kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
6 Şubat 2009, Cuma
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak Buzz
 
24 Saat
24 Saat
62 yaşındaki Birkin şarkılarını, turne sırasında uçaklardaki kusma torbalarına ya da geceleri otel odalarındaki mönülere yazarak yapmış.

Jane Birkin'in ilk albümü

08.01.2009
Müzisyen, oyuncu ve son zamanlarda çanta tasarımlarıyla tanınan Jane Birkin'in tamamı kendine ait ilk albümü Enfants d'Hiver, ABD'de piyasaya çıktı..
1969 yılında Fransız müzisyen ve Serge Gainsbourg'la beraber kaydettikleri ünlü Je T'aime... Moi Non Plus şarkısıyla müzik hayatına atılan Jane Birkin'in, tamamıyla kendisine ait ilk albümü Enfants d'Hiver ABD'de piyasaya çıktı. WWD internet sitesinde 62 yaşındaki müzisyen ve oyuncu Jane Birkin'le ailesi ve yeni albümü hakkında röportaj yayınlandı.

- Enfants d'Hiver'ın albüm kapağında elma tutan erkeksi bir çocuğa benzeyen bir fotoğrafınız var. Bu fotoğraf ne zaman ve nerede çekildi?
- 11 ya da 12 yaşındaydım. Yaz tatillerimizi Wight adalarındaki yazlığımızda geçirirdik. Erkek kardeşim Andrew'e benzemeye çalışırdım ve sürekli kıyafetlerini ödünç alırdım. Herkes filmlerimi ve Serge ile geçirdiğim zamanlarla ilgili her şeyimi biliyor ama çocukluğumu bilmiyor. O zamanlar, hiç geri dönemeyeceğiniz bir ülke gibi.

- Albümdeki şarkıları nerede yazdınız?
- Arabesque albümümün turnesi 38 ülkede ve yedi yıl sürdü. Albümü hem yolda hem de İngiltere'de yazdım. Uçaklardaki kusma torbalarına ya da geceleri otel odalarındaki mönülere yazıyordum mesela.

- Bu albümü kaydederken Serge Gainsbourg aklınızda mıydı?
- Albüm daha çok babamla ilgili hatıralarla alakalı.

- Madame şarkısının hikâyesini biraz anlatabilir misiniz?
- Kendinizi yaşlı bir ergen sanarken 'bayan' (madame) diye hitap edilmesi şaşırtıyor insanı. Sabahleyin uyandığınızda banyoda yüzünüzü yıkarken aynada kendinizi gözlüksüz görmekle aynı. Daha sonra gözlüğünüzü taktığınızda çığlık bile atabilirsiniz. Ama gözlüksüz olunca duygular aynı. Başka birine dönüşmeye özgü bir şey olsa gerek.

- Bir insan hakları aktivistisiniz. Yardım için neler yapıyorsunuz?
-
Kendi tasarımım olan Birkin çantasını 100 bin İngiliz pounduna açık artırmada bir insani yardım kuruluşuna bağışlanmak üzere sattım. Satış sonrası avukatımla görüştüm ve her yıl belli miktarda bir parayı yardım amaçlı kullanmak istedim. Hatta bunun ben öldükten sonra da devam etmesini istiyorum.

- Sizi hep v yakalı bir süveter ve kot pantolonla görmeye alıştık. Evdeki gardıropunuzda balo kıyafeti gibi şeyleriniz var mı?
- Aslında pek yok. Ben kaşmir süveterleri seviyorum. Rahat şeyleri, erkeklerin giyindiği gibi giyinmeyi seviyorum. Erkekler gibi giyinince kendimi yine 12 yaşındaymış gibi hissediyorum. Turneye de zaten beyaz bir gömlek ve üzerinde yelekle çıkacağım.

'RENKLERLE KAVGA ETMEK GEREK'
- Lutz&Patmos için tasarladığınız kaşmirlerden bahseder misiniz?
- Renklerle kavga etmemek gerektiğine inanıyorum. Daha yeni bej, sütlü kahve ve mavi renklerden oluşan düşük kesim bir süveter tasarladım. Bej deri rengi, sütlü kahve saçım, mavi ise gözlerim. Eski şeyler giymeyi çok seviyorum.

- Çocuklarınız çok etkileyici işler yapıyor. Onların annesi olmak nasıl bir duygu?
- Evet. Kendilerini iyi yetiştirdiler. Lou, Lee Cooper'da; Charlotte, Lars Von Trier'le Antichrist filminde yeni çalıştı ve şu sıralar Beck'le New York'ta bir albümün miksajını yapıyor. Kate ise Fransa'nın en iyi kadın fotoğrafçılarından biri. Bu nedenle endişelenmeme gerek yok. Albümdeki Pourquoi şarkısı Charlotte ve A La Grâce De Toi ise Kate içindi.

- Bir sonraki planınız ne?
- Galler sahilinde ailemle bir seyahat planlıyorum.
Haberin fotoğrafları