Tanıklar Türkiye'yi sarsacak

Ergenekon operasyonuna ilişkin iddianamenin detayları ortaya çıkmaya başladı. İddianamede, İşçi Partisi Başkanı Doğu Perinçek ile Veli Küçük dışında başka yöneticiler de olduğu öğrenildi. Kod adı verilen gizli tanıklardan "Dilovası" ve İsmet"in ifadelerinin Türkiye'yi sarsacak nitelikte olduğu öne sürüldü.

"TARİKATVARİ ÖRGÜT"
Elde edilen bazı belgelerde örgütün "tarikatvari" olup 600 yıllık geçmişe dayandığı ve tarikatın isminin Agarta" yani "Ergenekon" olduğu ifade edildi. Ayrıca devam eden soruşturmada birçok olay üzerinde çalışma yapıldığı ve şu ana kadar yapılan tespitlerde olayların "Gazi olaylarına" kadar uzandığı ve bunun somutlaştırılmaya çalışıldığı kaydedildi. Örgütün finansörlerinin bir kısmının tutuklandığı, bir kısmının da hâlâ yakalanamadığı öğrenildi. Bazı şüphelilerin bilgisayarlarında çıkan belgelerin "Darbe Günlükleri" ile aynı olup, bazı yerlerinde farklı bilgiler olduğu da tespit edildi. Tuncay Güney'in Ergenekon dosyasında zanlı olduğu öne sürüldü. Edinilen bilgiye göre Güney hakkında, "sığınma talebinde bulunmaması için yakalama kararının çıkarılmadığı" öğrenildi. Soruşturma kapsamında zanlı olduğu belirtilen Tuncay Güney'in ifadesinin alınması için Türkiye getirilmeye çalışıldığı, Türkiye'de dolandırıcılık suçundan araması olan Güney'in siyasi suçlu olduğunu belirterek Kanada'ya yerleştiği ifade edildi. Güney'in Kanada'dan gelmek için savcılardan tutuklanmaması için garanti istediği, ancak savcıların bu isteğe sıcak bakmadıkları iddia edildi.

BELGELER VE GÜNEY'İN İFADELERİ
Ergenekon soruşturmasının temeli olduğu belirtilen Tuncay Güney'in ifadeleri olmadan soruşturmanın yapıldığı ancak Güney'in ifadeleri incelendikten sonra soruşturma kapsamında ele geçirilen belgeler ve ifadelerle Güney'in ifadelerinin birebir örtüştüğü ortaya çıktı. İddianamede çok sayıda gizli tanığın dinlendiği, bunlardan bazılarına kod adı olarak numaralar, bazılarına ise isim verildiği belirtildi. İki gizli tanığa verilen kod adları ise dikkat çekti. "İsmet" ve "Dilovası" kod adlı gizli tanıkların verdiği ifadelerin Türkiye'yi sarsacak bilgiler taşıdığı iddia edildi. "Tanık Dilovası" kodunun, Gebze'deki olaylarla ilgili bilgiler aktarması nedeniyle verildiği ifade edildi. Tanık Dilovası'nın Veli Küçük'ün bir dönem çalıştığı Kocaeli bölgesindeki faaliyetleri ile ilgili bilgiler verdiği de iddia edildi. Ergenekon iddianamesinde Cumhuriyet Gazetesi imtiyaz sahibi ve yazarı İlhan Selçuk üye, emekli tuğgeneral Veli Küçük ve İP Genel Başkanı Doğu Perinçek ise örgüt üst düzey yönetici olarak geçiyor. Sedat Peker de Ergenekon sanıkları arasında yer alıyor. Kandıra F Tipi Cezaevi'nde kaldığı belirtilen terör örgütünün yöneticisi olduğu iddia edilen emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün, Peker'den avukat giderleri için bir havuz oluşturmasını talep ettiği öne sürüldü. Cezaevinden tahliye olduktan sonra ölen Kuddusi Okkır'ın örgütün kasası olduğu iddialarının gerçek olmadığı da iddianameyle ortaya çıkıyor. Örgütle başka irtibatlarının olduğu iddia edilen Okkır hakkında, öldüğü için takipsizlik kararı da verildiği öğrenildi.

GÜNLÜKLER İNCELEMEYE ALINDI
Emekli Oramiral Özden Örnek'e ait olduğu öne sürülen günlüğün Alper Görmüş'ten yeni alındığı ve savcılık tarafından incelenmeye başlandığı belirtildi. Emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün 1 Temmuz'da yapılan operasyon günü Türkiye'den kaçtığı iddia edilirken, eski AKP milletvekili Turhan Çömez'in ise 20 gün önce yurtdışına çıktığı belirtiliyor. İdddianamede ikisi hakkında da arama kararı olduğu ve İnterpol tarafından kırmızı bültenle arandıkları ifade ediliyor.

SAÇAN'IN RÜŞVET NOTLARI KÜÇÜK'TE
Soruşturma çerçevesinde Tuncay Güney'in evinde yapılan aramalarda ele geçirilen belgelerde yer alan "Ergenekon "yapılanmasına ilişkin, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin'in araştırılması yönünde talimat verdiği öğrenildi. Ancak o dönem Organize Suçlar Şube Müdürü olan Adil Serdar Saçan'ın konuya ilişkin inceleme yapmadığı, 1 yıl sonra da bilgi ve delil olmadığı gerekçesiyle konuyu kapattığı iddia edildi. Edinilen bilgiye göre Veli Küçük'ün evinde ele geçirilen iki belgede, Saçan'ın aldığı rüşvetlerin yazılı olduğu ileri sürüldü. Türk İntikam Tugayı'nın anlatıldığı iddianamede, İBDA-C ve Hizbullah'ın eylemlerine de yer verildi. İddianamenin bazı yerlerinde ise Necip Hablemitoğlu cinayetine değinildiği belirtildi. Ayrıca bugüne kadar bilinmeyen ve açıklanmayan bir çok olaya ilişkin bilgilere de iddianamede yer verildi. İddianamede örgüt şeması, telefon irtibat şeması ve bir krokiye de yer verildiği ifade edildi. Örgütün hücre yapılanması şeklinde örgütlendiği, örgütün medya, mafya, istihbarat gibi farklı yaklaşık 20 departmandan oluşup, her departmanın başında bir başkan ve bir yardımcının bulunduğu da iddianamede yer aldı.

DARBE GÜNLÜKLERİ İDDİANAMEYE DAHİL EDİLMEDİ
BAŞSAVCI Engin, emekli Oramiral Özden Örnek'in Nokta dergisinde yayınlanan "Darbe Günlükleri" nin de iddianameye dahil edilmediğini söyledi. Engin, yazılı ve görsel basında konuyla ilgili birçok gizli bilginin yayınlanmasının bilgi kirliliğine yol açtığını kaydederek, bu durumun yargı aleyhine ağır eleştirilere neden olduğunu belirtti.