kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
28 Ocak 2009, Çarşamba
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
MAHMUT ÖVÜR

CHP'de 'beylik'düzü savaşı

CHP'nin İstanbul adaylarıyla ilgili son yazımız bir hayli yankı yarattı. Özellikle İstanbul'un yeni ilçesi Beylikdüzü'ndeki aday adayları arasındaki yarışı dile getirmemiz, dengelerin sarsılacağı biçiminde yorumlandı.
Oysa yaptığımız CHP içindeki rekabetin bir fotoğrafını çekmekti. Siyaset kulislerinde konuşulanları kamuoyuna aktarmaktı.
Ancak gördük ki, Beylikdüzü'nde yaşanan sadece CHP içinde bir rekabet değil, deyim yerindeyse bölgeyi kapsayan ve tüm partileri içine alan bir rant savaşı.
Bu da ister istemez kazanması ihtimal her aday hakkında, farklı spekülasyonların yapılmasına yol açıyor.
Biz de dünkü yazımızda Beylikdüzü CHP aday adaylarından İbrahim Mendeşağu hakkında siyaset kulislerinde konuşulanlara yer verdik.
İlk arayan CHP Genel Sekreter Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili
Mehmet Sevigen 'di. Sevigen önce İstanbul geneliyle ilgili bir tespit yaptı:
"Biz İstanbul'da seçimleri kazanmak için yola çıktık. Bunun için de İstanbul il örgütünde bugüne kadar pek görülmeyen bir dayanışma içindeyiz. İl başkanımız Gürsel Tekin'le hiçbir sorunumuz yok. Sadece bazı adaylar konusunda farklı düşüncelerimiz olabilir. Bunu bir ayrılık olarak göstermek doğru değil. Bizim bu birlikteliğimizi yazılarınız bile bozamaz."
Doğrusu bir gazeteci olarak bugüne kadar CHP içinde ya da her hangi bir parti içinde konuşulmayan hiçbir şeyi yazmadık. Yazdıklarımız bizzat o partililer tarafından konuşulan şeyler. Ancak şunu iyi biliyoruz ki, mevcut partilerde parti içi demokrasi olmadığı için egemen yaklaşım "kol kırılır yen içinde kalır" anlayışıdır.
Parti yöneticilerinin bu anlayışın gerilerde kaldığını artık görmeleri gerekiyor.
Sevigen ikinci olarak sözü Beylikdüzü aday adaylarından İbrahim Mendeşağu'ya getirdi. Söylediği kısaca şöyleydi:
"Bizim o arkadaşı veya başka birini desteklememiz söz konusu değil. Yalnız o arkadaş hem kamuoyu yoklamalarında, hem de parti içi araştırmalarda önde çıktı. Başarılı bir çalışma yürütüyor. Orada ciddi bir yarış var ve henüz kimin aday olacağı da belli değil."
Bu konuşmanın üzerinden fazla geçmeden bu kez yazıda sözünü ettiğimiz CHP Beylikdüzü aday adayı İbrahim Mendeşağu aradı.
Kendisiyle ilgili o yazıda şöyle demiştik:
"Kulislere bakılırsa Mendeşağu'nun destekçileri arasında bir ilginç isim daha var; MHP'nin Beylikdüzü adayı Velittin Küçük ..."
Mendeşağu söze bu cümleye cevap vererek başladı:
"Böyle bir şey mümkün değil. Bu tamamen rakiplerimizin uydurması ve iftirasıdır. Ben burada güçlü bir çevresi olan ve sosyal demokrat siyaset yapan bir insanım. Bir kısım rantçı, kurdukları sistem değişecek diye korkuya kapıldı. Bütün olay bu."
Araya girip soruyorum;
"Velittin Küçük'ün avukatlığını yaptığınız ve bu nedenle size destek verdiği konuşuluyor?"
Mendeşağu şöyle diyor:
"Ben bu bölgede en büyük avukatlık bürosunun sahibiyim. Onlarca insana avukatlık yaptık. Küçük de bunlardan biridir. Hem parti içi hem parti dışı rakiplerimiz kendi ilişkilerini gölgelemek için bunu söylüyor. Gerçek bunun tam tersidir. Araştırın CHP içinde bile o ilişkileri göreceksiniz..."
Cevap hakkına saygımız gereği bu satırları aynen yazıyorum.
Anlaşılan CHP'de son viraja girilirken yarış da bir hayli sertleşti. Bu da ister istemez en ufak kulis haberini önemli hale getiriyor. Umarız bu sertleşmeye bizim negatif katkımız olmaz.
Yasal Uyarı : Tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi izin alınmadan kullanılamaz.

http://sabah.com.tr/gizlilik_bildirimi.html