kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
29 Ekim 2008, Çarşamba
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

'Eşim benim ikinci peygamberimdi'

HÜLYA KARABAĞLI - ANKARA
28.10.2008
Milletvekili eşinin ilişkisi nedeniyle boşanan Zeynep Koral, 38 yıllık emeğinin heba olduğunu düşünüyor: O benim ikinci peygamberimdi. Çok güvenirdim..
AK Parti İstanbul milletvekili Recep Koral'ın eski eşi Zeynep Koral SABAH'a konuştu. Zeynep Koral, yaşadıklarını "İlahi kader" diye anlatırken eski eşinin ilişkisi Hatice İlhan Yıldırım'ı yazılanların aksine hiç tanımadığını söyledi. Boşanma konusunda hiç konuşmadığını, basına sızdırmadığını kaydeden Zeynep Koral, şöyle dedi: "Ben olayın basına yansımasını istemiyordum. Çünkü 7 kızımız var. Hepsini okuttu. Ben onların hiç üzülmelerini istemem. Kızlarım, damatlarım, torunlarım benim her şeyim. Hepsinin ruh sağlığı çok önemli. Ruh sağlıklarının bozulmasını istemem."

PSİKOLOĞA GİTTİ
Kendi psikolojisinin de çok iyi olduğunu, kızlarının götürdüğü psikoloğun 'Aşmışsın' dediğini anlatan Koral "Etrafıma, beni sevenlere, benim sevdiklerime baktığımda 'keşke daha önce boşansaydım' diyorum. Daha önce yapmalıydım. Ben bu olayı anladığımda, konuyu ailemden sakladım. Keşke böyle yapmasaymışım. Daha önce boşanmalıymışım. Zarar gören insan olmazdı" diye konuştu.

'EVE ÇOK AZ UĞRADI'
7 çocuk, 8 torun sahibi Zeynep Hanım, eşinin kendisine anlatmadığını, hal ve hareketlerinden başka bir kadın olduğunu kendisini anladığını belirtirken şöyle devam etti: "Çünkü o benim ikinci peygamberimdi. Ona çok güvenirdim. Ama, son üç yıldır eve çok az uğradı. Eşim ruhen kopmuştu. Cansız bedeni evdeydi. Ben, bir kadınım, her kadın kocasının halinden ne olduğunu anlar. Söylemese de anlar." Koral, uzun evlilikte bu tür gelişmelerin beklenmediğini, 38 yıllık emeklerinin heba olduğunu düşündüğünü belirtti ve "Asla delik çorap giydirmedim. İlahi kader. İnsan kaderini yaşayacaktır. Benim kalabalık bir ailem var. Dile kolay 38 sene son üç yılı yaşanmamış sayıyorum. Boşandıktan sonra iyi dileklerde bulundum. Kendisine 'uğurlar olsun' dedim. İnşallah mutlu olur. Beni artık hiç ilgilendirmiyor. Bitmiştir artık" dedi.