kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
23 Kasım 2008, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
HINCAL ULUÇ
Hıncal'ın Yeri

Tecelli'den Abuzittin'e mektuplar

Abuzittincim,
Uluslararası Uzay İstasyonu'nun güneş panellerini yağlayalım derken tamir takım çantasının başına gelenleri TV'den izledin mi? Kadın astronot Piper, birden elinden kaçırınca, tamir takım çantası süzüle süzüle uzayın derinliklerinde kayboldu gitti. Tabii çanta elden gidince NASA baya telaşlanmış. Çünkü içindeki alet edevat daha sonra uzaya gönderilecek araçlar için tehlike yaratabilirmiş. Ondan dolayı çantanın yerini saptamak için çalışmalar başlatılmış.
Mesela şöyle bi şi olamaz mı Abuzittincim?
Haberi alan Başbakan direkt Bush'u arar:
"Sayın Başkan durumu şimdi öğrendim, geçmiş olsun!"
"Teşekkür ederim Tayy (Son Amerika gezisinden sonra aralarındaki samimiyet iyice arttığından Bush, Başbakana böyle hitap etmektedir) Görüyorsun bütün talihsizlikler beni buluyor Tayy."
"Haklısınız Başkan ama gene de NASA'cılar böyle hassas çantayı bi kadının ellerine teslim etmemeliydiler. Olacağı budur."
"Çok doğru söylüyorsun Tayy.. Şimdi onlar da çok pişman.."
"Sayın Başkan, isterseniz bu konuda Amerikan hükümetine ve NASA'ya yardımcı olabiliriz!"
"Nasıl yani?"
"Elektronik izleme teşkilatınızın uydularla izleyip size de rapor ettiği gibi, Tuz Gölü civarındaki çöllük alanlarda füze çalışmalarımız devam ediyor. En gelişmiş füzemize iki astronot da yerleştirerek kayıp çantanın aranmasına ekip olarak katılabiliriz."
"Bu yardımın için çok teşekkür ederim Tayy", "Gerçi Kuzey Irak konusunda bize istediğimiz gibi yardımcı olmadınız ama gider ayak, size böyle bi kıyak çekim dedim."
Başbakan talimatı verir, Tuz Gölü civarından havalanan füze kısa zamanda tamir çantasını bulup Uzay İstasyonuna yaklaşır. Uzay İstasyonundakiler füzenin kendilerine rampa yaptığından habersizdirler.
"Tak tak tak.."
Bizimkiler Uzay İstasyonunun yuvarlak penceresine vurmaktadırlar. Camlar çok kalın olduğu için içerdekiler duymamaktadır.
"Tak. tak, tak"
Bizimkiler ısrarla cama vurup kendilerini göstermeye çalışmaktadırlar. Uzay istasyonundakiler o sırada TV'den Amerika'daki krizle ilgili haberleri izlemektedirler. Bizim astronotun artık sabrı tükenmiştir elindeki takım çantasını savurunca Uzay İstasyonunun camı patlar! Aynı anda, aradaki basınç farkından, istasyonda bulunan 3 astronot başta bayan Piper, yüzlerinde şaşkın ifade, peş peşe kırık camdan dışarı fırlayıp uzayda kaybolurlar. Biraz sonra istasyon da yörüngesinden çıkacaktır. Aşağıda, NASA'dakiler saçlarını yolmaktadır.
Bu arada Başbakanlık'tan uzaya gönderilen mesajda, tamir takım çantasını bularak insanlık tarihine yaptığımız katkıdan ulusça duyduğumuz kıvanç ve sevinç belirtilip, Başbakanın "Hamdolsun, uzay yarışında bundan böyle biz de varız" ifadesi vurgulanmaktadır.
Münasip yerlerinden öperim Abuzittincim.
Kardeşin Güneş.
tecellister@gmail. com