kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
26 Eylül 2008, Cuma
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat
1.5 saat süren Kılıçdaroğlu- Fırat düellosunda taraflar belge savaşı yaptı. Karşılıklı iddiaların ardından iki taraf da tatmin olmadı. Tartışmayı yöneten gazeteci Uğur Dündar seviyeli bir ortam olduğunu söyledi.

Meclis'te örnek tartışma

26.09.2008
Tokalaşarak ayrılan taraflar birbirlerinden özür dilemedi. Sonunda Kılıçdaroğlu'nun "İstifa et" çağrısını, Fırat, "Müfteri" diyerek yanıtladı CHP'li Kılıçdaroğlu ve AKP'li Fırat, Meclis'te kozlarını paylaştı. Tarafların üslubu eskiye göre daha yumuşaktı..
Taraflar karşılıklı belgeler gösterdi
Meclis'teki tarihi toplantı, ilk sözü alan CHP'li Kılıçdaroğlu'nun "Fırat'ın iftiracı olduğunu, Başbakan'ın imzası ile kanıtlayacağım" iddiası ile başladı. Kılıçdaroğlu, Fırat'ın ortağı olduğu MENAS şirketi hakkında hayali ihracat suçlaması yapan müfettiş Bayram Çolak hakkında Başbakanlık Teftiş Kurulu'na yaptığı başvuru dilekçesini gösterdi. Başvuruda, müfettişin mal varlığında artış olduğunu ve araştırılmasını istediğini belirten Kılıçdaroğlu, ikinci belgeyi çıkardı ve "Başbakanlık Teftiş Kurulu, müfettişin yedi sülalesini araştırmış, ancak mal varlığında bir artış bulamamıştır. Artış olmadığına ilişkin yazının altında Başbakan Erdoğan'ın imzası vardır. Bizi dinleyen yurttaşlara sormak isterim, kim müfteridir, kim değildir" dedi. Kılıçdaroğlu Fırat'ın, Çolak hakkında mahkemeye de başvurduğunu, ancak davayı kaybettiğini söyledi.

CHP ADAYI MÜFETTİŞ
Kılıçdaroğlu'nun 9 dakika süren ilk atağından sonra sözü alan Fırat, anayasal şikâyet hakkını kullandığını belirtti ve Çolak'ın 2002-2007 seçimlerinde CHP Diyarbakır'dan aday adayı olduğunu belirtti. Fırat, müfettiş ve ailesinin kendisi hakkında açtığı tazminat davasını kaybettiğini de vurguladı. Sonraki tartışma ise MENAS şirketinin Fırat yönetimdeyken hayali ihracat yapıp yapmadığı konusunda yaşandı.

KILIÇDAROĞLU:
MENAS ihracat yaptığı için de KDV teşviki alıyor. Bir olay oluyor, ihracat yapılıyor fakat beklenen dövizler gelmiyor. Hazine müfettişi Orhan Tur soruşturuyor. Rapor diyor ki, 'ihracat yapmış gibi gösteriliyor ama döviz girişi olmuyor. Dövizi iç piyasadan topluyorlar, Mersin serbest bölgeye götürüp, oradan Merkez Bankası'na götürüyor ve ihracat yapmış gibi teşvik alıyorlar.' Gümrük Teftiş Kurulu'nda kaçakçılık bağlamında bir soruşturma daha açılıyor. MENAS ise 'Siz Destekleme Fiyat İstikrar Fonu teşvikini Merkez Bankası'na geri verdiniz' diye mahkemeye gidiyor. Mersin İdare Mahkemesi MENAS'ın haksız para aldığına karar veriyor. Dava Danıştay'a gidiyor ve mahkeme kararı onanıyor. Bu ihracat işlemleri yapıldığı dönemde Sayın Fırat bu şirketin yönetim kurulu başkan yardımcısıydı.

HAYALİ İHRACAT
FIRAT:
Ben kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı, ayrıca Tarsus Ağır Ceza Mahkemesi'nin bu konuda takipsizlik kararını gazetecilere sunuyorum. 1999'da o şirkette, yönetimden çekildim. 1993'te kurulan şirketin daha sonra yönetim kurulunun nasıl değiştiği belgelerde görünüyor. Zahmet edip Mersin mahkemesinin verdiği karara baksaydınız.

KILIÇDAROĞLU:
Birimiz elmadan, birimiz armuttan bahsediyoruz. Ben Fırat'ın raporundan bahsetmedim. O dosyayı biliyorum. Mahkeme zaman aşımı nedeniyle takipsizlik kararı veriyor. Geciktiren bürokratlara hesap sorulmadığı gibi terfi ettiriyor. Ben 24 Ekim 2002 tarihli rapordan bahsediyorum. Orhan Tur'un düzenlediği bu raporu lütfen dağıtın. Orada kaçakçılığın bütün detaylarını göreceksiniz.

