kapat

PAZARTESİ 20 TEMMUZ 1998

Sedat Sertoğlu (e-posta:ssertoglu@sabah.com.tr )

TPAO ve Gülen

Türkiye Petrolleri, nihayet bir açıklama gönderdi. Altında Genel Müdür Sıtkı Sancar ile Hukuk Müşaviri Baki Osmanoğlu'nun imzaları var. Özetle diyorlar ki:

1. Evet biz 4 milyon 725 bin 759 dolar borç aldık. Ama bunu maaş ödemelerinde kullanmadık. Yurtdışı yatırımların finansmanlarında kullandı.

2. Yurt içi yatırımlarımızda görülen azalma ise Devlet Planlama Teşkilatı tarafından belirlenmektedir..

3. Terörist saldırılar ve TEDAŞ'tan kaynaklanan elektrik kesintileri nedeniyle 1988 yılının ilk 5 ayında günlik üretim ortalama 48 bin 125 varile düşmüştür.

4. Güvenlik görevlisi alımında sınav yapılmış 117 kişi asil olarak tespit edilmiştir. Sınav komisyonu başkanı olan Genel Müdür Yardımcımızın Komisyon Başkanlığından istifa ettiği doğrudur. Ancak kişisel gerekçelerle istifa etmiştir.

5. Kazakistan'a yatırılan para 260 milyon dolardır. Günde 1500 varil petrol üretilmektedir..

Bu açıklamaya cevap vereceğiz yakında ve öylesine sorular soracağız ki..

Örneğin, neden 4 uzmanın hazırladığı Kazakistan raporu, Yönetim Kurulu temmuz toplantısında gizlendi de, Ağustos'a bırakıldı acaba?

Örneğin, alınan araçlar için kaç para ödendi?

Örneğin, ihalesiz ne gibi işler yapıldı?

Örneğin, Enerji Bakanı Ersümer, bir soruya verdiği cevapka 117 güvenlik görevlisi alımında sınav yapılmadığını söylemişti. Bakan mı, Genel Müdürü mü doğru söylüyor dersiniz?

Neyse bunun vakti gelecek elbet.. Zaten ANAP İstanbul milletvekili Bülent Akarcalı, bizim yazdığımız yolsuzluklar konusunda Enerji Bakanlığı'na yöneltiği sorulara aldığı cevaba bir not eklemiş. Diyor ki;

"Tarafıma gönderilen cevaplardan da anlayacağınız gibi, biz Milletvekillerine doğru cevap göndermeyenler için konuyu kendi yorumunuza bırakıyorum.."

TPAO'daki kepazelikleri, temizlenene ve sorumlular bulunan kadar izleyeceğiz ve okurlarımıza duyuracağız..

İkinci bir açıklama Fethullah Gülen adına avukatları Hasan Günaydın ve Orhan Erdemli'den geldi. Bakalım ne demişler:

1. Fetullah Gülen, Zaman Gazetesi veya herhangi bir kuruluşun sahip veya yöneticisi değildir. Bu nedenle kendisinin Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni'nin ABD'deki Yunan Lobisiyle herhangi bir irtibat kurup kurmadığı hususunda kendisinin bir bilgi ya da yönlendiriciliğinin olması sözkonusu değildir.

2. Fethullah Gülen, Türkiye'nin bir hukuk devleti oluşuna, ülkemizin bölünmez bütünlüğüne, milli ve manevi değerlerimize saygı duyulması koşuluyla, yurt ve dünya barışı adına farklı görüş, din ve mezhep mensuplarıyla hoşgörü ve diyaloğa dayalı bir uzlaşma ortamı meydana getirilmesi gayretlerine devstek vermiş ve vermektedir.

Bu arada Gülen'in "ulusal çıkarlarımız hususunda yüksek bir hassasiyete sahip olduğu", ayrıca "gazetenin yönetici ve yazarlarından bazılarının Gülen'e fikri yakınlık duydukları" da vurgulanmış..

Biz 19 haziran günkü yazımızda, Gülen için "Siz yönlendirdiniz" demedik ki..

Sadece, Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni'nin, her fırsatta Türkiye aleyhine çalışan Amerika'daki Yunan lobisinin resmi antetli yazısı ile ve de "Türkiye'de dini özgürlükler için uğraşan biri olarak tanıtılıp", sağa sola tavsiye edilmesini yadırgamıştık.. Onu yazdık..

Gülen'e de, "Bu yapılan doğru mu? Bu işe ne diyorsunuz?" diye sormuştuk.. Hepsi buydu.. Bir sayfalık açıklamada bu sorunun cevabını bulamadık..


© COPYRIGHT 1998 MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. (Her hakkı saklıdır)
Yorum ve önerileriniz için: editor@sabah.com.tr