kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 5 Temmuz 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
ENGİN ARDIÇ

Kendini genel başkan sanan genel başkan

Hep gerilecek miyiz yahu, memlekette eğlenceli işler de oluyor! DSP "kurucu genel başkanı" Rahşan Ecevit, DSP görünür genel başkanı Zeki Sezer'in istifa ettiğini örgüte duyurmuş.
Hani benzetmek gibi olmasın, Atatürk'ün İnönü'yü başbakanlıktan alması gibi bir şey!.. Lakin orada bahane İnönü'nün "sürmenaj" olmasıydı, burada açıklama yapılmamış.
Sezer de, istifa mistifa etmediğini, görevinin başında olduğunu bildirmiş.
Gazeteci arkadaşlar şimdi "Rahşan Hanım'ın darbe girişimi başarısızlıkla sonuçlandı" diye dalga geçiyorlar...
Bunlar kurultay severler, şimdi kurultaya gideceklermiş... Kurultayda son sözü Rahşan Hanım, pardon, delegeler söyleyecekmiş...
Bu Zeki Bey, kendini gerçekten bu partinin başında sanıyor.
Oysa partinin bir "Ecevit ailesi fan kulübü" olduğunu bilmeyen yok!
Erkek Ecevit'ten sonra dişi Ecevit de giderse -Allah daha da uzun ömür versin-ortada parti marti kalmayacak, çünkü partinin "varlık nedeni" ortadan kalkacak.
Adına bakmayın, ne demokrasiyle ilgisi vardır ne de solla.
Zeki Bey, geçen seçimde, " CHP kanatları altında", yani Ecevit ailesinin onca kavga ettiği Deniz Baykal sayesinde meclise 13 kişi sokabilmişti.
Eh, "başka türlü meclise giremezdik" diyemeyeceği için de, genel başkan gibi görünen genel başkan "birleşin birleşin dediniz, aha birleştik işte" demişti...
Çünkü, o sıralar düzenlenen Ergenekon destekli mitinglerde vatandaş bunlara birleşme baskısı yapıyordu... ANAP ile DYP de birleşecekler, sağcılar onlara, solcular da berikilere oy vereceklerdi, Türkiye kurtulacaktı!
Birleşenlerin bir kanadı birleşemedi, bir kanadı da çabuk ayrıldı... Tıpta bu gibi durumlara "coitus interruptus" mu ne diyorlar?
Böylece Türkiye de kurtulamadı vallahi!
Fakat DSP bir kere daha seçime DSP olarak girmezse hazine yardımı kesilecek.
Ben DSP üyesi olsam, oturur bunu tartışırdım: Kırk katır mı, kırk satır mı? Bir kere daha geçici bir süre için CHP'ye eklemlenip parasız kalmak mı, yoksa kendi kimliğiyle seçime girip meclis dışı kalmak mı?
Keşke kurultaylarında hanımlarla beylerle uğraşmayı bırakıp bunu oylasalar... "Bağımlıcılar" ve "bağımsızcılar" olmak üzere iki görüş çarpışsa... Bize de "haber değeri" taşıyacak iki malzeme çıksa, yoksa kalacaklar on altıncı sayfaya...
Ya da daha iyisi, partiyi kapatıp gitseler de bir kısmı CHP'ye, bir kısmı MHP'ye yazılsa!
Öyle ya da böyle, partinin hiçbir "geleceği" yok. İrili ufaklı bir sürü küçük partiden farkı kalmadı. Sayın DSP militanları... Yazıyı okuduktan sonra küfürlerinizi bana, memnuniyetinizi müdüriyete bildiriniz.