kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
9 Nisan 2009, Perşembe
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Sektör ciddi tehlike altında

TURGAY NOYAN
08.04.2009
İLİŞKİLİ HABERLER
Sektör ciddi tehlike altında
Amatör denizciliği bir türlü içimize sindiremedik.
Yat deyince herkesin aklında hâlâ eski Türk filmlerindeki, "ağzında purolu, kalantorlar" geliyor. Bu nedenle de ülkemizde henüz emeklemekte olan yatçılığımız bürokrasiden birbiri ardına darbeler yiyor.
Eğer vergide bir yanlış yapılıyorsa elbette sonuna kadar aranmalı.
Buna söyleyecek lafımız yok. Boynumuz kıldan ince. Ancak son iki yıldır öyle uygulamalar görüyorum ki resmen içim acıyor.
Örneğin marinalardan alınan deniz alanı kirası. Dünyada örneği bir tek Türkiye'de var... Bugün bir marinaya öyle dev filan değil, ufak bir yelkenli bağlamak İstanbul'da iyi bir semtteki ev kirasından fazla hale geldi.
Bakın bu sektörü batırır. Türkiye'ye gelen yabancı tekneleri de kaçırır.
Yabancı bayrak meselesini polisiye tedbirlerle çözemezsiniz. Onun için kimse kendisine durumdan vazife çıkartmaya kalkışmasın.
Allah aşkına soruyorum. ABD çok mu saf, çok mu beceriksiz?.. Neden isteyene kendi bayrağını çektiriyor?..
Motorlu taşıtlar vergisi diye yıllardır Türk bayrağı çekenlerin gırtlağına çöküyoruz.
Toplanan para yılda birkaç milyon Türk Lirası.
Oysa her bir tekne; boyası, bakımı, tamiratı, bağlaması, karaya çekmesi, yakıtı vs vs... derken ekonomiye dünyayı kazandırır.
Biz şunun kararını vermek zorundayız.
Ekonomi dönmeli, denizcilik sektörü büyümeli mi, yoksa milletin teknesine el koyarcasına tedbirlerle işi bitirmeli miyiz?