kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 1 Eylül 2008, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
OKAN MÜDERRİSOĞLU

Fındık fiyatı, önlemi zorunlu kılacak

Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ'un 30 Ağustos Resepsiyonu için Gazi Orduevi'nin bahçesindeyiz. Siyasetle, ekonomi iç içe. Öyle ki Van Milletvekili Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Tarım Bakanı Mehdi Eker'e dönerek, "Toprak Mahsulleri Ofisi, madem fındığı alıyor, bizim koyunları da alsın. Fındık da toprakta yetişiyor, koyun da" diyor. Tam bu sırada sohbete Hazineden Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Şimşek katılıyor ve bir gerçeği ilan ediyor:
"Fındık fiyatlarının açıklanmasındaki gecikmenin nedeni biraz da benim. Direndim ama sonunda direncim kırıldı. Onlar galip geldi. Bu saatten sonra yapacağım şey onlara destek olmak."
Tarım Bakanı Eker'e göre, fındığın üreticiye maliyeti 2 YTL. Bu açıdan bakılınca eylül ayında müdahale fiyatı olarak açıklanan 4 YTL aslında makul. Eker diyor ki, "Geçen yıl 550 bin ton olan rekolte bu yıl 850 bin ton civarında. Bu yüzden ilan edilen fiyat üreticinin beklentilerini karşılayacak düzeyde. Ancak Karadeniz'de çok parçalı arazide on binlerce üretici var. Bunların hepsi bir yıllık fındık hasılatı ile hem borçlarını ödemek hem düğün yapmak hem de rahatça geçinmek istiyor. 500 kg fındıkla bu mümkün değil. Ama üretici 500 kg fındığına göre yıllık masraflarını çıkaracak fiyat bekliyor."
Eker, fındığa verilen yüksek fiyatın piyasa dengelerini bozduğu görüşünde. Bu nedenle yeni bir çözüm reçetesi peşinde. Peki ne yapılacak? İlk etapta, fındık ekim alanlarının genişlemesi önlenecek. Ruhsatsız alanda fındık bahçesine izin verilmeyecek. İkinci etapta, Ulusal Fındık Konseyi harekete geçirilecek. Devlet, üretici, tüccar, ihracatçı ekseninde ortak payda bulunacak. Bunun da yolu "Lisanslı Depoculuk Şirketi"nin kurulmasından ve "Ürün Borsası"nın işletilmesinden geçiyor. Üçüncü etapta TOBB'un etkin olarak devreye girmesi planlanıyor. Hatta Bakan Eker, "Lisanslı depoculuk faaliyete geçsin, TOBB'un yakasına yapışacağım. Madem borsaları var ve ürün tescilinden ücret alıyorlar. O halde fındıkta da ellerini taşın altına sokabilirler. Gel gör ki devlet her şeyi kursun, hazırı teslim etsin istiyorlar" diyor.
Dördüncü etapta, ürününü lisanslı depolara bırakan üreticilere, makbuz senedi verilecek ve o senetler vadeli ürün borsasında işlem görecek. Ve beşinci etapta, ürünün bol olduğu yıllarda fındığı hiç tanımayan dünyaya aktif pazarlama stratejisi ile satış yapılacak.
Orta-uzun vadeli çözüm planları bir yana, kısa vadede bu sezon fındık alımının nasıl yapılacağı da önemli. Zira 1.3 milyar YTL'lik fatura söz konusu. Görünen o ki TMO, "stoktaki ürünü teminat gösterip kredi kullanacak." İyi de bu kredi, finansmana yetecek mi? Kuvvetle muhtemel ki "hayır." Bu durumda eskisi gibi Hazine kaynaklarına başvurulacak. Böylece fındık alımı, tekstil sektörünün teşviki, memura maaş düzeltmesi derken yıllık en az 5 milyar YTL'yi bulan ağır mali yükün karşılanması için yeni mali önlemler kaçınılmaz hale gelecek.