kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
5 Aralık 2008, Cuma
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
UMUR TALU
Dipsiz Kuyu

Muhalif iktidar

Yok böyle bir icat dünyada. "Hilkat mucizesi" aslında.
Siz bir "iktidar"ın "devletin orta yeri"nde "muhalefet" yaptığını gördünüz mü hiç?
Gördünüz.
"Devletin içinde" bazı "kararlar" alınıyor ve...
İşi, çoğunluk olduğu Meclis'te yasa yapmak, yasa değiştirmek olan...
İşi, "hüküm"et etmek olan "iktidar", ancak "muhalefet şerhi" koyabiliyor.
İktidar, ancak muhalefet olabiliyor.
Başbakan ile Milli Savunma Bakanı sadece "muhalefet şerhi" koyabiliyor.
"Devletin başı", "Başkumandan" Cumhurbaşkanı da, içinden geldiği hükümetin, partinin, iktidarın ancak "muhalefet şerhi" koyabildiği "kararlar"ı ancak imzalıyor.
Bir çocuk, belki babası "yargısız" atılmış bir çocuk, şöyle sormaz mı:
1. Madem iktidarsınız, niye muhalefetsiniz?
2. Madem muhalefetsiniz, niye Yüksek Şûra'da karşı iken daha yüksek Çankaya'da imzalarsınız?
3. Madem imzalayacaksınız, niye şerh koyarsınız?
4. Maden şerh koyuyorsunuz, niye gereğini yapmazsınız?
Çocuk, az büyürse, şunu sormalı esas:
Burası hakikaten demokratik hukuk devleti mi?
Deveye sormuşlar: Demokrasi neresinde?..
Hukuk neresinde?
Diyebilirsiniz ki, nasıl çok kârlı bankalar bile topluca işten atıyorsa...
En büyük, en kârlı medyalar anında nasıl işten çıkarıyorsa...
Nasıl kârları yürümüş otomotivciler krizi fırsata çevirip adam atıyor, ücret donduruyorsa...
Bu da öyle!
"Ordu komuta kademesi" de bazılarını işten atıyor, dersiniz.
Lakin oralarda kimse patron değildir; orası devlettir. Devlet, pek öyle sanılmaz ve sunulmaz ama, esasta kamudur. Kamu; millettir, halktır. Devlet işleri ve işyerleri sivil ya da asker kimsenin babadan miras özel mülkü değildir.
Bir suçlama ile işten atma olacaksa, "hukuk devleti" biraz da o yüzdendir.
"Ceza" varsa, "Suçlama, suç isnadı, iddiası"nın açıklığıyla birlikte "yargı süreci ve yargı hükmü" gerektirir.
Var mıdır?
Ama "hilkat mucizesi" sadece 20, 25 kişinin atıldığı "Yüksek Askeri Şûra"ya dair değil.
Sadece "atılanlar"a dair değil.
Bir de "kalanlar" var.
İki dudak arasında 21 güne kadar "hapis" var.
Bir üstün, ufacık adil yargılama olmadan, "göz" altı veya "oda" hapsi için kolayca karar verebilmesi var.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde "insan haklarına aykırı" diye tescil edilmesi var.
Her yaştan onbinlerce profesyonel askerin "insan hakları"nın takılmaması var.
Tabii ki, Meclis'te çoğunluk, hükümette yoğunluk bir "iktidar" var...
"İktidar" var ama, o da zaten anca "muhalefet"!
Şerhin kerameti sorulmaz ki!