kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
14 Kasım 2008, Cuma
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
ERGUN BABAHAN

Obama neler tavsiye ederdi?

Türkiye'de çevreden gelip iktidara çıkmak kolay bir iş değil.
Yakın tarihimiz bunun açık örneği.
Kaç darbe girişimine tanık olduğumuz ortada.
Sivil toplum adına yapıldığı iddia edilen gösterilerin bir darbe planının parçası olduğu iddianamelerde yer aldı.
Yaptığınız her hareket kötü niyetle yorumlanıp sizi köşeye sıkıştırma amacıyla kullanılabiliyor.
Ellerindeki gücü sizden taviz koparmak için kullananların varlığı da biliniyor.
Ama yine de sinirleri sağlam tutmak gerekiyor.
Başbakan Erdoğan, New York Times gazetesine verdiği demeçte Amerika'nın seçilmiş Başkanı Obama'ya bazı tavsiyelerde bulunmuş.
Obama, bizlere bir demeç verse Erdoğan'a ne tavsiyelerde bulunurdu bilemiyorum.
Ancak muhabirlere akreditasyon yasağı uygulamanın bir çözüm olmadığını söylemekle işe başlardı belki.
Muhabirler bu işin en çok çilesini çeken emekçilerdir.
Özellikle başbakanlık muhabirlerinin gecesi gündüzü yoktur.
Mutlaka yanlışları vardır, kimin yok ki.
Onun için muhabirleri cezalandırmanın doğru bir yöntem olmadığını söylerdi belki.
Belki de "Ben siyah bir başkanım ama kabinemi oluştururken, bürokrat atarken sadece siyahları tercih etmem, edemem. Her kesimin temsil edilmesine özen gösteririm" derdi.
Ekonomik kriz, terör, darbe girişimleri, kasıtlı haberler, partinizi kapatma girişimleri...
"Kendi açınızdan haklı olabilirsiniz ama siz herkesi kucaklamalısınız" mesajı da verebilirdi.
Türkiye istikrarın keyfini çıkaracağı bir ortamda gerilimin sancısını yaşıyor.
Bu gerilim başta siyasi iktidar olmak üzere tüm ülkeye zarar veriyor.
Enerjimizi ülke sorunlarını çözmek yerine kavgaya harcıyoruz.
Herkesin kendine çeki düzen vermesi, daha iyi yarınlara odaklanması şart.
Bazen başkalarına tavsiyede bulunurken biraz dışarı çıkıp kendinize ve olaylara dışarıdan bakmayı becermek gerekir.
Kendinize tavsiyeleriniz ne olurdu onu değerlendirmek gerekir.
Türkiye'de ister siyasi, ister medya gücü olsun bu tip gücü ellerinde bulunduranların yapması gereken bu. Bir adım dışarı çıkıp olaylara dışarıdan bakmayı becerebilmek.