kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
6 Kasım 2008, Perşembe
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar
 
24 Saat
24 Saat
HAŞMET BABAOĞLU

Kaç domates yersen ye, sağlığa yetmez!

Modern insan bir garip!
Yılanın fotoğrafından korkar, duvarda örümcek görse çığlık atar ama trafikte emniyet kemerini takmadan seyahat etmekten korkmaz.
Yedikleriyle sağlığı arasındaki ilişkiye bakışı da gariptir modern insanın...
Gazetede "hangi yiyecek sağlığa zararlı hangi yiyecek yararlı" konusunda bir yazı çıkmaya görsün!
Okur, bir daha okur...
Hatta kesip saklar, eşine dostuna anlatır.
Kansere yakalanmamak için günde ne kadar domates yememiz gerek, içindeki likopen maddesi neyin nesidir, bunları aklında tutar...
Ama aynı gazetede çıkan kanserojen atıklarla ilgili bir sanayi haberine göz ucuyla bile bakmaz!
Yıllar boyu kaldırımlarda yürürken soluduğu havanın sağlığına nasıl zararlı olduğunu anlatmayı deneyin...
Dinlemez, bilmek istemez!
Geçen gün baktım, Fransız Afssa Besin Güvenliği Dairesi'nin bir açıklaması bizim bir iki gazeteye de aktarılmış.
Orada deniyor ki, "besinleri sağlık için mutlak yararlı veya mutlak zararlı diye tarif etmek doğru değil."
Haberi okuyup da bunu aklının bir köşesine yerleştiren var mıdır? Hiç sanmam.
Ama bir iki sayfa ötede " ceviz suyu nun bilumum hastalığa iyi geleceği" haberi müthiş dikkat çekmiştir!
Hatta eminim, bir süre sonra "Mustafa" filmi polemiklerini unuturuz da bu "bilgi"yi unutmayız.
Çünkü bilimsel de olsa gerçeği değil, heyecan arıyoruz biz.
Ve işi hep kolayından alıyoruz.
Dominique Belpomme çok ünlü bir onkolojist ve araştırmacı. Fransız hekimin kanser konusunda ettiği her söz dünyada ciddiye alınır, üzerinde durulur.
O da demiş ki, "her gün sebze ve meyve yemenin ve biraz da hayvansal gıda almanın yararlı olduğu çok yalın bir gerçek!"
Nitekim Belpomme'un başkanı olduğu Fransız Kanser Tedavileri Araştırma Derneği de "alkolden uzak ve sebze meyveye dayalı beslenme alışkanlığının pek çok kanser türüne karşı önleyici etkisinin olduğunu" açıklamış.
Ne güzel!
Ama kalkıp size Belpomme'un Avrupa Parlamentosu'nda yaptığı konuşmayı hatırlatsam...
Ünlü onkolojistin oradaki konuşmasında "artan kanser vakalarının ardında çevresel sorunların ve kimyasal kirlenmenin yattığını" vurguladığını; özellikle içme suyundaki kirliliğe dikkat çektiğini söylesem...
Yavaş yavaş gözünüzü bu köşeden kaçırmaya veya esnemeye başlar mısınız?
Yoksa asıl gerçeklerle yüzleşmenin zamanı geldi mi?
Ha!.. Besinler ve sağlığımız deyince...
Bir de "hardaldaki tumeric hafıza ilacı" meselesi var, değil mi?
En yeni ve "öz"lü bomba o!
Tumeric de neyin nesi?
O da yarınki yazıma kalsın!