kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 1 Eylül 2008, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
NAZLI ILICAK

Hepimiz tarafız

Devir teslim törenleri, her zamanki gibi önemli mesajların verildiği bir zemin oluşturdu. En radikal konuşmayı, Kara Kuvvetleri Komutanlığı görevini devralan Org. Işık Koşaner yaptı: "Askerin, ulus-devlet, üniter devlet ve laik devletin korunmasında taraf olduğunu" söyledi. Bu hususta bir ihtilâf mevcut değil. Büyük çoğunluğumuz da, "taraf". Anlaşmazlık, kavramların yorumunda ortaya çıkıyor. Sözgelimi, Koşaner Paşa, "Küresel güçler tarafından kullanılan ülke içi medya, bazı akademi ve sermaye çevreleriyle, sivil toplum örgütleri içine yuvalanan postmodern bir tabaka ve etki ağından" söz ediyor; bu kişilerin, olaylara, sadece insan hakları ve özgürlükler penceresinden baktığını, bu şekilde, ulusal birliği ve güvenlik parametrelerini zayıflatarak çözülmesine yol açtığını ileri sürüyor.
1984'te, Eruh ve Şemdinli baskınlarından sonra giderek yayılan PKK terörü, sadece bir güvenlik sorunu gibi görüldüğü için çözülemedi. Üstelik, Güneydoğumuzda yaşayan halk, PKK'ya yakın politikalar güden bir siyasi partiye oy verir oldu. Sorunu, Özel Tim-JİTEM-PKK itirafçısı işbirliğiyle yürütülen faili meçhul cinayetler de halledemedi.
Türk Silâhlı Kuvvetleri elbette ülkenin bölünmez bütünlüğünden yana taraf olacak. Ama bunu sağlamanın yollarını, siyasetçilere, sivil toplum örgütlerine, halka bırakacak. Aynı şekilde, çok katı bir laiklik anlayışının da ve buradan yola çıkarak yapılan siyasi müdahalelerin de sonuç getirmediğini biliyoruz. Refah Partisi'nin kapatılması, onların laiklik karşıtı gibi gördükleri siyasetçileri iktidara taşımadı mı? Tayyip Erdoğan'ın hapse atılması kime yaradı? Ve sonuçta, e-muhtıralara rağmen, Çankaya'ya Abdullah Gül çıkmadı mı?
Taraf olmaya devam ediniz. Ama, "iç düşman" söylemini bırakıp, bölgemizdeki hassas dengeleri de göz önünde bulundurarak, ülkemizi zaafa uğratacak bir üsluptan lütfen kaçınınız.