PERŞEMBE 15 NİSAN 1999
Ekonomideki durgunluk sonucu ödeme süresinin uzaması veya aksaması nedeniyle bankalar Karşılık Kararnamesi'nde değişiklik yapılarak finans darboğazına girmiş şirketlere nefes alma şansının verilmesini istiyor.
Bu amaçla Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu'nda görüşülen ve üzerinde mutabakat sağlanan kararname değişikliği, Hazine ve ilgili Devlet Bakanı ile görüşülerek olgunlaştırıldı ve bir ay önce Hazine'ye gönderildi.
Mevcut uygulamada, şirketler kredi faizlerini ödeyemezse bir ay sonra temerrüde düşmüş sayılıyor. Bu durumda banka şirkete yeni kredi açamıyor. Yeni krediye ihtiyaç var ancak mevzuat gereği bu yapılamıyor ve kredinin tümü tahsil edilemez duruma geliyor.
Bankacılak sanayi sektörünün kredilirini ödemekte zorlandığı görüşünden hareketle Karşılık Kararnamesi'nin esnetilmesi görüşünü benimsedi.
Yapılması istenen değişiklikle şirketlere şu yeni olanaklar getiriliyor:
- Borcun ödenmemesi halinde temerrüde düşme süresi bir aydan iki aya çıkarılsın.
- Kredinin tümü tahsil edilmeden aynı miktarda yeni kredi açılması olanağı tanınsın. Yüzde 20 sınırı kaldırılsın.
Bu finans darboğazından dolayı üretim yapamayan firmalara soluk aldıracaktır ve daha sonra kredinin tamamının tahsil edilmesini sağlayabilecektir.
- Üç yıl olan kredi taksitlendirme süresi eksik, 5 yıla çıkarılsın.
- Kredi kullanımında bir yıl ödemesiz dönem olarak kabul edilsin.
- Döviz kredilerinde dövizli teminat da kabul elsin. Bu yolla gereksiz teminatlardan kurtulunacak ve faiz maliyetleri düşebilecek.
1988 yılında çıkarılan ve 89, 92 ve 95 yıllarında üzerinde değişiklikler yapılan Karşılık Kararnamesi'nin "Yeniden Ödeme Planına Bağlanan Alacaklar" bölümünde yapılması istenen değişiklik şu gerekçeye bağlandı:
"Teminatların yeterli olması ve yapılacak değerlendirmeler sonucunda ek süre verilmesinin firmanın mali durumunda iyileşme sağlayacağının belirlenmesi halinde, vade günü gelen alacakların vadelerinin uzatılması veya aynı tutar kredi ile yenilenmesi temerrüt hali sayılmaz.
Halen özel, idari ve kanuni takipteki alacaklar hesaplarına intikal ettirilmiş olan alacakların, kredi müşterisi ile yeniden müzakere edilmesinde ve bu müzakere ve değerlendirmeler sonucunda kredi alacaklarının bir defaya mahsus olmak üzere yeniden ödeme planına bağlanmasında, mevcut kararname ve Tebliğ hükümleri açısından bir sakınca bulunmaktadır.
SABAH EKONOMİ