kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 5 Temmuz 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Çocuklarım evlenmemize önce karşı çıktı

-Nikâh masasına oturmak nasıl bir duygu, boşanmak nasıl bir duygu?
- T.T:
Boşanmaya gitmek idam sehpasına gitmek kadar kötü. Duygusalım. Bunların acısını çok çektim, vicdanen ve ruhen çok yaralandım. kadınlar çabuk olgunlaşıyorlar. Bizlerden daha akıllılar, ama aklını iyiliğe kullanırsa... Aklını iyi kullanan, erkeği elinde oynatır. Suzan'ın beni oynattığı gibi (Gülüyor). Bizim evde Suzan ne derse o olur.

- Evlilik sözleşmesi yaptınız mı?
- T.T:
Hayır yapmadım. Önce Suzan'a inandım, o nasıl bana inandıysa ben de ona inandım. Ayrılıklar kadınları az yıpratır, benim tarzımdaki erkekleri çok yıpratır! Suzan bana, 'Seni sevgili olmadan önce insan olarak da tanıdım. Kesinlikle çapkın koca olmayacaksın,' dedi. Suzan'la yedi sene flört ettim. Onu mutsuz etmekten korktuğum için evlenmekten korktum. Çocuklarım Suzan'la evlenmeme karşı çıktılar. Buğra İsviçre'de okuyordu. Orada açıkladım, ikimiz birlikte ağladık. O kadar büyük stresler yaşadım ki... Aykut Hamzagil ve Emir Yargıcı'yı aradım. ''Suzan'ı tanıyoruz, evlen," dediler. Suzan benden kopsun diye dağılmış bir erkektim. Dengem bozulmuştu. İşi-gücü bıraktım, Bodrum'da tekneye yerleştim. 40 gün kıyıya ayak basmadım.

- Bu aşk değil mi?
- T.T:
Aşk tabii. Ama bir yandan da çocuklarıma mutsuzluk vereceğimi düşünüyordum, yeniden evlenerek. Şimdi dünya güzeli iki çocuğumuz var. Herkesi yeniden kazandım. Suzan sayesinde. Çok, çok mutluyum.