kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 25 Temmuz 2008, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
ERDAL ŞAFAK

Kerkük bombası

Sünni bakanların bir yıllık aradan sonra hükümete dönmeleriyle siyasal uzlaşma yolunda önemli bir engeli aştığı düşünülen Irak, Cumhurbaşkanı Celal Talabani'nin bölgesel seçimler yasasını veto etmesiyle yeniden gerildi.
Hem de şimdiden ABD'nin 44'üncü Başkan'ı gözüyle bakılan Barack, Talabani'nin ret gerekçesini teknik nedenlere bağladı: 275 üyeli parlamentonun sadece 127 üyesince kabul edilmesi (Kürt cephesi firesiz boykot etti), açık olması gereken oylamanın gizli yapılması gibi. Ama bizce asıl neden, Kerkük'le ilgili düzenleme. Çünkü bölgesel seçimlerin en geç 31 Aralık'a kadar yapılmasını öngören yasa, bir vilayeti kapsam dışında tutuyor: Kerkük.
Yasaya göre, Kerkük, statüsü belirleninceye kadar 10 Kürt, 10 Arap, 10 Türkmen ve 2 Hıristiyan temsilciden oluşan il genel meclisince yönetilecek. (Halen 20 Kürt, 3 Arap, 3 Türkmen ve 1 Hıristiyan üyeli meclis var.)
Kerkük'le ilgili bu düzenleme, aslında gelişmelerin kaçınılmaz ve mantıklı sonucu olduğu için tüm taraflarca en azından makul kabul edilmesi gerekiyor:
Irak Anayasası'nın 140'ıncı maddesi, Kerkük'le ilgili birçok aşamalı özel bir takvim belirledi: 1- Saddam'ın yerleştirdiği Araplar'ın tazminat karşılığı memleketlerine gönderilmeleri, yine o dönemde sürülmüş Kürtler'in -ve de Türkmenler'in- dönmeleri. 2- Nüfus sayımı yapılması ve sonuçlarına göre yeni seçmen kütükleri hazırlanması. 3- Kerkük'ün statüsünün belirleneceği (Kürt bölgesine mi bağlanacak, merkezi yönetimde mi kalacak, özel statü mü verilecek) referendum düzenlenmesi.
Anayasa tüm bu aşamaların 31 Aralık 2007 tarihine kadar tamamlanmasını hükme bağladı. Kerkük böylece bölgesel seçimlere yetiştirilebilecekti.

Bağdat'ta Bizans entrikaları
Ancak son tarihe kadar daha takvimin ilk aşaması bile hayata geçirilemediği için referendum 6 ay ertelendi. Bu süre de 30 Haziran 2008'de doldu. Irak'taki ihtilaflı bölgeler için çözüm planı geliştirmekle görevlendirilen BM Özel Temsilcisi Steffan De Mistura, Haziran'ın ilk haftasında açıklanan raporunda Kerkük'te referandumun 6 ay daha ertelenmesini önerdi. Tüm taraflarca kabul edildi. Bu da yıl sonuna kadar Kerkük'te sandığa gidilemeyeceği anlamına geliyor. Bölgesel seçimler yasası 31 Aralık'a kadar tüm ülkede yerel yönetimlerin seçimle belirlenmesini öngördüğü için de, Kerkük'e özel bir muafiyet şart oluyor.
Kürtler referandumun ikinci kez ertelenmesini de kabul ettiklerine göre, şimdi muhalefetlerinin ardında başka nedenler aramak gerekiyor. Bunlar neler olabilir? İki olasılık öne çıkıyor:
* Kerkük'e karşılık başka ödünler koparmak: Örneğin pazarlıkları bitmek bilmeyen ve Bizans'a taş çıkartacak ayak oyunlarının sergilendiği petrol yasasında özel avantajlar sağlamak (Kuzey Irak'taki petrol ve doğal gaz yataklarıyla ilgili anlaşma yapma hakkı veya yetkisinin özerk yönetime devredilmesi) gibi.
* Kerkük il genel meclisindeki dağılımı pazarlığa açmak : Bölgesel seçimler yasasının bu maddesi Türkmenler'in ve Araplar'ın talep ettikleri, Mistura'nın da benimsediği, "Eşit temsilcili ortak yönetim" ilkesine dayanıyor: Kürt, Türkmen ve Araplar'ın yüzde 32'şer, Hıristiyanlar'ın yüzde 4 oranında temsil edilmeleri. Bu formül, Kerkük'te Kürt çoğunluk iddiasının en azından uzunca bir süre dondurulması anlamına geliyor.
Sorunun veya krizin bundan sonraki seyri ne yönde olabilir?
Her şeyden önce, bölgesel seçimler bu yıl yapılamayacak. Yasa değişikliğiyle 2009'a ötelenecek. (Ocak'ta sandığa gidilebileceği söyleniyor.)
BM Özel Temsilcisi öngörüldüğü gibi yıl sonuna kadar Kerkük'le ilgili raporunu açıklarsa ve o raporda tüm tarafların kabul edebileceği sihirli bir formül öneremezse, Irak'ta siyasal istikrar umutları ağır yara alacak. Hem de ABD'nin 44'üncü Başkanı'nın göreve başlayacağı günlerde.
Zira Kerkük'ün karışması, Irak'ın karışması demek. Irak'ın karışması, Ortadoğu'nun cadı kazanına yüzlerce, binlerce varil petrol boca edilmesi demek. Ortadoğu kazanının fokurdaması ise dünyanın altının üstüne gelmesi demek.
Çok merak ediyoruz; Barack Obama'ya Bağdat'ta Kerkük'ün olası başkanlığının saatli bombası olabileceği acaba anlatıldı mı?