Deve dişi ve sayın dişçi...

Yanlışların, biraz olsun doğruya dönmeye çalıştığı bir süreç yaşanıyordu. Genç yöneticilerin kriz yönetiminde, önce futbolcuların, sonra da teknik adamın dikkati çekildi. Bir anda sahada mücadele eden isteyen oyuncular ve teknik adam görüntüsüne şahit olduk. Üst üste kazanılan zor maçlara, rakiplerin puan kayıpları eklenince Fenerbahçe sezonu yeniden yaşamaya kararlı gibiydi.
Kocaeli karşısında ise eski günlere döndüler...
Bu bir kısır döngüdür. Yönetici oyuncuyla yakın ilişki kurar, motivasyonunu yapar. Zaten oynanacak maçlar da önemli. Futbolcu konsantrasyonunu yüksek tutarak, kalitesini ön plana çıkarma şansını yaratır. İşte size üst üste oynanan üç maçtaki güzel görüntülerin sırrı...
Bunun devam etmesi için yeniden yönetici devreye giremez. Girerse işin çivisi oynar. Geri kalanını kenardaki (Aragones) halletmek zorunda. Kendi yaşının yarısı kadar olan yöneticilerden herhalde bu işi daha biliyordur. Ama düşmemeye oynayan rakibini seyreden, faul yapmaktan bile aciz olan, bir takımı sürdü sahaya. Önceki maçlarda kulübeden fırlıyordu, yine eski yerine geçip, dinlenmeye çekildi.
Dişçiye gidenler bilirler. Apse yapmış çürük dişi çekmez dişçi. Önce iltihabı kurutur. Genç yöneticilerin yaptığı gibi. Müdahale ile ağrıyı dindirip, rahatlama getirdiler.
Şiş indikten sonra (Kayseri maçı sonrası) sıra dişe gelir...
Ya çekilecektir, ya da tedavisi yapılıp dolgu uygulanacak.
Fenerbahçe'deki bu deve dişinin karşılığı kim?
Sezon başından itibaren bakarsak başkası (!), son maça bakarsak Aragones'tir.
Peki dişçi kim?


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.

Ayrıntılar için lütfen tıklayın