kapat

PERŞEMBE 15 NİSAN 1999

TBMM'ye türbanla girmeye kararlı

Ne başımı açarım, ne de istifa ederim

Adı Merve Sefa Kavakçı. Amerika'da eğitim görmüş bir bilgisayar mühendisi ve Fazilet Partisi'nin İstanbul 1'inci Bölge, 4'üncü sıradan milletvekili adayı. FP'nin 8'i türbanlı 17 kadın adayının içinde seçilebilecek sıradaki nadir adaylardan biri olan Kavakçı türban mücadelesini Meclis çatısı altına taşımakta kararlı.

Başörtüsüyle aday olmayı demokrasi mücadelesi olarak gören Kavakçı, TBMM'nin İç Tüzüğü'nün başörtüsüne engel olmadığını öne sürerek, "Ama bir baskı olursa ne başımı açarım, ne de istifa ederim" diyor. 31 yaşında, dul ve biri 8 diğeri 9 yaşında iki kız çocuğu annesi olan Kavakçı, onu "Türk kadınının yüzde 70'ini temsil eden kıyafetiyle" Meclis'e gönderecek olanların büyük bir sınav vereceklerini söylüyor. Kavakçı, "Meydanlarda demokrasiyi savunan adaylar, parti başkanları gerçek demokrat iseler, önünde hukuki engel olmayan bana suni engeller çıkartma gayreti içinde olmazlar" diye ekliyor.

TBMM'nin İç Tüzüğü'ne "Başörtülü milletvekili olunmaz" cümlesi eklenirse "saygı duyacağını" söyleyen Kavakçı yine de hiçbir şartta başını açmayacağını ve istifa etmeyeceğini söylüyor.

Memur değiliz

Başörtüsüyle aday olmasını, demokrasinin tam anlamıyla uygulanması için gerçekleştirilen bir hareket olarak gördüğünü açıklayan Kavakçı şöyle konuşuyor:

"Meclis İç Tüzüğü'nde bir değişiklik yapılması için Meclis'in toplanması gerekir. Seçimden sonra toplanacak Meclis'te de Merve Kavakçı olacak. Zaten aydınların getirilecek kısıtlamaları destekleyeceğine inanmıyorum. Çünkü bir sonraki seçimde sandığa gömülürler. Kaldı ki, biz milletvekili olarak memur statüsünde değiliz. 657 Sayılı Kanuna tabii değiliz. Biz milletin vekiliyiz."

"Herkesi temsil ediyorum"

"Bilgisayar mühendisi Merve Kavakçı olarak değerlendirilmek, enerjik gençliği temsil eden, ülkesi için birşeyler yapma gayreti içerisinde olan bir hanım aday olarak görülmek" isteyen Kavakçı, "Başörtüsüne takılıp kalmasınlar" diyor. Kavakçı temsil ettiği kesimi de şöyle anlatıyor:

"Sadece başörtülü kadınlardan destek almıyorum. Her kesimden hanımdan ve gençlerden destek alıyorum. Bu da, böyle bir ihtiyacın ne kadar yerinde bir adaylıkla ortaya konduğunu gösteriyor. Bu sadece, tesettürlü bir kadının aday gösterilmek ihtiyacı olarak değil, kadınlarımızın genel anlamda hangi zihniyetten, meslek grubundan, inanç sisteminden olduğu gözetilmeksizin politikaya soyunmalarının ne kadar geciktirilmiş olduğunun bir göstergesidir. Ben şu anda sadece tesettürlü hanımların değil, açığı kapalısı, mühendisi doktoru, kırsal kesimi çalışanı ile hepsini temsil ediyorum."

"Hedefim kadınlar"

Şerefli bir göreve aday olduğunu kaydeden Merve Kavakçı, göreve gelirse gerçekleştirmek istediği projelerin birçoğunu kadınlar üzerine kurmuş. "Herkese eşit hizmet götürmek lazım. Ancak hanımlarımız için yapılması gereken bazı projelere özellikle eğilmek lazım" diyen Kavakçı, porjelerini şöyle sıralıyor:

* Kırsal kesimde yaşayan kadınlarımızla kent ortamında çalışan kadın arasındaki uçurumu kapatmamız gerektiğine inanıyorum. Kadınlarımızın ihtiyaçlarını ayrı ayrı değerlendirmek durumundayız. Bir tarafta çalışan kadınların sorunlarını görürken, diğer tarafta aile içerisinde dahi söz hakkı olmayan feodal yapıdan kaynaklanan bazı sıkıntılarla örf ve adetlerin bazı yanlış uygulamaları sebebiyle ezilen kadınları görüyoruz. Ailede ücretsiz çalıştırılan kadınlar var.

Kız çocuklarının okutulması

* Kız çocuklarının okuma oranının düşük olması üzerine eğilinmesi gereken bir konu. Bir milletvekili olarak gerekli yasal düzenlemeleri yapabiliriz

* İş hayatında doğum izninin çok kısa olduğunu görüyoruz. İşyerlerinde kreşler açılabilir. Ayrıca istemedikleri halde çirkin hayat tarzına itilen, satılan kadınlarımız var. Devlet bu kişilere sahip çıkmalı."

* YÖK insanların inançlarıyla uğraşmaktan çok bilimle uğraşmalı. Düşünce özgürlüğünün, 21.yüzyıla giren Türkiye'de kısıtlanması, üzücüdür, ayıptır. Eğer çağdaşlaşmak ve demokratlaşmak istiyorsak düşünce özgürlüğünün her platformda sağlanması gerekir.

Kritik oturumu kim yönetecek?

18 Nisan seçimlerinin ardından oluşacak parlamentoda, yemin töreninin yapılacağı birleşim kritik olması kadar sürprizlere de açık olacak. Kritik olması, türbanlı adayların seçilmesi durumunda yaşanabilecek krizden dolayı. Sürpriz ise oturumu yönetecek adaylardan... Kurallar gereği yemin töreninin yapılacağı birleşimi, en yaşlı milletvekili yönetecek. Seçilebilecek sırada milletvekili olan en yaşlı üç üye DYP'li Ali Rıza Septioğlu, FP'li Süleyman Arif Emre ve DSP'li Başbakan Bülent Ecevit.

Septioğlu ya da Emre bir sürpriz durumunda seçilemez ise Başkanlık kürsüsüne Ecevit oturacak ve yemin törenini de geçici başkan olarak Ecevit yönetecek.

Fazilet Partisi'nin seçilebilecek sırada milletvekili adayı olan Ayşenur Tekdal ve Merve Kavakçı'nın milletvekili olmaları durumunda ilk birleşimdeki yemin töreninde "tartışmalar" yaşanması bekleniyor. Melis İç Tüzüğü'nde milletvekillerinin Genel Kurul'a türbanla girmelerini yasaklayan bir hüküm bulunmuyor. Ancak bu ikilinin türbanla kürsüye çıkmalarının engelleneceği belirtiliyor.!


© COPYRIGHT 1999 MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. (Her hakkı saklıdır)
Yorum ve önerileriniz için: editor@sabah.com.tr