kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
8 Nisan 2009, Çarşamba
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Musluktan zehir akıyor deniyor denetimsizlik korkutuyor!

EVRİM ERGİN
07.04.2009
İDDİA: Uzakdoğu'dan ithal musluk ve armatürlerde kurşun miktarı olması gerekenin 10 katına yakın. Uzun süre kullanan kanser veya sinir hastası olur

YANIT: Türkiye'de denetimlerin eksik yapıldığı doğru. Ancak bunu iddia edenler sağlığa zararlı olduğunu ispat edemiyor. İddialar ticari kaygıyla yapılıyor

Geçtiğimiz günlerde E.C.A. ve Serel marklaranın sahibi Elginkan Holding'in yöneticileri düzenledikleri basın toplantısında muslukların sağlıklı olup olmadığına ilişkin ilginç bir iddiayı gündeme geldi. Yöneticilerin yaptığı açıklamaya göre Türkiye'de Uzakdoğu'dan ithal edilerek kullanılan su armatürleri, musluk ve benzeri su cihazlarının hammaddesinde bulunan kurşun miktarı oldukça yüksek. Hatta bazı armatürlerde kurşun miktarı olması gerekenin neredeyse 10 katı. Biz de konuyu taraflara sorduk. İlk adres iddiaların sahibi E.C.A... Şirketin Ar-Ge Müdürü Ahmet Coşkun'un verdiği bilgilere göre su, armatür içindeki su gece boyu beklediği zaman, metal veya metal olmayan komponentler suya çeşitli toksik maddeler salıyor. Kullanılan plastik, lastik parçalar ve yağ su içinde mikroorganik yapılanmalara yol açıyor.

KANSER BİLE YAPIYOR
Bütün bu toksik etkiler, sinir sisteminde ağır tahribata ve başta kanser olmak üzere bazı hastalıklara yol açıyor. En önemli neden hammadde olarak kullanılan kurşun.
Kurşun, çocukta öğrenme ve dikkati toplama yeteneğini ve beyin gelişmesini etkiliyor ve işitme kaybı, büyümenin yavaşlaması gibi sorunlarına neden oluyor. Gebe kadınların önemli ölçüde kurşun alırsa henüz doğmamış bebekler bundan etkileniyor. Coşkun'un açıklamalarının ardından konuyu denetimi yapanlara sorduk. İşte yanıtlar:


ABD kurşunu daha da düşürüyor
Özellikle Uzakdoğu kökenli ürünlerde hammadde içindeki kurşun önemsenmeden üretim yapılıyor.
ABD'nin Kaliforniya eyaletinde 1 Ocak 2010'da yürürlüğe girecek yeni bir düzenleme, pirinç malzeme içindeki kurşun oranının daha da düşürülmesini öngörüyor. Türkiye'deki bazı firmalar da 1 yıldan beri üniversite vasıtasıyla araştırma projesi yürütmekte olup olumlu sonuçlar alınıyor.
Çok yakında ürünlerdeki kurşun miktarı daha da düşük olarak üretime başlanacak.
ABD'de zorunlu olan NSF 61 standardı armatürden suya geçen kurşun miktarının maksimum 11 mg/litre olmasını öngörüyor. Kaliforniya eyaletinde bu sınır daha da aşağı çekilerek 5 mg/litre olarak talep edilmekte. E.C.A. yetkilileri bu en düşük değere göre üretim yapabildikleri bilgisini veriyorlar. ABD'deki bu standartlar yakında Avrupa'da da zorunlu olacak.

TSE: Yetkimiz alındı
Türk Standartları Enstitüsü (TSE) yetkilileri ise 2006'da denetim yetkisinin kendilerinden Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından alınarak Bayındırlık Bakanlığı'na verildiğini dile getirdiler. TSE, denetim yaptığı dönemde de üründe kullanılan materyali değil sadece kalitesini denetlediklerini belirtti.

DTM: İddialar yanıltıcı
Dış Ticaret Müsteşarlığı kaynakları firmaların bu iddiaları ticari nedenlerle ortaya attıklarını ama ispat edemediklerini söylüyor. Firmaların iddialarını ispat etmeleri durumunda devletin gerekeni yapacağını belirten yetkililer, denetimlerin yetersiz olduğunu kabul ediyor.

"Türkiye'de bir standart bulunmuyor"
Armatür üreticisi bir başka kurum olan Eczacıbaşı da ECA yetkilileri ile benzer düşünüyor. Şirketten konuyla ilgili yapılan açıklama şöyle: "Türkiye'de üreten firmaların birçoğunda kurşunu ölçen cihaz yok; bizde malzemedeki kurşunu ölçen bir spektrometre cihazı mevcut. Dünyada tüm eşyalar için kurşunsuz malzeme kullanımına yönelik eğilim arttı.
Armatür hammaddesi pirinçte de kurşunsuzlaştırma çalışmaları var. Alman standartlarına göre armatür ve musluklarda maksimum kurşun oranı yüzde 3.5 olmalı. Avustralya'da yüzde 4.5. Türkiye'de, bir sınırlama veya standart henüz bulunmuyor."