kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 22 Haziran 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Cristiano Ronaldo, Real Madrid’den sağlam bir transfer ücreti teklifi aldı ama futbolcu, transfer konusunda konuşmamayı yeğliyor.

Tüm dünya onun ayağının ucunda

Henüz 23 yaşında ama bu günlerde tüm dünya onu konuşuyor. Portekiz Euro 2008'den elendi ama Cristiano Ronaldo, turnuvadaki performansı ve Real Madrid'den aldığı rekor transfer teklifiyle daha uzun süre akıllarda kalacak.....
İsmini efsanevi Ronald Regan'dan alıyor. Ama o günümüz futbol dünyasında zaten başlı başına bir efsane. Cristiano Ronaldo'dan bahsediyoruz. Manchester United'ın 23 yaşındaki genç, başarılı ve hırslı futbolcusundan. Ronaldo, Manchester United ile Real Madrid arasında rekabete yol açtı. Genç futbolcu, Manchester'da kalmak için kulübün ona hak ettiği parayı vermesini bekliyor. Öte yandan Real Madrid de futbolcuya yüklü bir miktar öneriyor. Ronaldo'nun cevabı ise, "Kim sözünü tutar ve vaat ettiği parayı verirse, orada oynarım," oluyor. Bu da Ronaldo'nun ekonomi konusunda da ne kadar ciddi olduğunu gösteriyor. Geçtiğimiz hafta Guardian gazetesinin geniş yer ayırdığı Ronaldo, dünyanın en iyi futbolcuları arasında gösteriliyor. Ama geçtiğimiz haftalarda bomba haber düştü ve Real Madrid Ronaldo'ya 78 milyon sterlin transfer ücreti ve haftalık 200 bin sterlin teklif götürdü. Ama Ronaldo, turnuva sonuna kadar transfer konusu hakkında konuşmamayı yeğliyor. Ama tüm bu gelişmeler futbol dünyasındaki bazı gerçekleri bir kez daha gözler önüne seriyor: Hırsın sadakatle, kişisel özgürlüğün kulübün gücüyle çatışma yaşadığını... Guardian gazetesinin haberine göre Ronaldo'nun ona güç, başarı ve para kazandıran takımını bırakıp Real Madrid'e transfer olması delilik. Kulüp kaptanı Rio Ferdinand da basın açıklaması yaparak, Ronaldo'nun daha öğreneceği çok şey olduğunu ve onun gelişmesindeki en büyük katkının takım antrenörü Alex Ferguson olduğunu belirtti.

HAK ETTİĞİNİ ALIYOR MU?
Manchester United'ın starlarından Eric Cantona da, "Manchester United dünyadaki en büyük kulüplerden biri. Yıllardır kazanıyorlar ve kazanmaya da devam edecekler. Takımda kim oynarsa oynasın bu gerçek asla değişmeyecek," diyerek konuyla ilgili görüşünü bildirmiş oldu. Kısacası tüm Manchester United camiasına göre Ronaldo'nun İngiltere'yi bırakıp İspanya'ya transfer olması büyük bir hata. Ronaldo geçtiğimiz sezon oynadığı 48 maçta, toplam 42 gol attı. Ama onun Manchester United'daki kazancı takım arkadaşı Ferdinand'dan ve takımın yarısından daha az. Haftada 100 bin sterlin alan Ronaldo, çok daha fazlasını hak ettiğini düşünüyor olabilir. Ve bu düşüncesinde haksız da sayılmaz. Ama aslında para onun için ikinci planda. 2007 yılında FIFA tarafından Kaka ve Messi'nin ardından Dünyanın En İyi Üçüncü Futbolcusu seçildi. Ama onun derdi, dünyanın en iyisi olabilmek. Ronaldo kimi karelerde gözleri dolu ya da yaşlı olarak objektiflere yansıyor. Portekiz'e 600 mil uzaklıkta olan Maderia'da dünyaya gelen Ronaldo, doğduğu kasabanın en önemli kişilerinden biri. Ronaldo küçücük bir bungalovda dünyaya gelmiş. Evleri çok ufak olduğu için çamaşır makineleri çatı katında duruyormuş. Babası Jose Dinis bahçıvanmış. Annesi Maria Dolores ise şef. Dört çocuğun en küçüğü olan Ronaldo okulda da hep ön plana çıkan bir öğrenciymiş. Okul piyeslerinde de oynayan Ronaldo'nun futbol ve rol kabiliyeti, öğretmenleri tarafından sık sık takdir görüyormuş. 11 yaşında Portekiz'in en iyi takımlarından Sporting Lisbon, Ronaldo'ya akademilerinde bir yer teklif etmiş. Hayatında ve kariyerinde çok önemli kapıları açabilecek olan bu teklif, Ronaldo'ya sıkıntılı günler yaşatmış; her gün telefonda annesine eve geri dönmek için adeta yalvarmış. Ama Sporting Lisbon'da geçen bu yıllar onun hayatında gerçekten önemli bir rol oynadı. Ve Ronaldo 2003 yılında, henüz 18 yaşındayken 12.24 milyon sterlin karşılığında Manchester United ile anlaşma imzaladı. Kariyerindeki bir diğer önemli olay ise 2006 Dünya Kupası'nda çeyrek final oynaması oldu. Ama bu maçta takım arkadaşı Wayne Rooney'in atılmasında haklı ya da haksız olarak sorumlu tutulmasının ardından Ronaldo, bir anda ülkede 'hain' ilan edildi. Hatta The Sun gazetesi onun suratını bir boğanın gözünün içinde bastı. Ronaldo'nun Real Madrid'e transferi de işte bugünlerde gündeme geldi. Ama Ronaldo'nun takımda attığı goller, performansı ve sağlam karakteri kısa sürede tüm bu olanları unutturdu ve onun tepeden tırnağa iyi bir futbolcu olmasını sağladı. Yine de Ronaldo'nun bazı narsist tutumları, onun kendinden başka kimseyi düşünmediğini söyleyen taraftarları doğrular gibiydi. Takımı şampiyon olduğunda, tek adam oymuşçasına takındığı tavır hâlâ birçok kişinin aklında. Ama yine de The Guardian gazetesi ondan, "Hızın, gücün, yeteneğin ve yakışıklılığın tek bir kişide toplanabileceğinin en büyük ispatı," diye bahsediyor.