Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
9 Nisan 2009, Perşembe
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Ekonomi Gündem Siyaset Dünya Spor Yaşam
 
24 Saat
24 Saat
Guantanamo'nun 22 farklı dilde, 13 bin kitabı olan kütüphanesi var. Esirlerin buraya girmesi yasak. Ancak istedikleri kitabı ısmarlayarak okuyabiliyorlar. 'Madem 22 dil var, Türkçe de olmalı' diye düşünüyorum. Çünkü şu an hepsi serbest olan 10 Türk mahkûm da kalmıştı. Görevli, bize dip dipe rafların en altındaki 20 Türkçe kitabı gösteriyor. Aralarında Elif Şafak'ın "Araf"ı, Can Dündar'ın "Yıldızlar"ı, Hemingway'in "Yaşlı Adam ve Deniz"i yer alıyor.

Bir tarafta işkence bir tarafta eğlence
Kamp, Guantanamo'nun minicik bir ucunda sadece. Oysa ki Küba'da yaklaşık 125 bin kilometrekarelik bir alanı kaplayan üs, 3 bini asker 7 bin kişi ile birlikte, türlü tenis kortları, plajlar, beyzbol, Amerikan futbolu statları, barlar, alışveriş merkezleri, McDonald's ve Starbucks kafelerini barındırıyor. Irish Bar, Tiki Bar gibi yerlerde eğlence gece yarılarına kadar sürüyor. Hatta biz oradayken bir de rock konseri düzenlendi, "moral gecesi" olsun diye...



Müslüman esire Ortadoğu mutfağı
Tamamı Müslüman olan esirler, pazartesi ve perşembe günleri oruç tutuyor. Diğer günlerdeyse 3 öğün yemek alabiliyorlar. 'Kesici alet olarak kullanılabilir' diye kemikler ayıklanıyor. Yemekhaneden sorumlu Koreli yetkili, Ortadoğu yemek kitabına göre mönüleri hazırladığını söylüyor. Ancak tattığımda hiç de bizim ağız tadımıza uyuyor gibi durmuyordu. Yetkiliye, "İçine şap atıyor musunuz" diye soruyorum. "Hiç duymadım, atmıyoruz öyle şeyler" yanıtını veriyor.