ÇARŞAMBA 29 NİSAN 1998
SAVAŞ SÜZAL
Amerika Başkanı Bill Clinton'ın Kıbrıs Özel Temsilcisi Richard Holbrooke'un, bu hafta sonunda başlayacağı ziyaret öncesinde Kıbrıs'a götüreceği öneriler konusunda Washington'da bir dizi söylenti dolaşıyor. 30 Nisan'da Washington'dan ayrılacak Holbrooke'un da Kıbrıs'a 1 Mayıs tarihinde varacağı ve Türk ve Rum toplumu liderleri ile yaklaşık bir hafta kalarak tarafları iknaya çalışacağı söyleniyor. Ancak biraz farklı. Bosna Savaşı'na son veren Dayton Anlaşması'nın mimarı olan Holbrooke, aynen Dayton anlaşmasında uyguladığı taktikleri Kıbrıs'ta öne süreceği açıklanıyor. Dayton barışındaki gibi iki taraf liderini anlaşma sağlanana kadar masada tutacak olan Holbrooke, anlaşmanın imzalanacağını düşünüyor. Ancak Holbrooke'un önerilerinden ilkini Rum tarafının sızdırması nedeniyle Amerikalı yetkililer daha ihtiyatlı davranırken, arabulucunun yeni önerisinin her iki tarafa yeniden Dayton tipi bir görüşme önerisinde bulunması bekleniyor. Rum lider Glafkos Klerides'i, KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş'ın Cumhurbaşkanlığı veya KKTC'yi bir devlet satüsünde olmasa bile bir siyasi yapı kimliği ile tanımasına iknaya çalışan Holbrooke, Cumhurbaşkanı Denktaş'ı da Amerika'ya gelerek toplumlararası görüşmelere oturmaya ikna etmeye çalışacak.
Holbrooke, Denktaş ve Klerides'in 15 Temmuz tarihinde Amerika'ya getirterek Washington yakınlarında ıssız ve kamuya kapalı bir yerde Dayton türü masadan kalkmalarına izin vermeden 15-20 gün sürecek görüşmelerle konuyu sonuca ulaştırmayı amaçlıyor. Denktaş'ın bu öneriyi kabul etmesi durumunda kendisini Amerika Başkanı Bill Clinton ile görüştürme garantisi verecek.
Bir görüşmenin doğrudan veya dolaylı olarak KKTC'nin Amerika tarafından tanınması anlamına geldiğine dikkat çekiliyor. Holbrooke'un ayrıca AB yetkililerini de uyararak önümüzdeki bir kaç hafta içinde Kıbrıs konusunda açıklama yaparak bunalımı tırmandırmamalarını istediği söyleniyor.
Dışişleri Bakanlığı müsteşarı Büyükelçi Korkmaz Haktanır'ın Washington'da yaptığı son temaslar sonucunda Türkiye, Kıbrıs'ın tanınması konusundaki tutumunu yumuşattığına işaret eden açıklamalarda bulunuyor. Rum tarafı ise elindeki kozu sağlama bağlamak için şimdilik kaydıyla hem Denktaş'ın siyasi niteliğini hemde KKTC'nin kendilerinden ayrı bir niteliği bulunduğu konusunu kabul etmez görünüyor.