kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
28 Eylül 2008, Pazar
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak
 
24 Saat
24 Saat

Bugün dayatmalarımız ve köşelerimiz daha fazla

27.09.2008
- Bundan hangi sonucu çıkarıyorsunuz ?
- İslam estetiği, aslında dinin her kademede daha güzel nasıl yaşanacağı meselesini esas aldığındandır ki, tasavvufu biz işte tam da bu devrede görüyoruz. Yani kaba sofuluktan tutun, rind bir hayata gelinceye kadar, bir sıralama içinde, dindarların her birini memnun edecek bir yolun oluşturulması meselesi olarak algılıyorum bunu ben. Bunu İslama sindiren de, onun hoşgörülü bir dünyayı insanın, yani kulun yorumlamasına açık bırakması. Bu açık bırakma bizde belki de bugün yok. Bugün, dayatmalarımız ve köşelerimiz daha fazla; işte bu gün bu yüzden İslam estetiğinin daha sığ bir alanını yaşıyoruz ve bu bize acı veriyor. Çünkü hücre ve genlerimizde yer alan o güzelliğe ulaşmakta zorlanıyoruz. Göstergelerimiz ve parametrelerimiz, oraya doğru açılırken anlam bulmuyor. Bize, onları tam manasıyla bildirebilecek altyapıyı uzun zaman boyunca göz ardı ettik. Bununla barışmadığımız müddetçe, bu alanlara giden kapıları da açmamız zorlaşacak.

- Bunu nasıl sağlayacağız peki?
- Her şeyden önce, herkesin karşılıklı olarak birbirini anlamasıyla. Zaten, eğer estetik boyut, hayatı güzelleştirmek adına var ise, o zaman onun ilk yolu, karşımızdakini anlamak ve onun gerek fikrine, gerek şekline, gerekse uygulamalarına saygı duyabilmektir. İşte bunu yaptığımız zaman bizim geriye doğru okuma ve edinimlerimize bir kapı açılacak ve belki de insanların bugünkü manada ilgisiz kaldıkları estetik alanlar yeniden değer bulmaya başlayacak. Mesela, bugünkü dindarlardan resim müzayedesinde resim satın alabilecek insanlar yetişmeye başlayacak. Bugün dindar kesim, sanata yönelik zenginliklerini artık üç aşağı beş yukarı yoluna koymuş görünüyor. Bundan sonra yapılabilecek çalışmalar, belki de onların yine aynı boyutta sanata yönelmelerine sebep olabilecektir.