kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
4 Nisan 2009, Cumartesi
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Sanatçı karım olamaz

GÜNAYDIN
Giriş Saati : 04.04.2009 13:34
Güncelleme : 04.04.2009 22:17
Yeni Haber
Kendisini 'aşk adamı' olarak tanımlayan çiceği burnunda şarkıcı Yusuf Güney, evliliğe sıcak baktığını söyledi ve ekledi: Benimle aynı meslekten biriyle asla evlenmem. Evleneceğim kadının sanatçı olmasını istemem. Çünkü bence bir eve bir sanatçı yeter!..
'Aşk-ı Virane' isimli şarkıda Rafet El Roman'la birlikte düet yaparak şöhrete kavuşan Yusuf Güney, Londra'da şoförlük, pazarlamacılık ve kebapçılık işleriyle uğraştığını söylüyor. Hayatının Rafet El Roman ile tanıştıktan sonra farklı bir kulvarda ilerlediğini anlatan Güney, "Bir gün şöhretim biterse; TIR şoförlüğü yaparım" diyor. İşte anlattıkları:

* Müzik yolculuğuna nasıl başladınız? Rafet El Roman ile nasıl tanıştınız, biraz anlatır mısınız?
Şu an 24 yaşındayım; 14 yaşına kadar Trabzon'da ve İstanbul'da yaşadım. 14 yaşından sonra ailece Londra'ya taşındık. 15 yaşında okula gittim ama adapte olamadım. Pazarlama bölümünü bitirip, iş hayatına atıldım. Kebapçılık, mal dağıtımcılığı yaptım. 20 yaşında şoförlük yapıp, sonrasında pazarlama müdürü oldum. Küçükken en büyük hayalim pilot olmaktı. Bir sene uçuş eğitimi aldım. Sonra onu da askıya aldım. 2005 yılında Rafet El Roman ile tanışmam da hayatımın dönüm noktası oldu.

HER ZAMAN AŞK VARDIR!
* Peki 'Aşk-ı Virane'yi nasıl yazdınız?
Bir gün trendeyim... Sevgilimden yeni ayrılmış, aşk acısı çekiyordum. Hatta o insanla ünlü olduktan sonra da görüştüm ama olmadı. Kendisine gerçekten de teşekkür ediyorum. Eğer bana bunları yaşatmasaydı; bugünlere gelemezdim. 'Aşk-ı Virane'yi ben aşk acısı çekerken yazdım. Rafet de "Bu şarkıya düet yapalım" deyince; parçayı birlikte okuduk.

* Çok farklı bir ortamdan gelip, tanınmak nasıl bir duygu?
Açıkcası bana getirdiği güzellikler beni mutlu etse de başta çok korktum. 'Aynı çizgide kalabilecek miyim?' veya 'Başarımı devam ettirebilecek miyim?' soruları beni çok ürküttü. İyi bir şarkı yaptık; bundan sonra yapacaklarım da onun gölgesinde kalmamalı, hep daha iyisini yapmalıydım diye düşündüm.

* Aşk hakkında ne düşünüyorsunuz?
Aşk, insanın hayatında her zaman var. Bir kere olmaz. Aşk, her zaman ve her yerde var.

* Yeni besteler yapmak için yeni bir aşka gerek var mı peki?
Ben zaten çok duygusal bir yapıya sahibim. Çevremdeki herkesten çabuk etkilenirim. Arkadaşlarımın aşkları bile bana ilham verir. Ama bana göre okkalı aşkı bir kere yaşamak bile yeter. Ben tipik bir aşk adamıyım.

ÇAPKINLIĞIN LİMİTİ OLMALI!
* Çapkın mısınız?
Her erkek çapkındır ama limitini bilmek lazım. Yanında sevdiğin bir insan yoksa çapkınlık yapabilirsin. Ama sevdiğin bir insan varsa eğer, çapkınlık abartılmamalı...

* Nasıl biriyle birlikte olmak istersiniz?
Dış görünümü önemli... Sonuçta dış görüntüsü sizi dışarıdaki güzelliklerden uzak tutar. Kişisel güzelliği de sizi bağlar. Karşı cinsin beni kendi becerileriyle etkilemesi lazım. Kendine has güzelliği, özelliği beni etkiler.


* DEVAMI GÜNAYDIN'DA...