kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
15 Şubat 2009, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
MUHARREM SARIKAYA

Rusya ile uzay teknolojisi işbirliği

KAZAN

Aslında işaret fişeğini Rusya Başbakanı Putin ateşledi...
Kısa ve öz önerisi bölge ülkelerini harekete geçirmeye de yetti:
"Aramızdaki ticarette üçüncü ülke paralarını değil, kendi paralarımızı kullanalım..."
Putin'e "Biz hazırız" yanıtı da ilk Türkiye'den geldi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Rusya'ya yaptığı "Devlet Ziyareti"nde uygulamanın ilk adımı atıldı.
Türkiye ile Rusya arasındaki ticarette lira ve ruble kullanılacak, bunun için Merkez Bankası, Hazine ve BDDK gerekli yasal düzenlemeyi yapacak.
Peki, bu ne getirecek? Gül'ün gezisine katılan Devlet Bakanı Kürsad Tüzmen'e göre:
"Dolara dayalı ticarette, kurlarda meydana gelen oynama iki ülke ticaretini de etkiliyordu, bu ortadan kalkacak. İki ülke birbirinin parasının güçlü kalmasına destek vermiş olacak..."
Enerji Bakanı Hilmi Güler'e göre de doğalgaz alımlarındaki ödemede rahatlama sağlanacak, her defasında piyasadan döviz toplanması gibi bir sıkıntı ile yüz yüze kalınmayacak.
Her iki bakan da iç ekonomik gerekçelerle bakıyor olsa da aslında lira-ruble kararı bölgedeki ticari ilişkilerde bir başka aşamaya geçildiğinin de göstergesi olacak.
Çünkü ekonominin genel kuralları gereği bir ülkenin başka coğrafyalardaki etkinliği, kullandığı paranın o coğrafyadaki hâkimiyetiyle paraleldir...
Dolayısıyla konvertibiliteden kaynaklı uygulamada çıkacak sorunları olsa da bölgede dolara vedanın tartışılacak olması bile önemli bir gelişme...
Her ne kadar Cumhurbaşkanı Gül, önceki günkü sohbetimizde, "Alınan bu karar siyasi nedenlerden değil, pragmatik gereklilikten" diyerek yumuşatma yönüne gitmiş olsa da karar bölgede yeni bir dönemin ilanından başka bir şey değil.

Askeri işbirliği
Türkiye ile Rusya arasında Gül ve Medvedev'in önceki gün Moskova'da imzaladıkları Ortak Deklarasyon ile gelen yenilikler ticaret hacminin artırılması ile kalmayacak.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün önceki akşam Rusya Başbakanı Putin ile yaptığı görüşmede Türkiye ile Rusya arasında "Uzay Teknolojisi" ve "Askeri Teknik İşbirliği" anlaşmalarının yapılması için de karar alındı.
Aktarıldığına göre Rusya Uzay Ajansı ve Bilimler Akademisi Türkiye'ye teknoloji transferinde bulunacak.
Gül'ün gezisine katılan heyette bulunan TUBİTAK Başkanı Prof. Nükhet Yetiş dünkü sohbetimizde Moskova'da yaptığı görüşmelerde önemli aşama kaydettiklerini söyledi.
Buna göre Rusya uzay teknolojisinde edildiği bilgi birikimini TUBİTAK aracılığıyla Türkiye'ye de aktaracak, bu alanda ortak yatırım olanakları araştırılacak.
Prof. Yetiş, bu amaçla haftaya konuyla ilgili üst düzey yetkililerin Türkiye'ye geleceğini ve işbirliği çerçevesinin karara bağlanacağını açıkladı.
Ayrıca iki ülke arasında askeri teknik işbirliği olanaklarının araştırılması için de bir başka heyetin Ankara'ya davet edildiği vurgulandı.
Her iki konunun da GülPutin görüşmesinde masaya yatırıldığını belirtilerek, "Putin'in iki önerisine de (uzay ve askeri teknik) sıcak bakıyoruz. Altyapısı da zaten önceden hazırlanmıştı. Görüşmede sıcak baktığımızı da aktardık" denildi.

Nükleer ve gümrük
GülPutin görüşmesinin en önemli gündem maddesini, Rusya ile aylardır yaşanan gümrük kapıları krizi oluşturdu.
Varılan karar gereği her iki taraf da sorunun çözülmesi için siyasi iradelerini ortaya koyacak.
Rus gümrük kapılarında her şey eskiye dönecek, hafızalar sıfırlanıp yeniden başlanacak. Rusya AB ülkeleri için hangi kuralları uyguluyor ise Türk malları için de aynısı geçerli olacak.
Yeni doğalgaz hatları ile ilgili konuda da önemli gelişmeler sağlandı.
Putin, Mavi Akım-2 ile Türkiye'yi geçip Akdeniz'den İsrail'e, oradan Hindistan'a uzayacak Güney Akım projelerine önem verdiklerini söyledi. Bu konuda Türkiye ile işbirliğini hazır olduklarını bildirdi.
Gül görüşmede sözü Enerji Bakanı Güler'e bıraktı.
Bakan Güler, Türkiye'nin "Geçiş değil, dağıtım ülkesi olması kaydıyla projelere olumlu bakabileceklerini" söyledi. Rus tarafı böyle bir uygulamalarının olmadığını vurgulayarak, "Güney Akım ekonomik hâkimiyetinizdeki bölgeden geçsin, siz de hatta ortak olun" önerisini getirdi.
Bakan Güler de bölgedeki enerji talebinin yüksekliğine dikkat çekerek, her türlü hatta ihtiyaç duyulacağını belirtti ve Nabucco'nun bunun içinde olduğunu vurguladı.
Güler dünkü sohbetimizde de "Mevcut projelerin hepsine olumlu yaklaşıyoruz" dedi.
Ancak görüşmede Putin'in Nabucco Projesi'ne sıcak bakmayıp, "Nabucco'da gaz bulamazsınız. İran her sene gazı kesiyor, biz Mavi Akım'dan fazla vererek ihtiyacınızı karşılarken, Nabucco'ya gaz nereden bulunacak?" dediği öğrenildi.
Konunun heyetler arasında tekrar görüşülmesi kararına varıldı.
Rusların Türkiye'de kurmayı planladığı ve son olarak 15 cent civarında yeni teklif verdiği nükleer santral konusu da görüşmede ele alındı. Türk tarafı yeni bir teklif beklediğini hissettirdi.
Bakan Güler de sohbetimizde, "Biraz daha inerlerse aslında iyi bir teklif haline gelebilir. 20 milyar dolarlık yatırım yapacaklar. Önemli bir rakam" dedi.
Görüşmelerde Samsun ve Derince limanlarından Rusya'nın Kafkas limanına feribotlarla vagonların taşınması yoluyla Mavi Ray hattının kurulması da karara bağlandı.
Gül'ün dün Tataristan'ın başkenti Kazan'a ayak basarak ilk kez özerk cumhuriyete gitmesiyle de bir ilkin yaşandığı, bugün tamamlanacak Rusya gezisi bölgede yeni bir dönemin başlangıcına öncülük etti.
Bundan sonra bölgede her şey farklı olacak.
Bunun işaretleri de Gül'ün gezisinin her bir aşamasında hissediliyordu.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.

Ayrıntılar için lütfen tıklayın