kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
10 Şubat 2009, Salı
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Erdoğan, Tunceli Valisi'ne destek çıktı

Giriş Saati : 10.02.2009 14:45
Güncelleme : 10.02.2009 20:44
Yeni Haber
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti valisinin bile karalama kampanyasına dahil edildiğini belirterek, valilerin yasaların kendilerine verdiği yetkiyi kullandığını söyledi.

Başbakan Erdoğan, AK Parti grup toplantısında yaptığı konuşmada, ihtiyaç sahiplerine yapılan yardımlarla ilgili eleştirilere cevap verdi.

Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti'nin valisini bile bu karalama kampanyasına dahil edildiğini ifade etti. Erdoğan, valilerin yasaların verdiği yetkileri kullandıklarını belirterek, "Bu hükümet kömürü seçim zamanı mı dağıttı? Bu hükümet bursları seçim zamanı mı vermeye başladı?" sorularını yöneltti. Muhalefet partilerinin öğrencilerin belediyelerden aldığı bursları iptal ettirdiklerini kaydeden Erdoğan, "Şimdi de burslara değil bursların miktarına karşı çıktık" denildiğini aktardı. Erdoğan, parti olarak seçim öncesi farklı seçim sonrası farklı davranmadıklarını kaydetti.

AK Parti'nin göreve geldiğinden beri hep milletle aynı yöne baktığını ifade eden Erdoğan, seçimleri demokrasinin tazelenmesi, iktidarın ve muhalefetin gözden geçirilmesi olarak baktıklarını kaydetti. Milletin emaneti dilediğine vereceğini söyleyen Erdoğan, her seçimde artan halk desteğine rağmen kibirlenmediklerini, gururlanmadıklarını, şımarma içine girmediklerine dikkat çekti. Erdoğan, her seçim sonrası hizmet aşklarının büyüdüğünü ve devamlı olarak milletle iletişim kanallarını genişlettiklerini kaydetti. Her zaman seçime hazırlıklı bir parti olduklarını ifade eden Erdoğan, Anadolu'nun Trakya'nın yollarını seçimden seçime hatırlayanlardan olmadıklarını vurguladı.

Erdoğan, 22 Temmuz 2007 seçimleri öncesinde bu ülkeyi istikrarsızlığa boğmak isteyenlere milletin sandıkta tokadı attığını kaydetti. Erdoğan, parti olarak seçim öncesi harcama musluğunu açmadıklarını, popülizm yapmadıklarını, seçim öncesi farklı seçim sonrası farklı söylemediklerini vurguladı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eleştirilerini de cevaplayan Erdoğan, seçim atmosferini iftira ve karalamalarla gölgelemek isteyenlerin olduğunu, bunun da seçim sürecini nasıl geçireceklerini gösterdiğini kaydetti.

Belediye başkanlarının yapmış olduklarında suç varsa yargıya başvurulmasını isteyen Erdoğan, "Git hemen suç duyurusunda bulun. Yaptığınız işin tutarlı olmayacağını biliyorsunuz da onun için. Yapacakları işin kendilerine dokunacağını biliyorlar. Çamur, iftira siyasetinde belli tecrübeleri olduğu görülüyor. Ne geçmişten ders almışlar ne de ezberi bozmuşlar" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP'nin son dönemdeki açılımlarından büyük bir memnuniyet duyduklarını belirterek, "CHP politbürosunun içine kapanmasının Türkiye'nin hayrına olduğunu asla düşünmüyoruz." dedi. Erdoğan, AK Parti'ye çeşitli ithamlarda bulunanların CHP'nin söylemlerini de dikkate almalarını isteyerek, "Yoksa hukuk sadece AK Parti'ye mi işliyor?" diye sordu.

Erdoğan, AK Parti grup toplantısında yaptığı konuşmada, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen'in eleştirilerine cevap verdi.

