kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
11 Kasım 2008, Salı
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
HINCAL ULUÇ
Hıncal'ın Yeri

Antalya'da güzel bir gece..

"Siyasetin güzelliği" de diyebilirdim başlıkta.. Hani o sevmediğim, hatta nefret ettiğim siyasetin.. Aslında okuluma adını veren bu eylem, ya da söylemin günahı yok.. Onu çirkinleştiren insanlar.. Ama güzelleştirenler de..
Öyle olmasa, Antalya'da gördüklerim olur muydu?..
Düşünebiliyor musunuz?..
Antalya'nın AKP'li Belediye Başkanı'nın bir programının başına Fazıl Say geçiyor.. Hıncal Uluç, görmek, alkışlamak ve yazmak için, ayağının tozuyla Antalya'ya koşuyor.. Bakıyor ki, ülkenin en önde gelen muhalifleri, Güneri Civaoğlu, Yalçın Doğan, Yalçın Bayer de orda.. Cumhuriyet'ten Evin İlyasoğlu da.. Benim yanımda da Ergun Babahan'la Nazlı Hanım var..
Antalya Milletvekili ve Adalet Bakanı M. Ali Şahin giriyor o sırada salona.. Sarmaş dolaş oluyoruz.. "Yahu özledik" diyor.. İlk fırsatta bir yemekte buluşmak üzere sözleşiyoruz..
Tabii işin içinde sanatın insanı kucaklayan ve kucaklaşmaya koşturan sıcaklığı da var, ama, insancıl güzellikler, her zaman düşünce farklarının önünde.. İnsancıl güzellikler, hatta düşünce farklarının güzelliğini, yararını ortaya koyuyor, onları sevgiyle bir araya getirerek..
Keşke hepimiz böyle olabilsek.. Her siyasetçi böyle olabilse.. Farklılar yüzünden kavga edeceğimize, ortak yanlarımızla kucaklaşmayı öğrenebilsek.
Menderes Türel bir Antalya çocuğu.. Aslında AKP'li falan değil, Antalyalı.. Bir hedefi, bir ihtirası var.. Antalya'ya hizmet.. Bu fırsatı ona AKP vermiş işte.. Eşi Ebru'yu ve onu, sevgili dostum, Antalyalı kardeşim Özer Saraçoğlu sayesinde tanıdım..
Yıllar önce bana "Hıncal Ağabey, bu gece yeni Belediye Başkanımız ve eşiyle yemek yiyeceğiz" dediğinde, içimden Özer'e nasıl sövdüğümü hatırlarım.. Peşin hüküm insanları bağlıyor işte.. Ben zaten öyle resmi "Evet efendim, sepet efendimli" formal davetlerden nefret ederim. Bir de AKP'li Belediye Başkanıyla ne işim var ki..
Yemekten sonra otelde Özer'in boynuna sarıldım. "Teşekkür ederim" diye.. Türeller o gün bugün en sevdiğim, en gurur duyduğum dostlarım arasındalar..
Antalyalı olsam, bir yanda Sevgili Hocam Deniz Baykal, CHP'den, öte yanda Menderes Türel AKP'den aday olsa, sittin sene Menderes'e atarım oyumu öylesi.. Gerçi, Sevgili Ebru'ya ve bana söz verdiği kız basketbol takımını hala kurmadı, spor paralarını hala futbola yatırıp beni kızdırıyor ama, Antalya için yaptıkları da meydanda..
Her gittiğimde daha ileri bir kent buluyorum.. Bu defa da öyle oldu.. Cumhuriyet Meydanı'na gittik birlikte.. Ordaki mimarlık ayıbı, çirkin vilayet binasını yıktırmış.. Cumhuriyet Meydanını genişletmiş.. Bir meydan olmuş İstanbul utansın.. Meydansız İstanbul..
"Başlayın" dedi, Başkan.. Başladı.. Meydanı boydan boya kat eden devasa havuzun yüzlerce fıskiyesinden fışkıran sular, rengarenk ışıklarla bezenerek dansa başladılar, Kalinka'nın o insanı olduğu yerde zıplatan melodisiyle.. Antalya turizminin yüzde 70'i Rus.. O Ruslar için ne hoş bir sürpriz düşünebiliyor musunuz?.
Dünyada bu işi en iyi yapan Fransızlara vermiş ihaleyi.. Anlatırken birden sahne değişti. Sular artık dümdüz fışkırıp bir perde, bir ekran oluşturuyor karşımızda.. Ve o ekranın üzerinde, Atatürk'ün, Kurtuluş Savaşının, Cumhuriyetin en güzel fotoğrafları.. Fonda büyük bir coşkuyla 10. Yıl Marşı çalıyor.. 29 Ekim gecesini böyle kutlamış Antalya, Cumhuriyet Meydanı'nda..
Yıllar, yıllar öncesine dönüyorum.. Delikanlı Hıncal Münih'te bir kocaman gece kulübünde.. Devasa bir sahne var, ama perdesi kapalı.. Gecenin bir vakti, sıcaktan ve dumandan boğulmak üzereyken perde açılıyor, bir serinlik çarpıyor salondaki yüzlere, yığınla fıskiyenin fışkırdığı sahneden.. Sular, Tuna Dalgaları müziğiyle vals yapıyorlar.. Hiç unutmam o güzelliği ve içimdeki ukdeyi.. "Benim ülkemin insanları böyle şeylere ne zaman kavuşacak?.." diye..
Şimdi Antalya'ya gelen Almanlar, su, müzik, ışık ve renk danslarının en güzellerini şaşkın seyrediyorlar..
Güzel insanlar, ülkemi daha da güzelleştiriyorlar..