kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 21 Haziran 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
ERDAL ŞAFAK

Zıkkımlar - zakkumlar

YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan kırk yılın başı doğru bir şey söyledi ama o da maksadını aşan ifadeleri yüzünden hiçbir işe yaramadı.
Özcan'ın "Yüzde 5 için yüzde 95'i yakıyoruz" tespitine tümüyle katılıyoruz. Türkiye'de meslek lisesi denince akla imam-hatip liseleri geldiği için, "Asıl" meslek liselerini göremiyoruz. Ne sorunlarını tartışıyoruz, ne de son yıllarda kat ettiği mesafeyi fark ediyoruz.
Örneğin, Milli Eğitim Bakanlığı ile AB'nin ortaklaşa yürüttüğü bir proje var: "MEGEP". Açılımı: Mesleki Eğitim ve Öğretim Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi.
AB Komisyonu'nun 50 milyon avroyu aşkın katkıyla finanse ettiği ve sanayicinin büyük bir şevkle destek verdiği bu proje, meslek liseleri eğitiminde devrim yaptı. Şöyle:
Önce "Piyasa dostu eğitim" ilkesiyle, eğitimi verilecek meslekler belirlendi. 42 alan ortaya çıktı. Ardından bu alanların her biri kendi içinde dallara ayrıldı. Toplam 192 dal. Buna "Modüler eğitim sistemi" deniyor. Yani bir mesleğin bütününe yönelik eğitim terk edildi. Şimdi her meslek branşlara ayrılıp, öğrencinin seçtiği alanda uzmanlaşması sağlanıyor.

İstihdam garantili eğitim
Örneğin, bir öğrenci motorlu araçlar teknolojisi alanını seçerse, ilk yıldaki genel eğitimin ardından önüne geniş bir meslek yelpazesi çıkıyor: Otomotiv elektro mekanikerliği, otomotiv gövdeciliği, otomotiv boyacılığı, iş makineleri bakım ve onarımcılığı, tarım makineleri onarımcılığı.
Bir başka örnek: Öğrenci "Endüstriyel otomasyon teknolojileri" alanını tercih ederse, bir yıl sonra iki daldan birini tutuyor: Mekatronik teknisyenliği veya endüstriyel kontrol teknisyenliği.
Mekatronik teknisyenliği, "Mekanik, elektrikelektronik ve bilişim teknolojilerinden oluşan sistemlerin kurulum, bakım ve onarımıyla ilgili meslek. Öğrencinin koluna bu altın bilezik takılırken bakın neler öğretiliyor: Temel elektrik ve elektronik işlemleri yapmak, hidrolojik pnömatik devre çizmek ve kurmak, otomatik kumanda sistemlerini kurmak, bilgisayarda modelleme ürünlerin resmini çizmek, programlanabilir kumanda sistemleri kurmak ve arıza takibi ve bakımını yapmak, otomasyon sistemlerini programlamak, robot sistemlerini kontrol etmek, endüstriyel veri izleme programlarını kullanmak, yabancı dilde süreli yayınları ve internet kaynaklarını takip etmek.
Bu bilgilerle ve becerilerle donatılan gencin, okulu bitirdikten sonra iş sorunu olur mu? Zaten eğitim sırasında hangi sektörlerde kolayca, hatta hemen iş bulacağını biliyor: Makine, otomotiv, tekstil, gemi otomasyonu, savunma sanayii, plastik, tıp elektroniği, uçak, enerji, iletişim, petrokimya... Üstelik sadece Türkiye'de değil, AB ülkelerinde de.
Tabii öğrenimini sürdürmek isterse elektronikten gemi makinelerine, otomotivden raylı sistemler teknolojisine kadar birçok önlisans programına sınavsız geçiş yapıyor.

AB standartlarında işgücü
Mesleki eğitimdeki bu devrim sanayiciyi de hem müthiş heyecanlandırıyor, hem de seve seve katkıda bulunmaya yöneltiyor. Çünkü ihtiyaçları olan nitelikli ara elemanların bu okullarda AB standartlarında yetişmeye başladığını görüyorlar.
Dahası Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı görevlileri, yabancı yatırımcılara Türkiye'nin avantajlarını sayarken, meslek liselerinde yetişmekte olan nitelikli işgücünü özellikle ve önemle vurguluyorlar. Hatta bu konuda ayrıntılı bir raporları da var: Otomotivden plastiğe kadar 42 alandaki 192 meslek grubunun her birinde kaç öğrenci okuyor gibi...
Özellikle Japon otomotiv sanayicileri Türkiye'yi Avrupa'dan Orta Asya'ya, Kuzey Afrika'ya uzanan bölgede lojistik üs görüyorlar. Bu da nitelikli işgücüyle mümkün olabilir.
Son bir nokta: MEGEP kapsamında hazırlanan ders kitapları da olağanüstü. Sadece meslek liseleri öğrencilerine değil, "Yaşam boyu eğitim" hedefi doğrultusunda herkese hitap ediyor. Bakanlık sitesinden indirebileceğiniz bu kitaplarla pekala meslek sahibi olabilirsiniz. Deneyin.
İmam-hatipler kapatılır, azaltılır, düz liseye çevrilir; ayrı sorun. Ama Türkiye için koz haline gelmeye başlayan meslek liselerini siyasete kurban etmeyelim. Sakın.