Başbakan Erdoğan, içeride ve dışarda izledikleri şeffaf siyasetin milletten aldıkları güçle sağlandığını halkın açıkça gördüğünü belirterek, "İçeride milletimizin iradesini yönetime yansıttıkça dışarda haysiyetli dış politikamızın Türkiye'nin gücüne güç kazandırdığı bütün dünyaca görülmüştür" dedi. Erdoğan, AK Parti'nin milletin içerde ve dışarda hem aklını hem vicdanını temsil eden bir büyük siyaset örgütü olduğuna işaret ederek, "Türkiye'nin ekseni bellidir. Türkiye'nin yönü bellidir. Demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye, modern dünyanın ayrılmaz bir parçasıdır, saygın ve itibarlı bir üyesidir. Kimse bunun üzerinde spekülasyon yapmasın. Avrupa Birliği'ne tam üyelikte tereddütsüz yol almaktayız." dedi.

"SÜREKLİ BARİYER OLUŞTURUYORLAR"

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın Brüksel'de hükümeti Avrupa Birliği müzakerelerinde destekleyecekleri yönünde bir açıklamasının olduğunu hatırlatan Erdoğan, "İnşaallah bu sözlerinin arkasında durur. Güzel bir gelişme. Brüksel'den böyle bir mesaj aldık. Tabii bunu bekleriz. Arkasında dursunlar, parlamentoda sürekli bariyer oluşturmasınlar. Bunların hepsi tarihe kayıt düşüyor. Oli Rehn'in yanında konuşmak bu işi bitirmiyor. Göreceğiz uygulamaları" diye konuştu.

ÖYMEN'E ELEŞTİRİ


"Türkiye AK Parti ile eksen değiştiriyor" yönündeki sözleri iftira olarak değerlendiren Erdoğan, "Bütün bu iftiraları el altında izlemeye çalışanlar. Bize akıllarınca diplomasi öğretmeye çalışanlar, önce Türkiye ile halkımız ile kendi aralarındaki mesafeyi kapatsınlar. Zira kendi halkıyla konuşmayanların kendilerini ne kadar seçkin ve doğuştan imtiyazlı görürlerse görsünler dünya ile konuşamazlar. Nitekim bugüne kadar da konuşmadılar." dedi.

Erdoğan, 22 Temmuz seçim sonuçlarını gördükten sonra CHP'de siyaset yapan eski bir diplomatın, "AK Parti'nin oylarını artırmasını hiçbir mantık izah edemez" dediğini hatırlatarak, şunları söyledi: "Eğer siyasette mantık dışı unsurlar bu kadar fazla oluyorsa bu demokrasi açısından düşündürücüdür. Bunların siyasetçisi ile diplomatı arasındaki fark bu kadar açılmıştır. Açıkça 'halk aklını kullanamadı', 'halk mantıklı davranamadı' diyen bu anlayış CHP'nin temel yaklaşımını da veren bir anlayıştır. "

Erdoğan, CHP zihniyetinin Davos'ta Türkiye'nin haysiyetine yakışan tavırlarını daha anlamadan alel acele ekranlara koştuğunu söyledi. Erdoğan, 22 Temmuz seçimleri sonrası anamuhalefet liderinin ağzını günlerce açmadığını, milletin kendilerine verdiği dersi de tek bir cümle ile yorumlamadığını söyledi. Erdoğan, Baykal'ın ağzını açtığında ise "Demokrasi sadece seçim değildir" dediğine işaret ederek, şunları söyledi: "Demokrasi halkın iradesi değildir de nedir? Dünyanın neresinde halkı, sandığı, seçimi, milli iradeyi hafife alan alan bir anlayış ayakta durabilir? Muhalefet ak olana kara demektedir. Hiçbir öneri getirmeden Ankara'nın İstanbul'un belli yerlerine çöreklenerek nereye kadar siyaset yapabilirsiniz? 'Devlet kimlikler, inançlar karşısında kör olmalı' sözlerini daha önce konuşmuştu. Seçim gelince, sandık görününce açılım üzerine açılım denemeleri yapması hayret bir şey. Biz bu açılımlardan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. CHP politbürosunun içine kapanmasının Türkiye'nin hayrına olduğunu asla düşünmüyoruz. AK Parti'ye çeşitli ithamlarda bulunanların, kapatması davası açanların bu söylemleri değerlendirmeye alması, bir özeleştiri yapmaları gerekmez mi? Yoksa hukuk sadece AK Parti'ye mi işliyor?" diye sordu.

(CİHAN)