kapat
E-gazete
|
Hava Durumu
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
English
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
9 Eylül 2008, Salı
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Çocuk Kulübü Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar
 
24 Saat
24 Saat
ERDAL ŞAFAK

Yargı ve reform

Yeni Adli Yıl'ın Yargıtay Başkanı'nın konuşmasıyla açılması geleneğini 1943'te Halil İbrahim Özyörük başlattı.
İlk yıllardaki konuşmalara devrimlerin coşkusu, çağdaşlaşmanın ve yepyeni bir hukuk sisteminin gururu damgasını vuruyordu.
Bugün ise konuşma metinlerine erkler arasındaki çekişmenin bezginliği siniyor. Ve aynı talepleri, aynı beklentileri her yıl tekrarlamanın yorgunluğu: Hukuk ve yargı reformu...
İşte dün de Cumhurbaşkanı Gül mesajında bu konuya vurgu yapma ihtiyacını hissetti: "Yargı bağımsızlığını güçlendirecek, adaletin zamanında tecelli etmesini sağlayacak, yurttaşların güven duygusunu pekiştirecek, mahkemelerin iş yükünü azaltacak ve çağdaş standartlar getirecek bir yargı reformuna ihtiyaç olduğu gözardı edilmemelidir."
Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker gelinen noktayı olanca açıklığıyla anlattı: "Hukuk devleti ilkesinin tüm kurum ve kuralları ile yaşama geçirilememiş olması, yargılama sürecinin yavaş işlemesi, insan kaynaklarına ilişkin nicelik ve nitelik sorunlarının giderilememiş olması, fiziksel ve teknik altyapı gereksinimlerinin yeterince karşılanamaması, yargı hizmetinin etkili ve kaliteli bir biçimde sunulmasını engelliyor."
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok da "Yargının yıllardır giderilemeyen sorunlarının kurumsal bir yargı reformuyla çözümlenebileceğini" hatırlattı.
Yargıtay başkanlarının Adli Yıl açış konuşmalarına "Reform" talebi ilk kez 1972'de girdi. Eyüp Sabri Erman'la. "Hukuk reformu lazım mıdır" diye sordu Erman ve "Türk hukukunda bir reform gerekli değildir" sonucuna vardı!
Sonra 12 Eylül rejiminin anayasal ve yasal düzenlemelerinin hukuktaki etkileri kendini göstermeye başlayıncaya kadar, yani en az 15 yıl boyunca reformdan söz eden çıkmadı.
Sadece zamanına göre "Devrimci" sayılabilecek bazı önerilerle yetinildi. Örneğin daha 1974'te Yargıtay Başkanı Cevdet Menteş adalet teşkilatının bilgisayar sistemine geçmesini istedi. O tarihte Türkiye bir yana dünyada bilgisayar yaygın değildi ve neredeyse oda büyüklüğünde cihazlarla yürütülüyordu.

23 yıldır tekrarlanıp duruyor
Hem hukuk, hem de yargı reformu taleplerinin kalıcı biçimde Adli Yıl açış konuşmalarına girmesine 1985'te Nihat Renda öncülük etti: "Ortaya çıkan yeni ihtiyaçlar ve bekleyişler, hukukta çağdaşlaşma sürecinin devamı için yeni atılımları ve dolayısıyla yasaların ulusal yaşantımıza göre yeniden ve hızlı biçimlendirilmelerini gerekli kılmaktadır."
Renda'dan sonra 23 yılda 8 Yargıtay Başkanı geldi geçti : Ahmet Coşar, İsmet Ocakçıoğlu, Müfit Utku, Mehmet Uygun, Sami Selçuk, Eraslan Özkaya, Mater Kaban ve Osman Arslan. Hepsi de reformun ertelenemez ve ötelenemez zorunluluğundan söz etti:
- "Avrupa Topluluğu'na tam üyelik için yapılan başvuru öncesinde ve özellikle sonrasında Türkiye'nin gündeminde olan ve çözüm bekleyen pek çok sorun içerisinde belki de en önemlisi ve gerekli olanı; kuşkusuz demokrasimizin her yönü ile işlerlik kazanması, toplumun, yasaların ve yönetimin tam anlamı ile sivilleşmesidir." (Ahmet Coşar, 1987)
- "Sosyal sistemimizde, öncelikle hukuk ve yargılama sistematiğimizden başlanarak, zaman içinde, diğer sistemlerdeki gelişmelerle bütünleşmeye açık, ancak hukukun üstünlüğü kuralına halel getirmeyecek esenlikte bir yeniden yapılanma gereği temel hedef olmalıdır." (Müfit Utku, 1994)
- "Sığlaşan hukuktaki her yanlışın patlamaya hazır bir krater olduğu bilinciyle; her aileyi yargısallaştıran ve devleti bireylerle sürtüştüren çarpık hukukun ürettiği davalar yığınının fay hattındaki hukuk göçüğünden insanımın kurtarılmasını, yazılı hukukun değiştirilmesini, 'Dura dura bayatlayan adalet' yüzünden umudunu mafyaya bağlayanların makus talihlerinin yenilmesini istiyorum." (Sami Selçuk, 1999)
Renda'nın hukuk ve yargı reformunu Yargıtay gündeminin bir numaralı maddesi yapmasından bu yana 16 hükümet geldi geçti. 16 başbakan, 8 Yargıtay başkanının 13 konuşmasındaki hukuk reformu ve yargının yeniden yapılandırılması taleplerini dinlediler.
Renda'dan bu yana Meclis 7 kez yenilendi. 14 Meclis Başkanı, 8 Yargıtay başkanının 13 konuşmasına tanık oldular.
Görünen o ki, reform beklentileri daha çok Başbakan, Meclis Başkanı ve Yargıtay Başkanı eskitecek...