kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
24 Eylül 2008, Çarşamba
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

'İdam etseler yine konuşacağım'

Giriş Saati : 24.09.2008 16:01
Güncelleme : 24.09.2008 22:45
Yeni Haber
Şarkıcı Bülent Ersoy'un, ''bir televizyon programında söylediği sözler ile halkı askerlikten soğuttuğu'' iddiasıyla 9 aydan 2,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmasına devam edildi.

Bakırköy 18. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, bir önceki celse zorla getirilmesi kararlaştırılan tutuksuz sanık Bülent Ersoy ile ''müştekiler'' Hayati Karataş ve Savaş Altay katıldı.

Kimlik tespiti yapılırken ''üzerine kayıtlı gayrimenkullerin sayısını tam olarak bilmediğini, aylık gelirinin de 50 bin YTL olduğunu'' söyleyen Ersoy, cep telefonu numarasını hakime söylemedi. Ersoy'un cep telefonu numarasını vermemesi üzerine, tutanağa avukatının cep telefonu numarası yazıldı.

Bülent Ersoy savunmasında, ''Türkiye'de doğmuş, büyümüş ve vergi rekortmeni olan bir sanatçı olduğunu'' anlatarak, fikirlerini özgürce ifade etme hakkının bulunduğunu söyledi. Ersoy, davaya konu olayın, özel bir televizyon kanalında yayımlanan bir programda bir sarkıcıyla yaptığı konuşmadan kaynaklandığını, ancak bu konuşmanın bütün olarak algılanması gerektiğini bildirdi. Konuşmasında vatandaşı askerlikten soğutmaya yönelik bir amacının olmadığını belirten Ersoy, şöyle konuştu:

''O konuşmanın içinde ben 'ölüm yerine çözüm' şeklinde beyanda bulundum. Eğer ölüm yerine çözüm istemek vatan hainliği ya da askerlikten soğutmak ise o anlayış meselesidir. Benim konuşmam bu şekilde algılanarak huzurunuzda bu şekilde bulunmam algılama yanlışlığındandır. Suç unsuru olabilecek bir şey söylemiş değilim.''

''Vatan konusunda üzerine vazife düşmesi durumunda herkesten önce koşacağını'' aktaran Ersoy, 1980'deki askeri yönetim döneminde yasaklı olduğunu ve o tarihte Türkiye'yi karalamak için bir Avrupa ülkesinden aldığı vatandaşlık teklifini reddettiğini söyledi.

Ersoy, Batman'da bir mahalleye isminin verilmek istenmesiyle de ilgisi bulunmadığını belirterek, ''Birilerinin bu konuşmalarımı kendilerine mal etmeleri beni hiç ilgilendirmiyor. Benim ismi geçen gruplar ve şahıslar ile uzaktan yakından alakam yoktur. Bir yere yakınlığım ya da sempatizan olma durumum yoktur'' diye konuştu.

''İNSANLIK ADINA KONUŞTUM''

Ersoy, çözüm üretme amacıyla, tamamen insanlık adına konuştuğunu belirterek, ''Ben tamamen insanlık adına konuştum. Beni idam etseler yine konuşacağım ve yine aynı şeyi söyleyeceğim'' dedi. Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) bağış yaptığı yönündeki haberlere de değinen Ersoy, şunları ifade etti:

''Ben bu konuda daha önce savcılıkta da beyanda bulundum. Vasiyetim ile konu da şahsiyetime aittir. Ancak öldükten sonra bu hususta açıklama yapılabilir. Ben savcılıkta TSK ile ilgili bağışı söyleme sebebim önceki tarihlerde Adana'da bir yaralama hadisesi nedeniyle bir böbreğimi kaybettim ve bir vasiyetname düzenleme ihtiyacı duydum. O vasiyetnamede TSK ile ilgili bu konuyu da oraya geçtim.''

AVUKATA TEPKİ

Duruşmada söz alan Bülent Ersoy'un avukatı Muhittin Yüzüak ise müvekkilinin herhangi bir suç kastı bulunmadığını belirterek, beraatını istedi.

Yüzüak'ın, ''Müvekkilim askerliğini yapmıştır'' diye konuşması üzerine Ersoy sinirlenerek ''Ben pembe nüfus cüzdanı taşıyorum. Burada bir sürü basın mensubu var'' diyerek tepki gösterdi. Hakim, duruşmaya katılmayan bazı müştekilerin adreslerinin tespit edilmesi amacıyla İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne yazı yazılmasına karar vererek, duruşmayı erteledi. Duruşma sonrası ellerinde ''Biji Diva'', ''Ah bu savaşların gözü kör olsun'', ''Eller ayırsa bile biz ayrılamayız'' şeklinde dövizler bulunan birkaç kişi, Bülent Ersoy'a destek verdi.

Ersoy'un, 24 Şubat 2008 tarihinde bir televizyon kanalında canlı olarak yayınlanan eğlence içerikli programda yaptığı konuşma nedeniyle ''basın yoluyla halkı askerlikten soğuttuğu'' gerekçesiyle 9 aydan 2,5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.

(AA)