FIRAT:
Verdiğiniz Danıştay ve mahkeme kararı arasındaki tarihler farklı. Zaman aşımı iddiası çok ayıp. Sahte belge göstermeyin, yalan beyanda bulunmayın.

'İstifa et' çağrısına 'müfteri' ile yanıt
CHP'Lİ
Kılaçdaroğlu ile AKP'li Fırat arasında ikinci tartışma da uyuşturucu iddiaları üzerine oldu.

KILIÇDAROĞLU: Bir gazete 10 Mayıs 2008 'Eroin TIR'ının sırrı' diye manşet attı. Fırat, MENAS'tan ayrıldığı için eroin çıkar çıkmaz önemli değil diye düşündüm Ancak bir süre sonra elime bir belge geçti. Altında Fırat'ın imzası var. Bu yazı Gümrük Müsteşarlığı'na yazılmış. 'Bizim ürünlerimiz sınırdan geçerken aramayın' diye. Bunu alan memur 'Önemli bir adam dikkatli olmamız lazım' demez mi? Fırat, '1 Temmuz 2007'de şirketten ayrıldım' dedi. Ayrılma yazısı şurada deyip belgesini gösterdi. Aradan 8 ay geçiyor. Vatan gazetesi manşet yapıyor 10 Mayıs'ta. 9 Mayıs'ta noterden 'Ayrıldım' diye belge alıyor. Ayrıldınız da bunu neden 8 ay sonra yapıyorsunuz? Notere gitmek o kadar zor mu? Aklınıza soru gelmez mi? Ticaret Sicil Gazetesi'ne göre hisselerinizi 4 Haziran 2008'de devretmişsiniz...

ŞÜPHELİ ŞOFÖR FIRAT: Şirketin yüzde 30 ortağı idim. Hisselerimi sattım. Gazeteye noterden bunu tasdik ettirerek göndermek istedim. Belge budur. MENAS'ın yönetiminden siyasete girince ayrıldım. Sadece kira gelirlerini almak için hisselerim kaldı. O hisseler de 1 milyon dolara satıldı. Parayı aldığımda hisseleri devrettim. Haydi bu şirkete ortak oldum diyelim. 1500 araçlık nakliye yapan bir firma. Şoför şüpheliymiş. Yükü yükleyince, çekmiş, aramışlar.

KILIÇDAROĞLU: Düzgün firma şüpheli adamı neden çalıştırır? Yeşil hattan geçen firmaları da söyledim. MENAS'ın kırmızı hatta alınmasını, hesaplarının incelenmesini isteyen ben değilim. Ukrayna hükümeti incelenmesini istiyor. Çift fatura lafını kullanıyorsa, Unakıtan ne düşünüyor? Gümrüklerde kırmızı, sarı, yeşil hatlar vardır. Yeşilde firmanın malları hiç sorgulanmadan geçer, çünkü o şirketler güvenilirdir. Sarı hatta sadece evrak incelenir. Kırmızı hatta ise tamamı, didik didik edilir. MENAS, kırmızı hatta olan bir firmadır.

BABA FİLMİ GİBİ
Kılıçdaroğlu, uyuşturucu kaçaklığı iddiasına karşılık Fırat'ın "Suçlular bulundu, ağır cezada. Şoför itiraf etti" sözlerine mafya babasının hayatını anlatan "Baba" filmini örnek gösterdi.

FIRAT: Ben baron değil, Mir'im. Bir kuruş haram parayı boğazıma sokmadım. Daha önceden takip edilen bir şoför, Liceli. Yükü yüklüyor, araştırılıyor... Burada ifade veriyor; (Ben Irak'a yük götürmüştüm, Urfa civarında birileri bunları yükledi. Bana 10-15 bin dolar para vereceklerdi... Seni öldürürüz dediler, bunun için yaptım' diye. Bu sizin mi esrarınız olur? Allah'tan korkun, elinizi vicdanınıza koyun. AKP'li Mehmet Fırat, son söz hakkında bir fıkra anlattı. "Ben bir şey söylemeyeceğim. Her şey ortada" diyen Fırat'ın fıkrası şöyle: "Köyde ekmek için hamur yaparlar. Hamur yoğurup ekmek yaparlar. Kadın hamur yaparken gaz kaçırır. Bunun üzerine karşısında oturan adam, "Ayıp değil mi? Hoş olmadı" deyince kadın, "Sen geçen sene bizim baltanın sapanı kırmıştın, onun hesabını ver" der. Onun için belge olmadan, bilgiler sağlam olmadan suçlamamak lazım.

Tartışmayı izleyen SABAH ekibi: Zübeyde Yalçın, Şenol Ateş, Hülya Karabağlı, Uğur Becerikli, Ali Ekeyılmaz, Cengiz Uysal
Haberin fotoğrafları