kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
18 Ocak 2009, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak Buzz
 
24 Saat
24 Saat

Veli rehberi

Özgür Akman
17.01.2009
Yaş Grupları Türkiye Şampiyonası için geri sayım başladı.
23 Ocak'tan itibaren bir hafta boyunca Antalya Kemer'deki Limra Otel'de Türkiye'nin dört bir yanından gelen çocuklar hamle yapacak. Antrenörleri, yakınları da salonun dışında heyecanı yaşayacak.
Pedagoji eğitimi almış bir uzman olduğum söylenemez ama bu şampiyonalarda oynamış, birçok çocukla da son dönemde aynı ortamda bulunmuş birisi olarak velilere önemli bir tavsiyem var.
2007'deki şampiyonaya Doğan Cüceloğlu da gelmişti ve kendisiyle bir kahvaltıda buluşup sohbet etmiştik. Özellikle veli-çocuk ilişkilerinde meselenin özünü anlatmıştı. Velilerin bir kısmı çocukların başarısını kendi başarılarıyla o kadar özdeşleştiriyorlar ki, kendi istekleri, hırsları, çocuklarının dünyaları ve hissettiklerinin önüne geçebiliyor.
Örneğin bir antrenör, çocukla birlikte oynanmış maçı inceliyor. Velisi de çocuğunun yanındaki sandalyeyi çekmiş, tahtaya çocuğundan daha yakın oturuyor. Antrenörü, bir hamleyi beğenmiyor ve neden kötü olduğunu açıklıyor. Satrançla bilgisi taşların hareketlerini bilmekten ibaret bir veli çocuğunu "Bak, ben bile gördüm o kalenin oraya gitmemesi gerektiğini. Sen nasıl görmüyorsun? Dinlemiyorsun hiç öğretmenini" diye azarlıyor.
Bu sahneyi gözlerim fal taşı gibi açılmış halde izlerken Cüceloğlu'yla sohbetimizi hatırladım ister istemez.
Veliler için çocukları onların her şeyi. Her şeyden çok başarılarını istiyorlar ve bekliyorlar.
Tabii bunun için iyi hocalara oluk oluk para akıtan veliler de var, onları da anlıyorum. Sonuçta bir karşılığının da olması gerekir diye düşünüyorlar; ama öyle bir ortamda çocuk zaten başarılı olamaz.
Başarılı olmasını bırakalım mutlu da olamaz! Eğer oraya gelen çocuk ortamın tadını çıkarmıyorsa, mutlu değilse orada olmasının bir anlamı yok. Öyle bir ortamda hele bir de yukarıda verdiğim örnekte maçını da kaybetmişse çocuk mutlaka mutsuz olur.
O yüzden antrenör olamam ben. Orada kendini tutamayan bir velinin masaya çocuğuyla beraber oturmasına izin vermezdim. Antrenörler ise genellikle bu tarz velilere ekmek kapısını kapatmamak adına taviz veriyorlar.
Çocukların velilerinin onları desteklemesi, satranç oynamalarını istemeleri çok güzel. Çocuklarıyla turnuvalara gitmeleri de çok önemli, ama bu tip durumlarda velilerin yeri çocuklarının önü veya yanı değil, arkası olmalı. Oraya kendileri için değil çocukları için geldiklerini unutmasınlar. Çocukları mutlu değilse başka hiçbir şeyin anlamı olmamalı...
Bu üç ay önce satranç öğrenen çocuk için de geçerli, yaş grubunda Avrupa Şampiyonu olan genç yetenekler için de...

Haftanın Konumu

Ivanchuk ve Leko arasında Ukrayna'nın batısındaki Mukachevo kentinde oynanan maçtaki beşinci oyunda Ivanchuk bu konumda 49.Ag5 f6 50.Ae6 Fh6 hamlelerinden sonra yaptığı ince manevralarla oldukça zor gözükse de Macar rakibini yenmeyi başardı ve maçı da 3,5-2,5 kazandı.