kapat

PAZAR 26 NİSAN 1998

Telekom iyi satıcıyı kaçırdı

Mesut Yılmaz'ın Telekom'a çağırması üzerine Netaş'tan ayrılan, ancak kamu hizmeti süresi yetmeyince Vestel'e geçen Tanju Argun "kalite" yolundan dönmedi.

Mine Şenocaklı

Çeyrek asır Netaş'ta çalıştıktan sonra, adı Türk Telekom'un Başkanlığı için geçerken Vestel'in Genel Müdürlük koltuğuna oturan Tanju Argun'un adı adeta Netaş ve Toplam Kalite Yönetimi ile özdeşleşti. Yedi yıllık genel müdürlük görevi sırasında Netaş, Avrupa'nın en kaliteli şirketleri arasında anılmaya başladı. Mesut Yılmaz, Türk Telekom'un genel müdürlüğünü teklif edince, hiç düşünmeden "evet" dedi. Ama, işler umduğu gibi yürümedi. Bürokratik engeller, "Türk Telekom'u iyi süsler, satışını da çok iyi yapardım. Ben iyi satıcıyımdır" diyen Tanju Argun'un önünü tıkadı. Bir ay bekledi. Şimdi Vestel'de. Onca cazip teklife rağmen Vestel'i tercih etme nedenini ise Vestel'in patronu Ahmet Nazif Zorlu'nun "Dünyanın ilk üç elektronik şirketi arasında yer almak" gibi çok iddialı bin hedefi olmasına bağlıyor. Türkiye'nin gözde profesyonel yöneticilerinden Tanju Argun'la, Vestel'i ve hedeflerini konuştuk:

Mesut Yılmaz'dan böyle bir teklif gelmemiş olmasaydı, yine Netaş'tan ayrılmayı düşünüyor muydunuz?

Evet. Ama 6 ay sonra düşünüyordum. 25 yıl çalışmak çok ayrı bir olay. Çeşitli pozisyonlarda çalışırsanız sorun değil. Ama ben 7 yıla yakın Netaş'ta genel müdürlük yaptım. Bir genel müdürlük görevi için bu çok uzun bir zaman. Ben arkamda bekleyen insanları daha fazla rahatsız bırakmak istemedim.

Biraz daha sabretseydiniz Türk Telekom'a geçecek miydiniz?

Sanırım olacaktı. Ama yeteri kadar sabrettiğim inancındayım. Önemli olan, kısa bir süre için de olsa özel sektör tecrübesinin devlete aktarılmasıydı. Zaten bana Türk Telekom'un satışının başarılı olabilmesi için bu teklif yapılmıştı.

Türk Telekom'u iyi süslemek gerekiyor, iyi para almak gerekiyor. Ben bunları iyi yaparım. Ben iyi satıcıyımdır. Türk Telekom'u iyi satardım. Ama arkadaşlara başarılar dilerim.

Öneri size başbakandan geldi. Ama buna rağmen bürokratik engellere takıldı. Nasıl oluyor?

Türkiye'de demokrasi var. Başbakan bir diktatör değil ki! Başbakan'ın ortakları var. Türkiye'de Başbakan olmak demek herşeyi yapabilmek demek değil. O zaman diktatörlük olurdu.

Agresifliğin cazibesi

Peki neden Vestel'i tercih ettiniz?

Ahmet Zorlu'nun, dünyanın üç büyük elektronik firmasından biri olmak gibi çok agresif bir hedefi var. Ben de macera arayan biri olduğum için, bu çok cazip bir hedef. Burada daha çok üretimle ilgileniyorum. Üretimle ilgili, daha doğrusu çok hızlı büyümenin getirdiği sıkıntılar var. Vestel çok hızlı büyümüş. Her yıl üretimini ikiye katlamış.

Ne yapacaksınız? Üretimi mi dizginleyeceksiniz?

Hayır. Tam tersi daha da artıracağız, büyüteceğiz. Bütün derdimiz toplam kalite yönetimi ile verimliliği artırmak. Ben toplam kalite yönetimi konusundaki tecrübelerimi arkadaşlarıma aktarmak istiyorum. İlk icraat olarak, patronun kafasındaki hedefleri kağıda döktüm. Herkes bilsin, sadece yöneticilerin kafasında kalmasın diye. Toplam kalite yönetiminde vizyonun ve misyonun bütün çalışanlar tarafından bilinmesi çok önemli bir faktördür. Böylece insanlar aynı hedefe doğru yönlenirler. Aynı mıknatıs gibi. Vizyon ve misyonu herkes bilirse o gemiyi aynı yöne doğru götürmek bütün insanların gücüyle olur. Aksi halde gemiyi herkes başka yöne doğru götürmek ister.

Kalite herşeydirVestel'in vizyonu nedir?

Benim amacım Vestel'e ödül falan kazandırmak değil. Ödül tabii ki iyi birşey. Ama ödüle giden yol kuruluşları geliştirir. Biz bunun için ödüle müracaat ediyoruz. Önce toplam kalite yönetiminde neredeyiz ona bakacağız. Sonra TÜSİAD Kalder'e de, Avrupa Kalite Ödülü'ne de başvuracağız.

Peki misyonunuz nedir?

Misyonumuz, toplam kalite İçinde dünyadaki her eve ekonomik, yenilikçi ve rekabetçi ürünler sunmak. Vestel'i dünya tüketici elektronik sektörünün ilk üç büyük firmasından biri haline getirmeyi hedefliyoruz. Dünyada yılda 4 milyon adet televizyon üreten başka bir şirket daha yok. Bu çok büyük bir rakam. Vestel, sanırım ilk 7-8 şirketin arasında. AR-GE güçlü olduğu için geleceğimiz de güçlü. Şu anda 86 ülkeye ihracat yapıyoruz. İngiltere'de yüzde 17, Almanya'da yüzde 20'ye yakın pazar payımız var. 350 milyon dolarlık ihracat yapıyoruz. Hedefimiz 1 milyar dolar. Vestel bütün bunları kendi ARGE'siyle elde etmiş. Bundan sonra Vestel'i tüm dünyada tanınan bir "brandname" haline getirmek istiyoruz.


© COPYRIGHT 1998 MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. (Her hakkı saklıdır)
Yorum ve önerileriniz için: editor@sabah.com.tr