysel Kılıç "Kitlesel eğitim yerine öğrenci merkezli bir eğitim gerçekleştireceğiz; öğrenciyi kişi olarak tanıyıp ona uygun bilgiyi vereceğiz. Her ders için o derse uygun araç gereçlerle donanmış 'laboratuvar sınıflar' oluşturacağız" diyor. Eğitimde velilerin önemini yadsımayan Zeynep Mutlu Eğitim Vakfı'nda velilerin okulda istediği zaman resim ya da müzik derslerini takip etmesi, değişik konularda düzenlenen kurslara katılması mümkün. Bu okullarda çocuklarla birlikte, veliler ve öğretmenler de öğrenecek...

Ölçülü yabancı dil!

Zeynep Mutlu Eğitim Vakfı'nda yabancı dil öğretimine büyük önem veriliyor, ancak aşırıya kaçmadan, öğrencileri zorlamadan... İngilizce eğitimi anaokulunda başlayacak; 6'ncı sınıftan itibaren de ikinci yabancı dil eğitimine geçilecek. Kılıç, "Matematiği ya da fiziği yabancı dille okumak öğrencinin yabancı diline katkı sağlamadığı gibi o dersten aldığı verimi de düşürüyor. İlkokulda haftada 8 - 10 saat yabancı dil eğitimi veren kurumlar var. Bunun hiçbir bilimsel temeli yok. Öğrenci bizim ilköğretim okulumuzu bitirdiğinde 2500 saat yabancı dil eğitimi almış olacak; TOFEL sınavından 450 puan alacak düzeye gelecek. Hedefimiz bu" diyor.


© COPYRIGHT 1999 MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. (Her hakkı saklıdır)
Yorum ve önerileriniz için: editor@sabah.com.tr