SALI 04 AĞUSTOS 1998
İstanbul'un dört büyük hastanesi, Zührevi Hastalıklar, Zeynep Kamil, Beyoğlu ve Haseki hastaneleri... Her gün yüzlerce kişinin tedavi için kapılarında beklediği, insanlar için hayati önem taşıyan mekânlar. Bu hastanelerin, her türlü modern cihazla donatılarak, her zaman için bakımlı ve temiz tutulmaları gerekiyor. Ancak Sağlık Bakanlığı ile İstanbul Belediyesi arasındaki çekişme nedeniyle bu hastanelere, 4 yıldır tek bir çivi bile çakılmadı. Hastaneler, sahipsiz.
Bu iki kurum arasındaki çekişmenin temeli 16 yıl önce atıldı. İstanbul Belediyesi, kendine ait olan hastaneleri, içindeki her türlü alet ve personel ile birlikte, 10 yıl için Sağlık Bakanlığı'na devretti. Böylece dört büyük hastane "Devlet Eğitim Hastanesi" statüsü alarak, uzman yetiştirme hakkı kazandı.
1992'de 10 yıllık süre doldu ve zamanın belediyesi, bir yazı göndererek hastanelerini geri istedi. Ancak Sağlık Bakanlığı, 10 yıl boyunca bu hastanelere büyük para dökmüş, en modern aletlerle donatıp, yeni bir eğitim sistemi kurmuştu. Hastaneleri geri vermeyi kabul etmedi. Bu durum üzerine Sağlık Bakanlığı ile Belediye mahkemelik oldu. Belediye mahkemeyi kazandı. Ancak sonular bitmedi. Bakanlık, devir teslim yapmadı. Belediye de hastaneleri almakta mahkeme açarken gösterdiği kararlılığı göstermiyor.
Personel ve doktorlar sadece maaşlarını alabildiklerini belirterek, "hastanenin kırılan bir camını bile takamaz durumdayız. Belediye bize sahip çıkmıyor, dört yıldır hiç bir yardım görmedik. Sağlık Bakanlığı'nın hastanelere verdiği 300-400 milyar liralık ödenekten de yararlanamıyoruz" diyorlar. Hastane yetkilileri ise durumu, "Hastaneler, ne deve ne de kuş... Yani ne devlete ne de belediyeye aitiz" şeklinde özetliyorlar.