kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
5 Aralık 2008, Cuma
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat
Demirel: Bu yaştan sonra plan falan yapmak mümkün değildir...

Kriz teğet geçmemiş delmiş geçmiştir...

ŞİRİN SEVER
05.12.2008
"Siyasi iktidarlar panik yaratmamak için ihtiyatlı davranabilir ancak bu tedbirsizliğe varmamalı" diyen Demirel ekledi: "Böyle bir zamanda 'kriz bize teğet geçer' denilmesini çok aşırı derecede iyimserlik sayarım..."..
* Ekonomik kriz bize teğet mi geçiyor gerçekten, ne düşünüyorsunuz?
- Küreselleşme denilen olay hudutları anlamsız hale getirmiştir. Dünya ticareti çok yaygın hale gelmiştir. Bir ülkede meydana gelen sıkıntının diğerlerini etki altında bırakmaması mümkün değildir. Hele bugünkü finans şartları içerisinde! Şimdi benim kanaatim şudur; insanlar sokakta şemsiyesiz yürüyorlarsa, yağmur yağdığında insanların bir kısmının ıslanması, bir kısmının ıslanmaması söz konusu olmaz.

* Yani yağmur bizi de ıslatacak öyle mi?
- Bizi ıslatmıştır da! Aslına bakarsanız siyasi iktidarlar panik havası yaratmamak için ihtiyatlı davranabilirler. Bunu doğru karşılarım, yalnız bu ihtiyatlılık sizi tedbirsizliğe götürmemeli. Bugünkü ortamda ihtiyatsızlık aşırı dereceye varırsa tedbir bulmakta, tedbir uygulamakta zorlanırsınız. Dozunda olmalı bu. Sanıyorum bizim ülkemizdeki hükümet sorumluları, başta Başbakan olmak üzere, meseleyi başlangıçtan itibaren çok hafife aldılar. Krizin neticelerini görüyoruz halbuki. Bakıyorsunuz, endeks 55 binlere çıkmışken 22 binlere iniyor, 1 dolar 1 lira 20 kuruşken 1 lira 60 kuruşa çıkıyor, kurda yüzde 30-40 dalgalanmalar oluyor, fabrikalarınız kapanıyor, işsizlik şikâyetleri ayyuka çıkıyor, ihracatınız düşüyor, alışveriş merkezlerinde durgunluk görülüyor. Böyle bir zamanda 'kriz bize teğet geçer' falan denmesini çok aşırı derecede iyimserlik sayarım. Teğet geçmemiş, delmiş geçmiştir netice itibariyle!

* Sizin reçeteniz ne olurdu kriz için?
- Üç tedbir vardır zaten... Birincisi, bankalar sisteminin daraltılmamasıdır. Bütün dünya bankalar sistemine likitide enjekte etti, bizim de bunu yapmamız lazımdır. İkincisi, bankaların verdiği kredileri istemekte acele etmemeleridir. Üçüncü mesele de, bankalardaki mevduata halkın hücumunu önleyecek mevduat garantisi verilmesidir. Onu da yaptılar zaten.

* Ekonominin gidişatı oy oranını da etkiler mi seçimde? Başbakan Erdoğan "İkinci olursam giderim" dedi. Nasıl buldunuz bu iddiayı?
- Aslında yerel seçimler genellikle çok büyük bir ölçü değildir. İl genel seçimleri ölçü olarak kullanılabilir. Bu olayların il genel seçimlerine nasıl intikal edeceğini de bilemiyorum.

* Öngörmek mümkün değil mi?
- Öngörmek fevkalade zordur. Bir de daha üç ay gibi bir zaman var. Siyasi şartlar çok çabuk değişir. Sizin elinizde olmayan, dünya şartlarında değişimlerle karşılaşıyorsunuz. Sizin kusurunuz olmayan birtakım hadiseler olabiliyor ve bütün bunların halkın o günkü ruh halinde meydana getirdiği birtakım dalgalanmalar olabiliyor.