kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
3 Ekim 2008, Cuma
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar
 
24 Saat
24 Saat
NAZLI ILICAK

Pislik gerçek, servetler sanal

Amerika'nın derdi dünyayı gerdi. Herkes, 700 milyar dolarlık paketin Kongre'den geçmesi için duacı oldu. "Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için." Meğer, "globalleşme" buymuş. Gördük ki değerler şişirilmiş, servetler sanal. Milyarlar, trilyonlar, çoğu kez borsada bir işlem hacminden mi ibaret?
Meselenin hallini ekonomistlere bırakıp, hepimizin bildiği bir hikâyenin değişik versiyonu ile biraz gülümseyelim.
Yaşlı borsacı ile genç borsacı parkta sohbet ederek dolaşıyorlar. Yaşlı olan, genç meslektaşına işin püf noktasını anlatıyor;
-Bu meslekte başarılı olmak için sadece fırsatları değerlendirmek yetmez. Zaman zaman fırsatları senin de yaratman icap eder. Bir krizi veyahut can sıkıcı bir olayı fırsata dönüştürebilirsin. Şu karşıdaki köpek pisliği sana ne kadar iğrenç görünüyordur. Öyle değil mi? Ama ben eğer sana 'pislikten bir lokma ye, 1 milyon lira veririm' desem olay senin açından önemli bir fırsata dönüşmez mi? Yer misin pisliği?
Genç borsacı hemen parmağını pisliğe daldırır, alır ve yutar. 1 milyon lirayı da cebine atar.
Bir süre yürürler, genç dayanamaz sorar:
- Madem krizi fırsata dönüştürmekten söz ediyorsunuz, ben size aynı teklifte bulunsaydım kabul eder miydiniz?
- Tabii ki ederdim.
Yaşlı borsacı da pislikten bir lokma alıp yutar. Buna mukabil genç borsacı, biraz evvel kazandığı 1 milyon lirayı ona iade eder. Bir süre sessizce yollarına devam ederler. Nihayet genç gene dayanamayıp sorar:
- Ne sizin cebinizdeki para miktarı değişti, ne de benim cebimdeki. Söyler misiniz bu pisliği niye yedik?
İşte deneyimli borsacının cevabı:
- Öyle deme evladım. 2 milyon liralık işlem hacmi yarattık.
Bu hikâye sanal dünyadaki büyük servetlerin bazı gerçekler karşısında neden bir anda çöküverdiğini pek güzel anlatıyor.