kapat
E-gazete
|
Hava Durumu
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
English
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
15 Eylül 2008, Pazartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar
 
24 Saat
24 Saat
ABDURRAHMAN YILDIRIM

Finansal piyasalarda vade ve veda

Finansal piyasalar geçtiğimiz perşembe günü Lehman Brothers'ın durumunu bahane etti ve güçlü satış yaptı. Bunu belirtirken bankanın zor durumunu hafife almak mümkün değil. Ancak bu durum perşembe günü ortaya çıkmadı. Belli bir geçmişi var. Adım adım bu noktaya gelindiğinden piyasalarca fiyatlaması da önceden yapılmıştı.
Yani piyasalarda satış için şartlar zaten olgunlaşmış, geriye sadece bahane üretmek kalmıştı. Lehman'ın satışının suya düşmesi de piyasalara bu bahaneyi verdi.
Finansal piyasalar bunu sık sık yaparlar. Pozisyon alırlar, sonra bu pozisyonun tersine bir sürü gelişme olsa bile bunları görmezden gelirler. Ne zamanki vadenin dolduğuna kanaat getirirler, bu kez en küçük bir gelişmeyi dahi abartırlar. Yani alım veya satıma gerekçe gösterirler. Belirteceğim vade olayıdır. Vade dolunca bir eğilimi, pozisyonu veya trendi sürdürmek mümkün olmuyor.
Tıpkı benim gibi... SABAH gazetesinde 1999'dan beri yazıyorum. İlk iki yılda ekonomi servisini de yönettim. Ondan önce yine bu gruptaydım. Cumhuriyet'ten 1994'te ayrılırken Yeni Yüzyıl gazetesi için gruba geldim. Mesleğin 15 yılını bu grupta doldurdum. 25 yılı da yeni geride bıraktım.
Sık sık patronaj ve yönetim değişimi çalışma ortamına elbette yansıdı. Özellikle 2000'li yıllar SABAH için çok inişli çıkışlı, piyasalar gibi fırtınalı geçti. Bizi yordu. Tam bu sırada Türkiye'nin dışa açılması ve küresel piyasaların baskın hale gelmesi ekonomi gazeteciliğinde değişimi ortaya çıkardı. Daha da değiştirmek durumunda. Eninde sonunda ekonomi haberciliği de ekonominin ve piyasaların küreselleşmesine ayak uyduracak. Ekonomi medyasının buna yanıt verebileceği bir mesleki ortam oluşacak. Çalışma ortamı ile ekonomi gazeteciliğinin gelmesi gereken düzey arasında oluşan fark bizi yeni arayışlara itti. Benim de buradaki vadem doldu. Hatta uzatmaları bile oynadık, diyebilirim.
Bu fırtınalı geçmişte bize destek olan başta siz okurlara, yöneticilere ve çalışanlara içten teşekkür ederim.
- Sonuç"Mutluluk bile son sınırını aşarsa azap olur." Seneca