kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 28 Ağustos 2008, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Günaydın 
YÜKSEL AYTUĞ

Bodrum ölüm kokuyor

Çok yazdım. Bıkmadan, usanmadan yazmaya devam edeceğim. Ta ki, yazdıklarım bir ya da bir kaç hayat kurtarana kadar... Barış Akarsu'nun ölümünden sonra gittiğim Bodrum'da merkez ile koylar arasındaki yolların ışıksız, işaretsiz, delik deşik halini anlattım. Yaz aylarında nüfusu 10'a katlanan Bodrum'da, trafiğin sabaha kadar aralıksız aktığı, üstelik insanların çoğunun alkol alarak direksiyon başına geçtiği bu beldede Azrail'in can almak için kavşaklarda beklediğini söyledim. Hafta sonu gazetelerdeki iki haber, yüreğimi ağzıma getirdi. Orhan Gencebay'ın kullandığı araç, Türkbükü'nde bir başka araçla çarpışmış. Gencebay biraz daha hızlı seyrediyor olsa, uçurumdan aşağı yuvarlanacakmış. Dizi oyuncusu Tuba Büyüküstün de yine Bodrum'da otomobiliyle direğe çarpmış. Kaza sırasında direk yerinden sökülürken, Tuba şans eseri yara almadan kurtulmuş. Bu kez şans melekleri, iki ünlünün yanındaymış. Ama Barış Akarsu ve iki arkadaşı gibi "talihsiz" bir anlarında trafik canavarına yakalanabilirlerdi. Bodrum giderek bir "ölüm kenti" haline geliyor. Yaşlı ve yorgun bedenler bazen "aşırı aksiyona" ya da "heyecana" yenik düşüyor. Tekleyen kalplere anında müdahale edecek uzman bir tıp merkezi yok. Tatilciler; yorgun, uykusuz ve tatil rehavetiyle, bazen de alkol alarak çıktıkları "ıssız, izsiz, işaretsiz" yollarda "el yordamıyla" araç sürüyor. Yani Bodrum yine ölüm kokuyor... İkoncanlar'dan, üstsüz güneşlenen selülitli ünlülerden gün be gün rapor veren medyamız, Bodrum'un "badroom"undan azıcık gözünü alıp, şu halleri de yazsa ya...