kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
17 Kasım 2008, Pazartesi
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Ortodoks Araplar bile gönderilmek istendi

ECEVİT KILIÇ
ECEVİT KILIÇ
16.11.2008
* Ulus devletler tam da Vecdi Gönül'ün dediği gibi etnik temizlik üzerine mi kuruldu?
Etnik ve dini türdeşleştirme ulus devlet oluşum sürecinin bir parçası. Aslında bir Avrupa modeli. Özellikle 1. Dünya Savaşı sonrası Orta ve Doğu Avrupa'da farklı nüfus transfer yöntemleriyle kendini gösterdi. Azınlıklar savaş sırasında daha çok gönüllü olarak göç etti. Geride kalanlar da maalesef 2. Dünya Savaşı sonrasında aynı akıbete zorunlu maruz kaldı.

* Bizdeki etnik temizlik ne zaman başladı?
İttihatçıların azınlıklardan kurtulma çabaları Balkan Savaşları sırasında doruk noktasına ulaştı. Bulgaristan'la başarılı, Yunanistan'la da 1. Dünya Savaşı patlak verdiği için yarıda kalan iki gönüllü nüfus mübadelesi yaşandı. İttihatçıların etnik temizliği mübadele, tehcir ve yıldırma yoluyla göç ettirmek gibi bir paketten oluşuyordu. Paketten azınlıkların çoğu nasibini aldı.

* Temelinde İttihatçılık var...
Evet. Memleketi etnik türdeşleştirme İttihatçıların projesidir. Bunun temelini 1910'larda attılar. Aslında sürekliliği olan bir zihniyet. 1950'lere kadar gayet dimdik ayakta kalmış. Mübadele aslında etnik değil dini kriterli bir değişim. Yunanistan'dan gelenlere baktığımız zaman Müslüman olmayan Türk yok. Buradan gidenler arasında da Ortodoks olmayan Rum yok. Bu nedenle Ermenileri mübadelenin içine dahil etmeleri kolay oldu. Hatta 1928-29 yıllarında Mersin'deki Ortodoks Arapları mübadeleye maruz bırakma çalışması var.