kapat
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
Okur Temsilcisi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
20 Eylül 2008, Cumartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak
 
24 Saat
24 Saat
Greg Timmermans ve Laura Verlinden, bu gençlik filminin başrollerinde oynuyor.

Tüm uyumsuz gençlerin simgesi mi?

ATİLLA DORSAY
ATİLLA DORSAY
25.07.2008
Şu günlerde yapısını oluşturan iki halk ve iki kültürün, Flaman ve Valon kültürlerinin bitmeyen çatışması nedeniyle ciddi bir bunalım, hatta bir bölünme tehlikesi yaşayan bir toplumun, Belçika'nın Flaman kesiminden gelen ve belki sinemada izleyegeldiğimiz ilk Flamanca film olma özelliğini taşıyan Ben X, özetle çok çarpıcı biçimde başlayan ve yine öyle biten bir film. Ama arada bir hayli aksadığı ve çizgisinden taştığı, hatta tahammül sınırlarımı zorladığı da söylenebilir. Film kabaca otistik bir genç adam üzerine. Yani, çok zeki olduğu halde çevresiyle büyük uyum sorunları yaşayan ve toplumda yerlerini bulamayan o çok özel kişilerden biri. Ki sinemadaki en iyi yansımasını, Barry Levinson imzalı ünlü Yağmur Adam'da bulmuştu. Bu çağda elbette Hollywood'un duygu sömürüsüne yaslanan yaklaşımı beklenemez. Böylece Ben X son derece modern ve cilalı biçimde başlıyor. Ailesinin büyük oğlu Ben, hiçbir biçimde iç dünyasını dışarı taşıyamıyor. İlişki kurabildiği tek şey, bilgisayar oyunları ve özellikle kahramanlıkla karışık romantik bir öykü anlatan "ArchLord". Film, bilgisayar oyunları, internetin kendine özgü dili ve zamanımızın hızlı kurgulu sineması arasında örnek bir görsel senteze ulaşıyor. Ara yerde Ben üzerine konuşan ve bize hikayenin sonu, demek ki filmin finali üzerine (aslında onu hiç açıklamadan) bilgi kırıntıları verip duran genç çocuğun yakınları ve okul sorumluları ise, filme bir tür "cinema-verite/ sinema-gerçek" tadı katıyor. Ne var ki bu ilginçlik aynı düzeyde süremiyor. Çünkü genç yönetmen, filminin modern cilası ardında onulmaz bir melodram çizgisine sapıyor. Yani kişiliklerini ve hikâyenin kıvrımlarını öylesine abartıyor ki, sormayın gitsin! Böylece okuldaki arkadaşlar değme kriminal filmin bile yaratamayacağı kadar acımasız ve sadist kişiler olarak gösteriliyor, içlerinden bir teki bile Ben'in yanında yer almıyor. Oysa hep düşünmüş ve yazmışımdır ki, koskoca bir grup (hatta tek bir karakter bile) tümüyle kötü olamaz, arada hep iyilik ve iyiler vardır ve eğer kötünün yanıbaşında iyilik de yoksa, inandırıcı olamaz diye... Film biraz naif, ama yine de sürpriz finaliyle toparlanıyor. Ve kendisini bir ölçüde kurtarıyor. Özellikle genç adamın otistik denen kimliğinin hastalık sınırlarını aşarak, sadece uyumsuzluk çeken ve anlaşılmayan tüm genç insanlara doğru yönelişi başarılı. Bu açıdan, özellikle benzer sorunları yaşayan gençler sevebilir. Ama ortak sinemasal belleğimizde, Yağmur Adam yine de gözde "otistik kahramanımız" olarak kalacak sanıyorum!

BEN X * * *
Yönetim ve senaryo:
Nic Balthazar Görüntü: Lou Berghmans Müzik: Praga Khan/ Oyuncular: Greg Timmermans, Laura Verlinden, Marijke Pinoy, Pol Goossen, Titus de Voogdt. Belçika filmi.
Haberin fotoğrafları