kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
5 Ekim 2008, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar
 
24 Saat
24 Saat
NAZLI ILICAK

Aşkı ararsanız bulursunuz

Hayatının aşkını bulmak isteyenler dikkatle bu yazıyı okusunlar. Herkesin karşısına güzel tesadüfler çıkabilir ama, ilişkinin aşka dönüşmesinde ve kalıcı olmasında çiftlerin rolü önemlidir.
Nakledeceğim hikâye, söylediklerimi daha iyi anlamanıza yardım edecektir.
Murat, 22 yaşına o sene basmıştı. Askerliğini yapmak üzere Erzurum'a gidiyordu. İstanbul'dan ve ailesinden ayrılmak zor geliyordu ona. Vakit geçirmek için bir kütüphaneye girdi ve raftan aldığı bir kitabı okumaya başladı. Bazı cümlelerin yanında kendisinden önce bu kitabı okuyanın aldığı notlar vardı. Merak etti; kimdir bu notları tutan? Kütüphane memurundan ismini ve adresini öğrendi. Eve döner dönmez Leyla'ya bir mektup yazdı: "Kütüphanedeki kitabı okurken aldığınız notlar karşısında hayranlık duydum. 10 gün sonra askere gidiyorum. Sizinle mektuplaşmak isterim. Cevabınızı sabırsızlıkla bekliyorum."
Ve işte bu şekilde 15 ay boyunca yazıştılar. Birbirlerini tanımadan yakınlaştılar, sevgileri derinleşti, çoğaldı. Murat'ın askerliği bitmişti. İstanbul'a dönüyordu. Leyla'ya, onu görmek istediğini yazdı ve "Seni tanıyabilmem için resmini gönder lütfen" diye ekledi. Leyla, resmini göndermedi ve dedi ki: "Resmin ne önemi var. Bizi ilgilendiren kalplerimizdeki sevgi değil mi? Yakama kırmızı bir çiçek takarım, beni tanırsın"
Murat otobüsten indiğinde, yolcuları bekleyen kalabalığın içinde çok güzel bir kız gördü: "Beni mecnuna döndürdüğüne göre herhalde bu Leyla olmalı" diye düşündü. Üstelik, kız ona gülümseyerek yaklaşıyordu. Bir ara kendisine "Seni çok beğendim" diye fısıldadığını duydu. O sırada, gözleri arkada duran şişman, esmer, kısa boylu bir kıza ilişti; yakasında bir karanfil vardı. Tereddütünü aştı; güzel kıza yüz vermeyip karanfilli olanın yanına yaklaştı. Büyük bir sevgiyle "Merhaba Leyla" dedi.
- Ne Leyla'sı... Benim adım Mehveş.
- Peki bu yakana taktığın karanfil neyin nesi?
- O karanfili, biraz önce burada duran güzel kız takmamı istemişti. Bunun, hayatının sınavı olduğunu söyledi. Seni, 1 saat sonra Bebek'te Koru Kahve'de bekliyormuş.
Kıssadan hisse: Farkına varırsanız ve dürüst davranırsanız ancak AŞK'a ulaşabilirsiniz. Aksi takdirde yaralı bir kuş gibi çırpınıp uçup gider elinizden.