kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
11 Şubat 2009, Çarşamba
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

CHP Genel Başkanı Baykal yurda döndü

CİHAN
Giriş Saati : 11.02.2009 18:29
Güncelleme : 11.02.2009 18:44
Yeni Haber
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye, AB ilişkilerinde bu sonbaharda daha ciddi tıkanıklıkların ortaya çıkabileceğini belirterek, Brüksel temaslarında Ergenekon davasıyla ilgili muhataplarına bilgi aktardığını söyledi.

Baykal, Başmüzakereci Egemen Bağış ile Brüksel'den döndü. Bağış, Atatürk Havalimanı VIP salonunda Ankara'ya gidecek Baykal'a iyi yolculuklar diledi. Temaslarını değerlendiren Deniz Baykal, ''Türkiye'nin AB ile ilişkilerinin bir tıkanıklık içine girmekte olduğu belki bu sonbaharda da daha ciddi tıkanıkların ortaya çıkabileceği bir noktadayız. Hükümetin, 2004 yılında Kıbrıs konusunda yaptığı taahhüdün gereği yerine getirilmezse müzakerelerde bir sıkıntının ortaya çıkacağı konuşuluyor'' dedi. Böyle bir ortamda kendilerinin devreye girip, Türkiye'nin AB müzakere sürecinin kesintiye uğramadan sürdürülmesinin önemi ve kesintinin sakıncalı olacağını anlattıklarını anlatan CHP lideri, temponun hızlandırılmasının bir zorunluluk olduğunu muhataplarına aktardıklarını ifade etti.

Baykal, ''Bugüne kadar bir başlık açıldı kapandı. Daha 35 başlık var. Derhal yeni başlıkların açılması ve onlarla ilgili çalışmaların tamamlanması lazım. Özellikle AB ile Türkiye arasında yeni bir işbirliği ortamı da şekilleniyor. Enerji konusunda Avrupa bir süredir ciddi bir tedirginlik içinde. Doğalgaz konusunda yaşanan sıkıntılar Avrupa'yı derinden etkilemiştir. Yeni ve güvenilir ulaşım yollarının devreye sokulmasını istiyorlar. Türkiye de bu konuda çok ciddi katkı verecek bir konumdadır. Nabucco projesi böyle bir anlam taşıyor. Yani Türkiye'nin bugüne kadar AB ile yaptığının ötesinde yeni bir işbirliği ihtiyacı var Avrupa açısından'' şeklinde konuştu.

''TÜRKİYE 7 YIL ÖNCESİNE GÖRE DAHA ÖZGÜR DEĞİL''


Deniz Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: ''AB ile Türkiye arasında bir benzeşmeyi yakalamak için bu çalışmaları sürdürdük. Bugün geldiğimiz noktada insan hakları açısından demokratik hak ve özgürlükler açısında 6-7 yıl öncesine göre insanımızın kendisini daha özgür daha demokratik, daha güvenli bir toplumda yaşayan insanlar olarak hissetmediklerine dikkati çektik. Yoğun bir yasama faaliyeti ama gerçek açısından son 7 yılda Türkiye daha ileri bir noktaya gelebilmiş değil. Bugün 100 binlerce insanın telefon dinlenme kaygısı var. Yargı bağımsızlığı çok ciddi şekilde askıya alınmıştır. Yargı siyasal amaçlarla tehlikeli bir biçimde kullanılmaktadır. Kadınlar kendilerin toplumda eskisi kadar özgür hissedemiyorlar. Mahalle baskısı denilen toplumsal baskının ki o baskının altında son tahlilde iktidar zihniyeti yatar. O baskı iktidara endekslidir. Bu baskı insanlarımızın yaşam biçimine çok ciddi şekilde etki getirdiğine hepimiz tanığız.''

ERGENEKON'U SORDULAR

"Brüksel temaslarında Ergenekon davası sorusu geldi mi?" sorusunu Deniz Baykal, ''Soru gelmez mi, biz anlattık. Çok acı. Onlar da görüyor burada ciddi hukuk ihlalleri olduğunu. Uluslararası hukuk standartlarının kesinlikle ihlal edildiği açık bir gerçektir. Bunu herkes biliyor. Telefon dinlemeye dayalı bir dava sürecinin kabul edilemez olduğu ortadadır. Onlar da biz de herkes ortada var olabilecek suç örgütlerinin en ciddi şekilde incelenip, irdelenip ortaya çıkartılmasını istiyoruz. Bu konuda bir tereddüt yok. Ama bunun çok ötesinde bir yaygın suçlama kampanyasının yapılması insanların alınıp aylarca tutulduktan sonra delil yetersizliğinden tahliye edilmesi bir hukuk skandalıdır'' cevabını verdi.

Deniz Baykal, telefon dinlemelerinin delil olmayacağı konusunda yargı kararlarının olayı iyice ortaya çıkardığını, Avrupa'nın bütün bunları dikkatle izlediğini belirterek, Türkiye bugün AB'nin standartlarına daha yaklaşmış bir toplum, siyaset ve hukuk düzeni içinde olmadığını iddia etti.