kapat

02 MART 1997 PAZAR
Güngör Mengi
Artık ciddi olun

Siyaset, demokrasiyi özümsemiş insanların elinde değil. Bu insanlar, müeyyide işletemeyen toplumun zaafından yararlanarak oyun oynuyorlar!

Asıl sorunumuz bu..

Milli Güvenlik Kurulu, devletin milli güvenlik siyasetinin belirlendiği bir organ.. Bu kurul tarihi önemde bir toplantı yaptı.

Önce önümüze bir fotoğraf koydu:

".. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne karşı çağdışı bir kisve altında zemin oluşturmaya yönelik rejim aleyhtarı faaliyetler de gözden geçirilmiş.." (Bildiri, 4. madde)

Ardından çözüm gösterildi:

"T.C.'nin varlığını Atatürk ilke ve inkılapları doğrultusunda, çağdaş medeniyet yolunda, demokratik sistem içerisinde teminat altına alan Anayasa ve Cumhuriyet yasalarının uygulanmasından taviz verilmemesi.."

Son nokta da şöyle kondu:

"Açıklanan bu esaslar aksine davranışların, (...) yeni gerginliklere ve yaptırımlara neden olacağı değerlendirilmiş, bu konularda alınacak ve alınması gereken tedbirlerin Bakanlar Kurulu'na bildirilmesine karar verilmiştir."

Önce doğruları yerli yerine koyalım:

1. MGK'nun bu kararları hükümete tavsiye değildir, "bildirim"dir.. Anayasa'nın 118'inci maddesi "MGK görüşlerini hükümete bildirir" diyor.. Hemen ardından şunu ekliyor:

"Kararlar, Bakanlar Kurulunca öncelikle dikkate alınır.."

Yani bunlar "uygulanmasa da olur" denilecek kararlar değildir..

2. Asiltürk de haklı.. MGK bildirisine "muhtıra" denemez. Kararlar, kurulun üyesi olan sivil otoritenin de katılmasıyla oluşuyor.

Yani askerlerin kendi başlarına yazdıkları bir ültimatomla karşı karşıya değiliz.

Hükümet ve meclis

Türkiye, siyaset cücelerinin kavgaları nedeniyle Refah'a iktidarı teslim etmiş, rejim karşıtı cereyanlar da bu yüzden cüretlenmiştir.

Toplumdan yükselen itirazlara hükümet ve parlamento sağır kalmasaydı, bunalım böyle bir noktaya dayanmayacaktı.

Ama dayandı ve soruna, yine rejimin meşru bir organı tarafından el kondu. Olan budur..

"Keşke olmasaydı" denebilir ama insan malzememiz bu kadarına izin veriyor..

Artık önümüze bakmak zorundayız.

Gaflet ve basiretsizlik MGK'nu yalnız hükümetin değil meclisin de yerine geçirdi.

MGK'nın bildireceği tedbirler, koalisyon protokoluna yeni bir protokol ekliyor.

Kurul, bir ay sonra "neler yapılmış?" onu da değerlendirecek. Yani, meclisin yapamadığı denetim de burada yapılacak.

Yasal, ülke için gerekli, fakat sivil politikacılar için ayıplı bir durumdur bu.

Böyle bir durumdan kurtulmanın yolu pişkinlik değildir.

Düzeni parlamento ile hükümetin sağlayacağına dayanan güven duygusunu millete tekrar kazandırmaktır.

Aşmaya bakalım

Onurlu siyasetçiler, böyle bir bildirinin muhatabı oldukları anda çekilirler.. Demokrasi geleneği olan toplumlar, böyle bir hükümeti başında tutmaz..

Herhalde bunu bildikleri için, Erbakan da, Çiller de MGK bildirisinin muhatabı olmadıkları rolünü oynadılar. Geceyarısı Köşk'ten çıkarken objektiflere abartılı gülücükler atmaları hazindi.

Gülecek ne var?

Rafa kaldırılan cumhuriyet kanunlarının tekrar hayata geçirilmesi, önümüzdeki dönemin gündemini oluşturacaktır.

Bu, suni bir gündem değildir. Erbakan ve Çiller kendilerini kandırmasınlar..

Sorunların kaynağı da, çözümün sorumlusu da hükümettir. Tabloyu hafifletmeye çalışan davranışlar sorunu değil sadece kendilerini hafifletir.

Doğru teşhisi Sanayi Bakanı Erez koydu:

"Kimse bildiriyi tersinden okumasın ve kimse kendini Alis Harikalar Diyarı'nda zannetmesin!"

Çok doğru..Yeni bir olağanüstü dönem bu.

Bir an önce aşmaya bakalım!


© COPYRIGHT 1997 MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. (Her hakkı saklıdır)
Bu sayfa YÖRE Elektronik Yayımcılık tarafından hazırlanmıştır. Yorum ve önerileriniz için: editor@sabah.com.tr
YÖRE Elektronik Yayimcilik A.S.