kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
3 Kasım 2008, Pazartesi
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Adli Tıp da topu mahkemeye attı

Erhan ÖZTÜRK SABAH
02.11.2008
Hüseyin Üzmez'in tahliyesi nedeniyle tartışılan Adli Tıp raporu için, kurum yetkililerinden açıklama: Kız bize olaydan aylar sonra getirildi. Tahliye kararında belirleyici olan mahkemedir..
Hüseyin Üzmez'in tahliyesinden sonra tartışmalara neden olan Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Dairesi'nin verdiği rapor hakkında, Adalet Bakanlığı müfettişlerinin soruşturma başlattığı öne sürüldü. Adalet Bakanlığı müfettişlerinin Adli Tıp Kurumu'na gelerek doktorlarla görüştüğü, raporda ise herhangi bir usulsüzlüğe rastlamadıkları belirtildi. Tartışmaların ve eleştirilerin odağındaki Adli Tıp Kurumu yetkilileri ise raporun "1 günde çıktığı" iddialarını yalanladı.

'KIZ BİZE GELDİĞİNDE İYİYDİ'
Bursa'dan raporun kendilerine 17 Eylül'de geldiğini, 23 Ekim'de ise kendilerinin incelemeyi tamamladığını ifade eden Adli Tıp Kurumu yetkilileri, 14 yaşındaki mağdurenin kendilerine olaydan aylar sonra geldiğini de belirtti. Adli Tıp yetkilileri şunları kaydetti: "Bize getirildiğinde herhangi bir şeyi yoktu. Ancak biz hazırladığımız raporda Uludağ Üniversitesi tarafından hazırlanan rapordaki bulguları şüphe olarak raporumuza ekledik." Hazırladıkları raporun Üzmez'in tahliyesinde belirleyici olamayacağını anlatan yetkililer, "Bu durumda belirleyici olan mahkemedir. Üzmez 15 yılla yargılanacaktı. Ancak bu raporla 7 yılla yargılanacak. Mahkeme isteseydi yargılama sürecinde tutukluluk halinin devamını isteyebilirdi" şeklinde konuştu.

BAKAN ÇELİK'TEN "ÜZMEZ" YORUMU
AK Parti Mudanya İlçe Başkanlığı'nın olağan kongresine katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik de Hüseyin Üzmez ile ilgili tartışmaya katıldı. Bakan Çelik "Ahlaksızlığın muhafazakârı, çağdaşı, şusu, busu olmaz. Yanlışlık, ahlaksızlık varsa kim yaparsa yapsın, bu kadrolar 'ahlaksız' der. Yanlış yapanın arkasında durmayız" diye konuştu.