kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
6 Aralık 2008, Cumartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
ENGİN ARDIÇ

İspinozlar

Rektörlere genelge gönderilmiş, üniversitelerde Hıristiyan ve Yahudi öğrencilere de "kendi bayram günlerinde" tatil verilecekmiş... YÖK, "talep etmeleri halinde" diyor. Ağlamayan çocuğa meme yok.
Bu bile tepki yarattı. "Peki Süryaniler isterlerse onlara da verilecek mi?" diye soran salaklar çıktı. Cehalet olmadan matbuat olmaz.
Birisi de, "Bir Kürt öğrenci Nevruz bayramını kutlamak isterse ne olacak?" diye sordu.
Elbette kutlayacaktır.
Bu izin verilmek zorundadır.
Aslında bütün bu tantana da bir "jestten" ibarettir.
Çünkü üniversite bir ortaöğretim kurumu olmadığından, Yahudi öğrenci Yom Kippur'da çeker gider, okula uğramaz, kimsenin de ruhu duymaz! 25 Aralık günü okula gelmeyen Katolik öğrencinin, 6 Ocak günü okula gelmeyen Ortodoks öğrencinin kim farkına varacaktır? Yazılıyı mı kaçıracaktır çocuk, sözlüyü mü?
Üniversitelere "yüksek lise" gözüyle bakıp kızların eteğiyle saçıyla, oğlanların ceketiyle kravatıyla oynamayı seviyorsanız, o zaman başka tabii...
Kaldı ki bugün üniversitelerimizde "gayrımüslim" öğrenci, kelaynak kuşu gibi nadir bir canlı türü değil midir?
Ya da ispinozlar gibi bir el çırpmayla oradan oraya savrulmuş boynu bükük kuşlar... Yüzlerce yıldır burada yaşamış insanların tek tük torunları...
YÖK, aynı haktan "gayrımüslim personelin" de yararlanmasını istemiş, onlardan kaç kişiye iş verdiniz, kaç kişiyi memur yaptınız da şimdi onlara lutfedip hak tanıyorsunuz?
Bakın biz nasıl yapıyorduk...
Galatasaray Lisesi'ni bitirdim, Robert Kolej Yüksek Okulu'na girdim.
Müslüman bayramları elbette tatildi, ama Paskalya da tatildi!
Amerikalı hocalar, diğer gayrımüslim hocalar ve personel tatil yapıyorlardı, biz de bundan sebepleniyorduk...
Yahudi arkadaşlarımız da Roş Haşana, Yom Kippur, Sukot ve Pesah bayramlarında elbette izinli sayılıyorlardı...
Sonra okul Boğaziçi Üniversitesi'ne dönüştü, tadı kaçtı, Amerikalılar da gittiler.
Şimdi Nasreddin Hoca yitirdiği eşeğini yeniden buluyor ve seviniyor: Aaa, bu ülkede bizim dinimizden olmayan insanlar da yaşıyorlarmış, onlar da bizim gibi insanmış ve onların da kendi itikadlarına göre bayram yapmaya hakları olmalıymış!..
Gene de "sakıncalıdır" diyorlar çemişler...
Ya bir Kürt öğrenci çıkar da sevinmek, eğlenmek isterse ne yapacaksın?
Kabul edeceksin. Başımıza ne geldiyse, bugüne kadar kabul etmediğin için geldi.
Avrupa Birliği istediği için değil, kendin insan olup edecektin...