kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 29 Temmuz 2008, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Başak Sayan, tüm şikayetlerine rağmen ileride kendisinin de mükemmeliyetçi bir anne olabileceğini söylüyor: "Her ne kadar yapmam desem de disiplinli büyütürüm. Çocuğum doğar doğmaz iki dili mutlaka bilmesini sağlayacağım. O çocuk yedi yaşına geldiği zaman üç dil konuşacak. Sizce mükemmeliyetçi miyim?" (gülüyor)

Bu başarıyı elde etmek için çok fazla acı çektim

BAŞAK ÇOKAN - MAGAZİN
'Yaprak Dökümü'nün Ceyda'sı Başak Sayan, mükemmeliyetçi bir yapısı olduğunu, bunun da annesinden kaynaklandığını söylüyor: Annemi memnun etmek için istemediğim bir sürü şeyi yaptım. Bu da bende arızalara neden oldu!..
Oyuncu Başak Sayan, fotomodel olarak başladığı iş hayatına, 'Yaprak Dökümü' dizisinde oyuncu olarak devam ediyor. Dizide eşi Yaman'ı, ortağı Oğuz'la aldatan ve ondan bir çocuk dünyaya getiren Ceyda karakterini canlandıran Sayan, seyircinin kendisinden nefret ettiğini söylüyor: "Sokakta, her yerde bana öfkelerini kusuyorlar..." Almanca öğretmeni bir anne ve asker bir babanın kızı olan güzel oyuncu, annesinin mükemmeliyetçi ruhunun kendisinde psikolojik sorunlara neden olduğunu belirtiyor ve "Annemi memnun etmek için istemediğim bir sürü şeyi yapmak zorunda kaldım. Bu da bende arızalara neden oldu" diyor. İşte Sayan'ın samimi açıklamaları...

* Oyunculuk serüveni nasıl başladı?
Ailem bambaşka bir sektörde kariyer yapmamı istiyordu. Benim beş yaşından itibaren hayalimse oyuncu olmaktı. Ama Marmara Üniversitesi'nde ekonomi okumak zorunda kaldım. Üniversiteye giderken çeşitli özel kanallarda çalışmaya başladım. İlk oyunculuk deneyimimi, daha önce Kemal Sunal ile Bahar Öztan'ın rol aldığı 'Doktor Civanım' filminin tekrar çekiminde yaşadım. Okul bittikten sonra 'Canım Kocacığım' adlı bir dizide oynadım ve sonrasında hiç boş kalmadım.

FOTOMODELLİK DE YAPTIM
* Sizin oyunculuktan önce bir mankenlik döneminiz vardı...
Mankenlik değil, fotomodellik. Üniversitedeyken cast ajansları, oyunculuk ajansları yoktu; sadece üç-dört tane modellik ajansı vardı. Bunlar hem model ajansıydı, hem de reklamlara oyuncu veriyorlardı. Benim boyum zaten manken olmaya müsait değildi. 1.67 boyum var. O zamanlar reklamlarda oynadım ve çeşitli firmaların katalogları için fotomodellik yaptım.

* Oyuncu olmaya karar verip dizilerde boy gösterince, zorluklar yaşadınız mı?
Benim hayatım hep mücadelelerle geçti. Önce istediğim okulda okumak, sonra istediğim şehirde yaşamak, sonra da okulu bitirip, kendimi aileme kanıtlamak için savaştım. Sonra da kendimi sektördeki diğer insanlara ispatlamak için hep savaş verdim. Bir adam sevdim, onun için savaştım, sonra ayrılmak için savaştım. Fakat şimdi biliyorum ki, çok kolay elde etmiş birisinden daha fazla minnettarım yaptığım iş için. Ama ben bu başarıyı elde etmek için çok acı çektim.

BANA ÖFKE DUYUYORLAR
* 'Yaprak Dökümü' kadrosundan görüştüğünüz isimler var mı?
Hayır, yok. Ama kimseyle sorunum da yok. Deniz Çakır'la oturup sohbet ederiz ama sık sık görüşmüyoruz.

* Yolda tepkiler alıyor musunuz?
Bir mağazadan alışveriş yapıyordum, bana servis yapan kişi o kadar kötü davranıyor ki, tahmin edemezsiniz. Dayanamadım, "Sorun nedir?" diye sordum. "Sizi hiç sevmiyorum" dedi. Dizideki karakterime kendisini o kadar kaptırmış ki... Bir keresinde de bir canlı yayına katıldım. O sırada, attan düştüğüm için kolum alçıdaydı. Yayın bitti, bir seyirci; "Yaptığın kötülüklerden ötürü Allah cezanı verdi, kolun kırıldı" dedi. Şok oldum! Düşünebiliyor musun, insanlar bir televizyon karakterine inanıyor ve tanımadıkları insana öfke duyuyorlar.
Haberin fotoğrafları