kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 14 Ağustos 2008, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Günaydın 
YÜKSEL AYTUĞ

Nerede benim cesur yüreğim?

CESUR Yürek filmini kim bilir kaç kez seyretmiştim. Ama pazartesi gecesi FOX ekranlarında rastlayınca yine hiçbir yere kımıldayamayıp, Wallace'ın ellerine esir düştüm... Ertesi gün reyting listelerine baktığımda "yalnız olmadığımı" anladım. Filmi erkekler de kadınlar da ilgiyle izliyor. Erkekler, içlerindeki vahşi kahramanın kımıldadığını fark ediyorlar. Kadınlar ise ölümüne sadakat soslu romantizmin kanatlarına tutunup, uçuyorlar. Peki ya İskoçlar bu filmi izlerken neler hissediyorlardır? Eminim, koltukları kabarıyor, okşanan ulusal gururlarıyla, bu film sayesinde kendilerine hayranlık duyan dünyaya "tepeden" bakıyorlardır. İşte bunları düşünürken, yüreğimin acıdığını hissettim. Çünkü bizim tarihimiz binlerce "cesur yürek" barındırıyordu. Tarihimizin her sayfası, dünyayı şaşkınlığa uğratacak ayrı bir senaryo içeriyordu. Ama gelin görün ki, dünyaya Türk kahramanlığını, cesaretini, adaletini anlatacak bir tek uluslararası film projesi üretemedik. Kahramanlık mı istiyorsunuz? Kore savaşı sırasında bir avuç Türk askerinin Kunuri tepesini savunmak adına, müttefik topçu bataryalarının kendi üzerlerine ateş açmalarını isteyişi, böylece kendileriyle birlikte binlerce düşmanın ölmesini sağlayıp, ABD askerlerine zaman kazandırmak için hayatlarını feda etmelerini film yapın. Cesaret mi arıyorsunuz? Kıbrıs Barış Harekatı sırasında kahraman Türk pilotlarının, tepesine uçaksavar yerleştirilmiş oteli, içindeki turistlere zarar vermeden nasıl bıçakla kesilmiş gibi ikiye böldüğünü hikaye edin. Adaleti mi anlatacaksınız? Türk akıncılarının Balkanlar'da elmalarını kopardıkları ağaçlara, nasıl altın keseleri astığını filme çekin... Şimdi sözüm Kültür Bakanlığı'na ve bu ülkenin ileri gelen sermaye sahiplerine... 20 milyon doları, böyle bir film için bir araya getirememenin ayıbı, size, bize, hepimize yıllarca yetmez mi? Çok merak ediyorum, "Gandhi" filmini izlerken benim gibi sizin de burun direğiniz sızlamıyor mu, Atatürk'ü anlatacak bir tane filmimiz olmadığı için... Gavurun oğlu "Gallipoli" (Gelibolu) diye film yaptığında hiç yüzünüz kızarmıyor mu?