PERŞEMBE 24 EYLÜL 1998
F. DİLEK KANTOĞLU (SHA)
11 Kasım 1997 tarihinden bu yana birçok duruşmaya çıktı Döndü Kaplan. Hepsinde, aynı şeyi yaptı. Ağladı... Önce öldürdüğü gencin kendisine tecavüz etmeye kalkıştığını anlattı saatlerce. Gözyaşlarıyla...
Sonra o fotoğraflar çıktı ortaya. 18 yaşındaki İsa Öztürk'le birlikte çektirdiği bir "ilişkiyi" ifade eden fotoğraflar.
Bir dahaki duruşmada ilişkiyi kabul etti. Evliliğini kurtarmak istediğini ama İsa'nın peşini bırakmadığını anlattı bu kez. Yine gözyaşlarıyla... Oysa tanıklar vardı. İsa'nın evli sevgilisinin, defalarca aradığına tanık olmuşlardı.
Böyle sürüp gitti duruşmalar. Ve önceki gün karardan önce son ifadesini verdi. Bir bebeği vardı. Gözyaşları tabloyu tamamladı. Bir bebeği olmuştu. Pişmandı ve adalete sığınıyordu. Bir kez daha gözyaşlarıyla...
29 Ekim 1997 tarihinde meydana gelmişti olay. Yeşilköy sahilinde 7 el ateş edilerek öldürülmüş bir gencin cesedi bulunmuştu. Adı İsa Öztürk'tü ve Marmara Üniversitesi 1. sınıf öğrencisiydi. Bakırköy Emniyet Müdürlüğü ekipleri, geceli gündüzlü bir araştırmadan sonra, 4 gün içinde sonuca ulaştı. Genç adamın evli bir sevgilisi olduğu öğrenilmişti. 2 Ekim gecesi, savcı adayı Kemal Kaplan ile eşi Döndü Kaplan'ın Bahçelievler'deki evine baskın düzenleyen polis, katil zanlısını ele geçirdi.
O gece sorguda fazla direnmedi Döndü Kaplan. İlk ifadesinde, "İsa ile evlenmeden önce tanıştım. Bir süre beraber olduk. Ama yürümedi ve ben ailemin de isteğiyle yakın akrabam olan Kemal ile evlendim. Ben İsa ile aramızdaki ilişkiyi bitirmek için ayrıldım. O, buna rağmen peşimi bırakmadı. Ben de bu yüzden İsa'yı öldürdüm" diye konuştu.
Her ihtimale karşı eşi Kemal Kaplan da uzun uzun sorgulandı. Evet. Eşinin ilişkisinden haberdardı ama olaya hiç karışmamıştı genç savcı adayı. Anlaşıldığı kadarı ile delicesine sevdiği eşi onu aldatmıştı. Sonra Döndü Kaplan cinayetin işlendiği yere götürüldü. Tatbikat yaptırıldı genç kadına. Soğukkanlıydı. İsa'ya ateş edişini, onun hemen oracıkta can verişini anlattı. Tabancasını attığı yeri gösterdi polislere. Parmak izi ve olay yeri inceleme raporlarının alınmasından sonra hiç kuşku kalmadı. İsa'yı Döndü öldürmüştü.
Şimdi soru neden öldürdüğü idi. Genç kadın İsa'nın kendisine tecavüze kalkıştığını ancak cep telefonunu düşürme bahanesiyle yanından uzaklaştırdığı genci ateş ederek öldürdüğünü söylüyordu. Ama sürdürülen soruşturma İsa ile Döndü'nün bir gün önce de aynı yere geldiğini ortaya koydu. Hatta yanlarına gelip neler olup bittiğini soran polislere de cep telefonunu aradığını söylemişti.
Bütün bu bulgular genç kadının İsa'yı öldürmek için "önceden" plan yaptığını ortaya koyabilir miydi? İşte bu tartışılırken önceki gün duruşmaya çıkan Döndü Kaplan şaşırtıcı bir tavır takındı.
Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti üyelerinin gözlerinin içine bakan Döndü Kaplan, "Pişmanım" dedi. 3 ay önce tutuklu bulunduğu Bakırköy Kadın ve Çocuk Tutukevi'nde Gözdegül isminde bir kız çocuğu dünyaya getirdiğini söyleyen genç anne, "Bu şekilde huzurunuzda bulunmak istemezdim. Pişmanım ve adaletinize sığınıyorum. Hangi anne, cezaevinde doğum yapmak ve bebeğini burada büyütmek ister" diyerek gözyaşlarına boğuldu.
Bir dahaki duruşmada zor bir karar verilecek. Tam sekiz aydan bu yana genç kadın hakkındakı her türlü delili en küçük ayrıntılarına kadar inceleyen mahkeme heyeti Döndü Kaplan'ın gerçekten 32 yıl hapis yatmayı hak edip etmediğine karar verecek. Belki planlalayarak adam öldürdüğüne hükmedip cezasını arttıracak, belki hafifletici olduğu iddia edilen nedenleri kabullenip daha az bir cezayla dosyayı kapatacaklar. Ve Döndü Kaplan o güne kadar İsa gibi bir kez değil, birçok kez ölüp ölüp dirilecek.